Gönderen Konu: Kurban ve Adak İbadeti  (Okunma sayısı 1556 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Ders Hocası

  • Hocanın Biri
  • Administrator
  • Süper Mega üye
  • *******
  • İleti: 63863
  • +526/-0
  • Cinsiyet: Bay
    • Arif Arslaner
Kurban ve Adak İbadeti
« : 09 Ocak 2018, 10:03:27 »
Hem bireyler hem de toplum için büyük önem taşıyan malî ibadetlerden birisi de kurbandır. Adak da ülkemizde daha çok kurban kesmek yoluyla yerine getirilmektedir. Bu bakımdan adak ile kurban arasında yakın bir ilişki vardır.

İnsan kendisini yaratan Yüce Allah’a yaklaşmak, ona olan kulluğunu
göstermek, rızasını kazanabilmek ve verdiği nimetlere şükretmek amacıyla
belirli günlerde kurban keser. Böyle yapmakla, öncelikle kendi dinî ve ahlakî
gelişimini sürdürmüş olur.

Nitekim ilgili ayette şöyle buyurulmuştur:
“Kurbanlık büyük baş hayvanları sizin için Allah’ın nişaneleri kıldık.
Onlarda sizin için hayır vardır… Şükredersiniz diye onları sizin hizmetinize
verdik. Bu hayvanların ne etleri ne de kanları Allah’a ulaşacaktır. Allah’a
ulaşacak olan ancak sizin takvanız/ona olan saygınızdır…”
(el-Hac 22/36-37).

Bu ibadeti edâ eden kişi, dünya ve âhirete yönelik olarak elde edeceği
mutluluk, iç huzuru ve sevap gibi bireysel kazançları yanında, kurban etini
etrafındaki yoksullarla paylaşarak mal hırsından ve cimrilikten kurtulur,
toplumsal dayanışmaya ve sosyal adaletin gerçekleşmesine katkıda bulunur.

Hatta küresel sorumluluk bilinciyle harekete geçip dünyanın diğer
bölgelerinde yaşayan fakirlere de elini uzatır. Bütün bu işlevlerine ek olarak kurbanın, dengeli beslenmeye faydası yönüyle sağlık ve kurbanlık hayvan yetiştiriciliğini teşvik etmesi yönüyle hayvancılık açılarından faydalı olduğunu söyleyebiiriz.

Diğer taraftan bazı hayvan türlerinin yetiştirilerek korunmasına yardımcı olduğu için ekolojik/çevresel ve pazar hareketliliğini sağladığı için ticari ve ekonomik birçok faydası bulunduğunu da hatırlamalıyız.

Kurban, tarih boyunca bütün dinlerde izlerine rastlanan bir ibadettir. Bu
gerçek “Allah’ın kendilerine rızık olarak verdiği kurbanlık hayvanların
üzerine O’nun adını anarak kurban kesmeyi, her ümmet için bir ibadet biçimi kıldık…” (el-Hac 22/34) ayeti tarafından vurgulanmıştır.

Kur’ân-ı Kerim’de Hz. Âdem’in iki oğlu Hâbil ile Kâbil’in sundukları kurbanlardan bahsedilmiş olması (el-Mâide 5/27) bunun ilk insandan itibaren var olageldiğinin bir başka göstergesidir.

 

Voiser