Aç gözlü...

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı RABİA

  • ****
  • Join Date: Nis 2008
  • Yer: Gaziantep/islahiye
  • 415
  • +71/-0
  • Cinsiyet: Bayan
  • rabia
Aç gözlü...
« : 23 Mart 2009, 11:54:34 »
[i][color=blue]isa aleyhisselam ile bir yahudi yola çıkarlar.

yahudinin yanında üç ekmek, isa a.s. ın ise iki ekmek vardır.
yahudi fazla olan ekmeği yol arkadaşı ile paylaşmamak için ekmeğin birini gizlice yer, şimdi iki ekmek kendisinin, iki ekmekte h.z. Isa nebi’nin vardır. H.z. Isa, yahudinin üç ekmeği olduğunu bildiği için ona:
“senin üç ekmeğin vardı, biri ne oldu,” diye sorduğunda, o, ekmeğinin birini yediğini inkar edip,

“hayır, benimde senin gibi iki ekmeğim vardı” der.

isa a.s. Bu herifin tamahına hayret eder.
karşılarına bir nehir çıkar. Isa a.s. Asasını vurur, nehirden yol açılır, karşıya geçerler.
yahudi, bu mucizeyi görür. H.z. Isa sorar,
“ekmeğin kaç tane idi?”
yahudi:
“ iki idi” der. Biraz daha giderler.
bir cüzzamlı hastaya rast gelirler. H.z. Isa dua okur, cüzzamlı iyi olur. Yahudi bunuda görür. H.z. Isa yine sorar:
“ekmeğin kaç tane idi?”
yahudi:
“iki idi” cevabını verir.
biraz daha yol alırlar. ölüm derecesindeki bir hastayı isa a.s. A getirirler. Asası ile vurur, hasta sıhate kavuşur. H.z. Isa yine sorar:
“ekmeğin kaç tana idi?”
yahudi:
“iki” cevabını verir.
bir yerde isa a.s. Uyumak için yatar. O şehrin valisinin kızı rahatsızdır. ölüleri, izni ilahi ile dirilten, hastalara şifa bahş eden zatın kendi memleketine geldiğini duyan vali, h.z. Nebiyi aratmak için memurlar gönderir. Uyuyan isa a.s. ın yanında duran yahudiye:
“buraya bir zat gelmiş, hastaları iyi ediyormuş”
diye sorduklarında yahudi,
“o zat benim”
diyerek h.z. Isa’nın asasını eline alır. Ahmak kerameti, mucizeyi asada zanetmektedir. H.z. Isa’yı kıyası batılı ile kendi gibi zanedip aynı şeyi yapabileceğini düşünür. Valinin hasta kızının, yanına varıp asayı kıza kuvetle vurması ile öldürmesi bir olur.
yahudiyi hemen idama mahkum ederler.
h.z. Isa, uyanır, asası yok! Ne olduğunu araştırdığında olan hadiseyi kendisine haber verirler. Koşarak valiye çıkar. Arkadaşının öldürülmemesi şartı ile kızı izni-ilahi ile dirilteceğini bildirir. Vali bu teklifi memnuniyetle kabul eder. H.z. Nebi:

“kalk, bi-iznillah” deyip kızın cesedine asa ile vurur. ölü ihya olur, dirilir. Bu mucizeyi görenler imana gelirler ve yahudide canını kurtarır. H.z. Isa yahudiye yine sorar:
“ekmeğin kaç tane idi?”
yahudi,
“iki idi”
cevabını verir. Yollarına beraber devam ederler. Bir vadide beş parça yüzlerce kilo ağırlığında beş bölük altın külçesi bulurlar. H.z. Isa, yahudiye hitaben:
“bunu nasıl taksim edelim!” der ve devam eder:
“ekmeği üç olan, üç parçasını, iki ekmeği olanda iki parçasını alsın” dediğinde.
yahudi, hemen atılıp:
“ya isa, benim ekmeğim üç idi, birini sana göstermeden yedim” der. H.z. Isa a.s. Bu kadar mucizeyi görüpte doğru söylemeyen, hakdan el çeken bu herifin, fani dünya metaı için dinini, hakikatı dünyaya satan bu herife:
“hepsi senin olsun!” der ve ayrılıp gider. Yahudi orada şaşırıp kalmıştır. Bir, oraya bir buraya koşarak bu altınları kendine bırakan zatın aklına şaşarak:
“hepsi benim! Hepsi benim” diye bir altın külçesinden öbürüne sarılırken iki kişi peydah olur.
“bizde ortağız” diye yahudinin yakasına sarılırlar.
yahudi:
“vermem”
der, onlar:
“alırız”
derler. Münazaa büyür. Yahudi bakarki, kurtuluş yok, içinden bir şeytanlık düşünür:
“peki!. Ortaksınız ama bunu buradan nasıl götüreceğiz?”
der. Ve devam eder:
“benim köyüm buraya yakındır. Siz altınları bekleyin. Ben gidip bir araba alıp geleyim” der.
koşarak evine gelir. Karısına:
“aman çabuk ol! Börek pişir, içine zehir koy. Altın buldum. Iki kişi musallat oldu. Altınıma ortak olmak istiyorlar. Onları zehirleyeyimde altınlar bize kalsın” der.
arabayı ve zehirli böreği alır, altınlara doğru yola koyulur.
biz gelelim altınları bekleyen iki kişiye. Biri diğerine hitaben:
“bu altınları o herife ortak edecekmisin,” diğeri güler:
“sen delimisin? Hele bir arabayı getirsin. Sonra düşünürüz”
yahudi araba ile gelir. Gülerek:
“siz ortaklarımı düşündüm. Karnınız acıkmıştır. Size yiyecek ve içecek getirdim” derken: Orada olanlardan biri:
“sen bize bir hiyle düşünmüşsündür. Nerede kaldın? Biz bunu yutarmıyız?” dediğinde, yahudi zaten hain olduğundan rengi, benzi atar. Titremeye başlar. Zan ederki yaptığı hainliği bunlar biliyor. Hemen yahudinin üzerine çullanıp öldürürler. Altını arabaya yüklemek üzere iken, diğeri:
“yahu karnım acıktı, bende yük yüklemek değil, adım atacak hal yok, gel karnımızı doyuralım. Sonra ne yaparsak yapalım” diye zehirli böreğe sarılıp, avurtlarını şişire şişire kapışarak böreği yerler. Yahudinin cesedine gülerek:
“çelebi ailenin eli dert görmesin” diye alay ederek böreği tamamen yerler. üzerine suyu içince şiddetli bir sancı başlar ve yerleri kopara kopara can verirler.
şimdi üç ceset yerde yatmakta ve altınlarda oradadır.
bir müddet sonra yolundan geri dönen isa a.s. üç kişinin yerde yattığını, altınlarında orada durduğunu görür. Kıssayı cebrail a.s. H.z. Isa’ya bildirir.
aklı olan, gözlerinde ibret nazarı olanlara bu mükemmel bir ibret’tir. Eğer, düşünme kudretin varsa bu kıssadan yüz hisse alırsın. Işte, dünya hayatı budur! Işte, dünyaya tapanların sonu! Kendinden evel böyle hadiselere şahit olupda ibret almayanların akibeti!

[/color] [/i]

Çevrimdışı falcon42

  • falcon42
  • ****
  • Join Date: Oca 2009
  • Yer: Konya
  • 693
  • +137/-0
  • Cinsiyet: Bay
Aç gözlü...
« Yanıtla #1 : 23 Mart 2009, 20:22:41 »
aro1  tşkk