Annesi Âmine’nin Vefatı

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Ders Hocası

  • Hocanın Biri
  • *******
  • Join Date: Eki 2016
  • Yer: Hatay
  • 63863
  • +526/-0
  • Cinsiyet: Bay
    • Arif Arslaner
Annesi Âmine’nin Vefatı
« : 14 Ocak 2018, 15:22:08 »
Hz. Peygamber altı yaşına geldiğinde annesi Âmine onu câriyesi Ümmü
Eymen’le birlikte yanına alarak Yesrib’e (Medine) götürdü. Burada hem
babası Abdullah’ın mezarını hem de Abdülmuttalib’in annesi dolayısıyla
ailenin dayıları sayılan Benî Neccâr mensuplarını ziyaret ettiler. Yesrib’de
Nâbiga’nın evinde bir ay kadar misafir kaldılar. Hz. Peygamber’in daha sonra
anlattığına göre o, yüzmeyi bu sırada evin yakınındaki bir gölette öğrendi.

Yine bizzat hatırlayıp anlattığına göre Nâbiga’nın çocuklarıyla ve özellikle
Üneyse adlı kızıyla arkadaşlık kurmuştu ve birlikte aileye ait konağın
etrafında oynamışlardı. Onların eğlencelerinden biri bu konağın kulelerinden
biri üzerine konan bir kuşu kışkışlayarak uçurmaları olmuştu. Âmine
Mekke’ye dönerken Medine’ye yaklaşık 190 km. mesafede bulunan Ebvâ’da
hastalandı ve genç yaşta vefat etti. Âmine’nin ölümünden önce küçük
yavrusuna bakarak şöyle söylediği anlatılır: “Her yaşayan ölür. Her yeni
eskir. Her çok azalır. Her büyük yok olur. Şüphesiz ben de öleceğim, ama
devamlı anılacağım. Çünkü dünyaya oğlumu hayırlı bir gelecek olarak
bırakıyorum”. Annesinin ölümüyle öksüz kalan Efendimiz, Ümmü Eymen
tarafından Mekke’ye getirilip dedesi Abdülmuttalib’e teslim edildi.

Hz. Peygamber daha sonra hicretin altıncı yılında (milâdî 628) Ebvâ’ya
uğrayıp annesinin mezarını ziyaret etmiştir. Kabri eliyle düzeltirken bu arada
annesinin şefkat ve merhametini hatırlayarak göz yaşı dökmüştür. Onun bu
tutumundan etkilenen sahabîler de göz yaşlarını tutamayıp onunla birlikte
ağlamışlardır.