Nabız - Ansiklopedik Bilgi

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı D®agon

  • Ezberletmez Öğretir
  • *******
  • Join Date: Mar 2008
  • Yer: Ankara
  • 11650
  • +524/-0
  • Cinsiyet: Bay
    • Arif Hocam
Nabız - Ansiklopedik Bilgi
« : 03 Şubat 2014, 22:16:25 »
Alm. Puls (m), Fr. Pouls (m), İng. Pulse.

Kalbin kasılması sırasında, kan basıncında meydana gelen değişikliklere uyacak şekilde, arterlerdeki (atardamarlarda) genişleyip daralmanın gözle görülmesi veya elle hissedilmesi.

Nabız, kalbin 1 dakika içinde kaç kere kasıldığını yani kalbin hızını yansıtır. Kalp her kasılmasıyla bir miktar kanı atardamarlara (aort ve daha sonra bundan ayrılan dallara) fırlatır ve damarların esneyebilme özelliğinden dolayı atardamarlarda buna bağlı bir genişleme olur. Damar duvarı bu genişlemenin ardından elastik olduğundan dolayı eski durumuna döner, ardından bir sonraki atım ile yeni bir basınç dalgası ile tekrar genişler ve bu böyle devam eder gider. İşte bu genişleme, damarların yüzeyel seyrettiği yerlerde (el bileği, dirsek içi, kasık, şakak, ayak bileği gibi) nabız dalgası olarak hissedilir. Ayrıca hastalar ameliyat olduktan sonra nabız ölçen bir alete bağlı olurlar. Bu alet, nabzımızın dakikada kaç kere attığını ve nasıl attığını gösterir. Hastada bir sorun olmadığında is bu alet çıkarılır.

Nabzın alınabilmesi için, atardamarın sert bir yüzeye, meselâ kemiğe yaslanması ve deriye yakın olması gerekir. Nabzın en kolay alındığı yerler bilek, şakak, uyluk ve boyundaki atardamarlardır.

Nabzın sayısı; yaşa, cinse, heyecana, soğuğa ve hareketliliğe bağlı olarak değişir. Birçok hastalıklarda da nabzın sayısında, şeklinde, basıncında değişiklikler olur. Normal nabız sayısı, erişkinler için 60 ilâ 100 arasıdır. Erkeklerde ortalama 70, kadınlarda 80’dir. Yeni doğan bebeklerde 140 ilâ 150 civârında değişir, yaş ilerledikçe bu sayı azalır.

Ateşli hastalıklarda, tiroit bezinin aşırı çalışmasında, kansızlık durumunda, nefes darlığı yapan akciğer hastalıklarında, heyecan, korku ve aşırı hareketlilik vb. durumlarda nabız sayısı oldukça artar. Tiroit bezinin az çalıştığı hâllerde, soğuğa mâruz kalınca sporcularda istirahat ettikleri zaman, bâzı kalp hastalıklarında (kalp blokları gibi) vb. durumlarda kalp hızı azalır.

Normalde nabız alınırken, her kalp vuruşunun arasının eşit olması gerekir. Eğer bir düzensizlik varsa, kalpte ritm bozukluğu var demektir ki, bu durumda sebebinin araştırılması ve tedâvisi gerekir.

Nabzın çok çeşitli şekilleri vardır. Meselâ alternan nabız (Kalb yetmezliğinde görülür. Bir vurumun kuvvetli, bir vurumun zayıf olması hâlidir), sıçrayıcı nabız (Aort kapağı yetmezliğinde görülür. Vurup kaçan bir nitelik arz eder.), çentikli nabızları vs.

Sfignometre denen küçük âletlerle, nabız kâğıt üzerine kaydedilmekte, şekli, sayısı ve düzeni daha rahat incelenebilmektedir.

Tansiyon ölçülerek öğrenilen, büyük tansiyon ve küçük tansiyon arasındaki fark, nabız basıncı değerine eşittir.

Damar dışına aşırı su veya kan çıkışına bağlı olarak (şiddetli kanamalar veya geniş ve derin yanıklar gibi sebeplerle) meydana gelen şok ve kollops durumlarında; nabız alınamayacak veya çok dikkatli bir muayeneyle ancak alınabilecek kadar hafifler, incelir. Bu gibi nabıza “filiform nabız” denir. Hastanın durumunun ağır olduğuna alâmettir.

[img width=549 height=400]http://www.uyanangenclik.com/gallery/1_03_02_14_10_15_54.jpeg[/img]