Ödünç Alırken(Borçlular dikkat)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı RABİA

  • ****
  • Join Date: Nis 2008
  • Yer: Gaziantep/islahiye
  • 415
  • +71/-0
  • Cinsiyet: Bayan
  • rabia
Ödünç Alırken(Borçlular dikkat)
« : 20 Nisan 2009, 12:32:02 »
[i][color=purple]Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:

(Sadaka için on sevab, ödünç için ise on sekiz sevab vardır.) [Taberânî]

(Allah rızası için ödünç verene, her gün için sadaka sevabı verilir. Fakirden alacağını çabuk istemiyene, her gün için malın hepsini sadaka vermiş gibi sevab verilir.) [Hakim]

Borçlanmamaya çok dikkat etmelidir! Hz. Lokman Hakim, (Borç yükü altında ezilmektense, taş taşımayı tercih ederim) buyuruyor. Çünkü borçlanmak, insanı küfre kadar sürükler. Peygamber efendimiz buyuruyor ki:

(Ya Rabbi, küfre düşmekten ve borca girmekten sana sığınırım.) [Nisai]

(Borçsuz olan hür yaşar.) [Beyhekî]

(Huzur içinde iken, borçlanarak korku içinde yaşamayın!) [Hakim]

(Borçtan sakının! Borç, gece gama, gündüz zillete sebep olur.) [Beyhekî]

Ödünç alınan borçları ilk fırsatta ödemeye çalışmalıdır! Alış veriş neticesinde meydana gelen taksitli, borçları da zamanında ödemelidir! Ödemeyi geciktirmek günahtır. İbrahim Edhem hazretleri, (Borcu olan kimse, yağlı ve sirkeli yemek yememeli) buyuruyor. Borcu olan, borcunu ödemeden sadaka bile vermemelidir! Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Kendi veya çoluk çocuğu muhtaç veya borçlu olanın verdiği sadaka kabul olmaz.) [Buharî]

İhtiyacı olmıyana, malını lüzumsuz yerlere, harama harcıyana ödünç para vermemelidir! Borcunu vaktinde ödemeyen kimsenin, gelip mühlet istemesi gerekir. Ödeme imkanı olduğu hâlde, borcunu geciktirmek zulümdür, günahtır. Bir kimse, malı olduğu hâlde, borcunu ödemeyi bir saat geciktirirse, zâlim ve asi olur. Namaz kılarken de, oruç tutarken de, uykuda da, yani her an, lânet altında bulunur. Malı olmak, parası çok olmak demek değildir. Satılık birşeyi olup da, satmazsa, günah işlemiş olur.

Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:

(Ödememek niyetiyle borçlanan, Kıyamete hırsız olarak gelir.) [İ Mace]

(İmkanı varken, borcunu ödemiyene her gün zulmetme günahı yazılır.) [Taberânî]

(Aldığı borcu ödemiyene Allahü teâlâ, Kıyamette "Bu kimsenin hakkını sizde bırakacağımı mı zannettiniz?" buyurarak onun iyi amellerini alıp diğerine verir. Eğer borçlunun, iyi ameli yoksa, alacaklının günahları borçluya yüklenir.) [Taberânî]

Borcunu ödeyemiyene mühlet vermek sevabdır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:

(Kıyametin dehşetinden kurtulmak istiyen, darda kalan borçluya mühlet versin!) [Taberânî]

(Darda olanı feraha kavuşturanı veya onun borcunu ödeyeni, Allahü teâlâ Kıyametin dehşet, korku ve sıkıntılarından kurtarır.) [Müslim]

(Beldan kurtulmak, istediğine kavuşmak ve Arşa sığınmak istiyen, darda kalan borçluya mühlet versin veya ona alacağını bağışlasın!) [Abdürrezzak]

Kıyamette günahı çok bir müslümanı hesaba çekerler. O kimse de (Benim hiç iyiliğim yoktur. Sadece çırağıma, "Fakir olan borçluları sıkıştırma, ne zaman ellerine geçerse, o zaman vermelerini söyle, birşey isterlerse yine ver, boş çevirme!" diye söylerdim.) der. Allahü teâlâ da, onu affederek buyurur ki: (Bugün sen muhtaçsın. Sen dünyada kullarıma acıdın, bugün biz de sana acırız.) [Buharî][/color][/i]