Gönderen Konu: Ünite 3: YAZIM KURALLARI - Sorularla öğrenelim  (Okunma sayısı 1630 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Ders Hocası

  • Hocanın Biri
  • Administrator
  • Süper Mega üye
  • *******
  • İleti: 63863
  • +526/-0
  • Cinsiyet: Bay
    • Arif Arslaner
Ünite 3: YAZIM KURALLARI - Sorularla öğrenelim
« : 31 Temmuz 2019, 18:53:40 »
1. Yazım kuralları nedir? Açıklayınız. Cevap: Yazı yazmak yalnızca harfleri tanımak, onları bir araya getirerek anlamlı sözcükleri veya cümleleri sıralamak
değildir. Bir yazının amacına ulaşabilmesi için uyulması gereken birtakım biçimsel kurallar vardır. Bu kurallara yazım
kuralları denir.

2. Yazı dili ile konuşma dili arasında ne gibi farklar vardır?
Cevap: Yazı dili konuşma diline göre daha tutucudur, yani yazı dilinin kuralları konuşma diline göre daha yavaş değişir. Dilin
hem yaşayanlar hem de geçmişle gelecek nesiller arasında köprü olma niteliği dikkate alındığında, her neslin yazı dilini
kendisine göre yeniden yapılandırmasının doğru olmadığı görülecektir. Ama bu, Yazı dili asla değişmemeli, sonsuza kadar
sabit kalmalı. demek değildir. Ancak herkes dilediği gibi yazmaya kalkarsa anlaşma güçleşecek, hatta belki mümkün
olmayacaktır.

3. Yazım yerine başka bir sözcük kullanabilir miyiz?
Cevap: Yazım için imlâ sözcüğü de kullanılır. Yazım, TDK’nin genel ağ sayfasındaki Güncel Türkçe Sözlük’te Bir dilin belli
kurallarla yazıya geçirilmesi, imla diye tanımlanmaktadır.

4. Günümüzde yazım kullanımını olumsuz etkileyen şeyler neler olabilir?
Cevap: Günümüz teknolojisinin kullanımının bir uzantısı olarak genel ağ ve taşınabilir telefonda yapılan yazışmalar, yazım
kurallarının kullanımını olumsuz etkilemektedir. Bu yazışmalarda kullanılan bazı yeni kısaltmalar (slm selam, nbr ne haber, kib kendine iyi bak vb.), Türkçe ünlüleri (glyrm geliyorum, bk bak vb.) veya Türkçe karakterleri (i, ı, ö, ü, ç, ş) kullanmama, noktalama işaretlerini yanlış veya eksik kullanma, bazı simgelerle birlikte yeni birtakım noktalama işaretleri ( : ) mutlu olmak, gülmek :( üzgün olmak ,>:( ağlamak vb.) kullanma gibi yazı dilinde görülmeyen durumlar söz konusudur. Gelişen teknolojiye
her alanda oldu- ğu gibi, yazı dilinde de uyum göstermek gereklidir. Ancak bu yapılırken yazım birliği bozulmamalı ve doğru
iletişim engellenmemelidir.

5. Yazımda yazım kurallarına uymazsak ne olur?
Cevap: Yazımda yazım kurallarına uymamak, okuyucunun o yazıyı okumasını güçleştirir; onu, okuma sırasında
belirsizliklere düşürür. Yazdıklarımızın hem günümüz hem de gelecek kuşaklarca anlaşılmasını sağlamak için yazımda
belirlenen ortak kurallara uyulmalıdır.

6. Türkçenin yazım kurallarının oluşması süreci ne zaman başlamıştır?
Cevap: Türkçenin yazım kurallarının oluşması süreci, Türk Yazı Devrimi ile başlamıştır. 12 Aralık 1928 yılında basılan İmla
Lügatı, Türkçedeki sözcüklerin yeni Türk harfleriyle nasıl yazılacağını göstermiştir. Bu yazım kılavuzu 1941 yılına kadar
basın-yayın ve eğitim kurumlarında kullanılmıştır. Bu on üç yıl içerisinde ‘söyleyişe göre yazım’ öncelik taşımıştır. Uygulamada ortaya çıkan yazım sorunlarına, Türk Dil Kurumu’nca 1941’de İmla Kılavuzu adıyla yeniden basılan yazım
kılavuzu ile çözüm aranmıştır. İmla Kılavuzu 1962’ye kadar yedi kez; 1965’te Yeni İmla Kılavuzu adıyla içeriği yeniden
düzenlenerek dört kez (1965-1968); 1970’te Yeni Yazım (İmla) Kılavuzu olarak iki kez; 1973’ten 1981 yılına değin de Yeni
Yazım Kılavuzu adıyla beş kez basılmıştır. Türk Dil Kurumu’nun on bir baskı yapan yazım kılavuzu ile Türkçenin yazımı
büyük ölçüde geleneksel bir yapıya kavuşmuştur (Çotuksöken, 2001:47). Bu tarihten sonra kurumun yayımladığı kılavuzlar
ile özel kuruluşların ve yayınevlerinin yayımladıkları arasında bir örneklik sağlanamamış, yazımla ilgili sorunlar artmıştır. TDK tarafından 1985’te İmla Kılavuzu, 2005’ten itibaren de Yazım Kılavuzu adıyla yeni baskılar yapılmıştır. Günümüzde
basılı yazım kılavuzlarıyla birlikte genel ağda, farklı kurum ve kuruluşlar tarafından hazırlanan yazım kılavuzlarının yanı sıra
Türk Dil Kurumu’nun resmi sitesi http://www.tdk.gov.tr adresinde yazım kılavuzu bulunmaktadır.

7. Büyük harf nerelerde kullanılır?
Cevap: Büyük harf kullanımı:  Bütün özel isimler -kişi adları ve soyadları, ülke, millet, dil, din, mezhep, gezegen, yer, bölge, yerleşim birimleri, kurum, kuruluş, eser, gazete, dergi, kanun, tüzük, dönem, mevsim, (belirli bir tarih bildiren) ay ve
gün, bayram, toplantı vb. isimleri - büyük harfle başlatılır.  Birtakım kısaltmaların tamamı veya ilk harfleri büyük harfle
yazılır.  Bütün cümleler ile şiirlerde dizeler büyük harfle başlar.  İki noktadan sonra veya tırnak içinde verilen cümlelerin ilk
kelimesi büyük harfle başlar ve sonuna ilgili noktalama işareti konur.  Unvanlar ve lakap gibi kullanılan akrabalık sözleri
büyük harfle yazılır.  Hitap sonrası kullanılan unvanlar büyük harfle yazılır.  Kitap, dergi, bildiri vb. gibi çalışmalarda, yazı
başlıkları ve çizelge, şema vb. ile ilgili açıklamaların ilk harfleri büyük yazılır.  Tabela, levha gibi yazılarda sözcüklerin ilk
harfi büyük yazılır.  Özel adlardan türetilen bütün sözcüklerin ilk harfleri büyük


8. Yabancı özel isimlerin yazımı ne şekilde olur?
Cevap: Yabancı özel isimlerin yazımı:  Türkçeye eskiden yerleşen yabancı isimler söylendiği gibi yazılır.  Latin alfabesi
kullanan ülke ve toplumlara ait özel isimler aynen yazılır.  Latin alfabesi kullanılmayan ülke ve toplumlara ait özel isimler
söylendiği gibi yazılır.

9. Özel isimler dışındaki yabancı sözcüklerin yazımı nasıl olmalıdır?
Cevap: Türkçeye hem Doğu hem de Batı dillerinden pek çok yabancı sözcük girmiştir. Dilimize yüzyıllar öncesinden Arapça, Farsça, Yunanca, Ermenice, Çince, Moğolca gibi dillerden giren sözcükler, okunduğu biçimde yazılmaktadır. Batı dillerinden
eskiden giren sözcüklerinde önemli bir kısmı okunduğu gibi yazılmaktadır: romatizma, aktör, makine, traktör, tren, otobüs, bilet, gardırop, liman, gazete, tiyatro, balerin, futbol, opera, trajedi, roman vb. Ancak günümüzde Türkçeye, Batı dillerinden, özellikle de İngilizceden pek çok sözcük girmekte ve bunlar alındıkları dildeki özgün yazımı ile yazılmaktadır: check-up, e- mail, scanner, cafe, cd player, cd writer, check in, x-ray cihazı, cool, ambulance, emergency, wc, full-time, parttime, wireless, mause, shopping center, showroom, online vd. Türkçede sözcük başında çift ünsüz bulunmaz. Batı dillerinden giren bu tip
sözcükler genellikle aslına uygun biçimde yazılır: gramer, stop, kral, kritik, plan, tren, slogan, psikoloji, staj, spor, program, propaganda, kriz, traktör, grafik, stateji vb. Bu tür sözcüklerin çok azında sözcüğün başına ünlü veya baştaki çift ünsüz
arasına bir ünlü getirilerek yazılır: İslav, istep, iskele, iskelet, islim, istasyon; kulüp gibi. Dilimizde sözcük sonunda
bulunabilecek ünsüz çiftleri bellidir: Türk, kürk, bark, sarp, art, kart, alt, ant, ters, arş, ahenk gibi. Batı dillerinden giren ve son
hecesinde bu yapılara uymayan çift ünsüzlerin bulunduğu sözcükler, özgün biçimiyle yazılır: teyp, film, norm, form, modern, Frank, org, morg, romantizm, atletizm vb. Ancak az da olsa bu tip sözcüklerin yazımında, sondaki çift ünsüzünün arasına ünlü türetildiği görülmektedir: term > terim gibi.

10. Birleşik sözcükler nasıl yazılmalıdır?
Cevap: Birleşik sözcüklerin yazımı:  İki sözcük birlikte kullanıldığında ses düşmesi, türemesi veya değişmesi oluyorsa
bitişik yazılır.  Birleşik sözcüğü oluşturan sözcüklerin biri ya da ikisi de artık asıl anlamlarını yitirmiş, yeni bir anlam
kazanmışlarsa bitişik yazılır.  Gerçek anlamı dışında, yardımcı fiil olarak kullanılan, vermek, durmak, yazmak, kalmak, bilmek ve gelmek fiilleri, kendisinden önceki fiile -A, -U, -I zarf-fiil ekleri yardımıyla bağlandığında bitişik yazılır.  Fiil çekim
eklerinin ve fiilimsilerin kalıplaşmasıyla ortaya çıkan ve yeni anlam taşıyan sözcükler bitişik yazılır.  Birleşik yapıdaki kişi ad
ve soyadları, yer adları, kurum adları bitişik yazılır.  Ara yönleri bildiren sözcükler ile artık somut yer bildirmeyen alt, üst, üzeri sözcükleriyle kurulan birleşik sözcükler bitişik yazılır.  Dilimize Arapça ve Farsçadan geçen, tek sözcük gibi
düşünülen tamlamalar bitişik yazılır.

11. Ayrı yazılan sözcükler nasıl açıklanır?
Cevap: Ayrı yazılan sözcükler:  İsim + fiil tarzında kurulan yapılarda eğer ses düşmesi veya değişmesi yoksa bu tip birleşik
sözcükler ayrı yazılır.  Hayvan veya bitki, eşya veya alet, durum, yer, bilim ve bilgi, yiyecek, gök cisimleri, organ, zaman, renk, yön, yol ve ulaşım vb. bildiren sözcüklerden birisi ile oluşan ve bunlardan birisinin anlamını koruduğu birleşik sözcükler
ayrı yazılır.  İç, dış, alt, üst, ön, art, büyük, küçük, orta, karşı, sağ, sol, bir, iki, tek, çift, sıra, gibi sözcüklerin başta olduğu
birleşik sözcükler ayrı yazılır.

12. İkilemelerin yazımı nasıldır?
Cevap: Bütün ikilemeler ayrı ve araya herhangi bir noktalama işareti konulmadan yazılır.

13. Pekiştirme sıfatlarının yazımı nasıldır?
Cevap: Pekiştirme sıfatları, sözcüğün ilk hecesinin ünlüyle biten kısmı alınarak bunlara p, r, s, m seslerinin getirilmesiyle
türetilir ve bunlar birleşik yazılır. Bu yapıların daha da pekiştirildiği veya bu yapılarda ünlü türemelerinin ortaya çıktığı görülür.

14. Geniş zaman çekimli fiillerin yazımı nasıl açıklanır?
Cevap: Türkçede tek heceli olumlu fiil köklerine, geniş zaman ekinin ne şekilde geleceği sorunludur. Hangi fiilde ekin –Ar, hangisinde –(X)r geleceği konusunda kesin bir kural yoktur.

15. –mAk mastar ekinin yazımı nasıldır?
Cevap: -mAk mastar eki; iyelik veya yönelme (+a), belirtme (+i), tamlayan (+in) hali ile çokluk (+lAr) ekleriyle kullanıldığında
–mA olmaktadır.

16. Sayıların yazımı nasıldır?
Cevap: Sayıların yazımı:  Ondan itibaren birleşik rakamlar yazıyla verildiğinde bunlar ayrı ayrı yazılır.  Büyük sayılar
yazılırken okumayı kolaylaştırmak amacıyla farklı yöntemler kullanılır (Sondan başlayarak her üç basamakta bir nokta konur:
120.745.355.780. Üçlü basamakların arası yazıyla da yazılabilir: 120 milyar 745 milyon 355 bin 780).  Eğer sayılar rakamla
yazılıyor ve sonrasında ek geliyorsa bu eklerin yazımında ünlü ve ünsüz uyumlarına uyulur ve bunlar kesme işareti
kullanılarak yazılır.  Romen rakamları; yüzyıllarda, hükümdar adlarında, tarihlerde, ayların yazımında, kitap ve dergi
ciltlerinde, kitapların ön bölümlerindeki sayfaların numaralandırılmas

17. Karıştırılması olası eklerle bağlaç ve edatların yazımı nasıl açıklanır?
Cevap: Bilindiği gibi Türkçede soru eki dışındaki ekler, getirildikleri sözcüğe bitişik; sözcükler ise - bitişik yazılması
gerekenlerin dışındakiler - ayrı yazılır. Ancak dilimizde +ki aitlik eki ile bağlaç ve edat olarak kullanılan ki sözcüğü; yine +DA
bulunma hali eki ile dA bağlacının yazıda karıştırıldığı görülmektedir.

18. +da hâl eki ile da bağlacının yazımı nasıl açıklanır?
Cevap: Türkçede bağlaç olarak kullanılan dA ile bulunma hâli (+DA) eki zaman zaman karışmaktadır. Bunları ayırmanın en
kolay yolu, cümleden çıkardığımızda anlam bozuluyorsa bu ektir ve birleşik yazılmalıdır; anlam bozulmuyorsa bağlaçtır, ayrı
yazılmalıdır.
19. İle bağlacının / edatının yazımı nasıl açıklanır?
Cevap: Hem bağlaç hem de edat olarak kullanılan ile, bağımsız veya ekleştirilerek kullanılır.
20. Soru ekinin yazımı nasıl açıklanır?
Cevap: Soru eki, diğer eklerden farklı olarak daima ayrı yazılır ve sonuna ? işareti konur. Kimi durumlarda soru ekinin
üzerine kişi ekleri de getirilebilir, ancak bu durum ayrı yazılma kuralını değiştirmez.
21. Düzeltme işaretinin kullanımı nasıl açıklanır?
Cevap: Düzeltme işareti, yazı dilimizde iki nedenler kullanılır.  Türkçede k, g, l, gibi ünsüzlerin art damak mı yoksa ön
damak mı olduğu esas olarak birlikte kullanıldığı ünlüye bağlıdır: kara, garip, alın, koku, gurbet, kol vb. sözcüklerde bu sesler
art damak; kürek, gülücük, el, yelek gibi sözcüklerde ise ön damak ünsüzüdür. Ancak yazı dilinde kimi alıntı sözcüklerde, bu
sesi gösteren harflerden önce veya sonra art damak ünlüleri - a ve u - geldiği halde, söz konusu ünsüzler ön damak ünsüzü
olarak söylenir. Bu durumu yazıda belirtmek için, bu ünlülerin üzerine düzeltme işareti konur: â ve û.  Bazı alıntı
sözcüklerde, uzun ünlünün gösterilmediği durumlarda anlam karışıklığını gidermek için uzun ünlünün üzerine ^ işaretini
konur.  Arapçadan dilimize geçen +î nispet ekinin belirtme (+i) hâl eki ve 3. tekil şahıs iyelik ekiyle karışmasını önlemek için
düzeltme işareti kullanılır.
22. Kısaltma nedir, açıklayınız?
Cevap: Kısaltma; bir sözcük, terim ya da özel adın içerdiği harflerden biri veya birkaçı ile kısa olarak belirtilmesi ve
simgeleştirilmesidir.
23. Kısaltmaların yazımı nasıl açıklanır?
Cevap: Bir yazıda çok sık geçen isimler, yazar tarafından belli biçimlerde kısaltılabilir. Bunun dışında toplumun değişik
kesimlerince çok kullanılan kısaltmalar da bulunmaktadır. Bu kısaltmalar değişik biçimlerde yapılabilmektedir. Eğer tek
sözcük kısaltılacaksa bu durumda bazen büyük harf, bazen de küçük harf kullanılabilmektedir: N (Azot), Ü (üniversite), M
(milâdî); m (metre), g (gram), l (litre) vb. Örneklerde (M ve m) görüldüğü gibi kısaltmanın büyük veya küçük harfle yapılması
anlamı değiştirmektedir. Birden çok sözcükten oluşan ülke, devlet, eser, kurum, varlık, kişi, hastalık vb. adların kısaltması, bu sözcüklerin ilk harflerin bir araya getirilmesiyle oluşturulabilir. Noktalama işaretleri ünitesinde de belirtildiği gibi, bu şekilde
tamamı büyük harflerden oluşan kısaltmalarda esasen nokta kullanılmaz. TBMM, AGIK, BM, OTDÜ, ASELSAN, DDY, THY, TDK vb. Ancak nadir de olsa T.C., T. gibi kısaltmalarda nokta işareti bulunmaktadır.
24. Ses uyumları ve yazım kurallarını açıklayınız. Cevap: Türkçede seslerin dizilişi, özellikle eklerin kullanılışı belli bir düzen içerisinde gerçekleşir. Bu da ünlü ve ünsüz
uyumlarının doğmasına yol açmıştır. Türkçede iki ünlü uyumu (büyük ve küçük ünlü uyumları), bir de ünsüz uyumu vardır. Türkçede asıl olan büyük ünlü uyumudur. Bilinen ilk metinlerde günümüze kadar bir iki istisna dışında hemen bütün Türk dil
ve lehçelerinde büyük ünlü uyumu görülür. Bu uyum, ekler geldiği zaman da değişmez, yani ekler de bu kurala uyar.
25. Ünlü daralması nedir, açıklayınız?
Cevap: Türkçede fiillere bir ek geldiği zaman temel olarak kök değişmez. Ancak birtakım eklerde geçici ünlü daralması
görülür. Sonu /a/ veya /e/ ünlüsüyle biten fiillere -(I)yor eki geldiğinde bu ünlüler daralır: başla-yor > başlıyor, okuma-yor >
okumuyor.
26. Tek heceli sözcüklere ek geldiğinde ünsüz türemesi nasıl olur, açıklayınız?
Cevap: Türkçede, Arapça hiss veya İngilizce full sözcüklerinde olduğu gibi ikiz ünsüz yoktur. Bu yüzden dilimize Arapçadan
giren ve aslında sonunda ikiz ünsüz bulunan his, af, hak, hat, had, zan gibi sözcükler tek ünsüzle yazılır. Ancak bu tip
sözcükler ünlüyle başlayan ek veya fiille kullanıldıklarında sondaki ünsüz ikizleşir.
27. İkinci hecelerdeki ünlülerin düşmesi nasıl olur?
Cevap: Türkçede kurallı olmamakla birlikte gönül, beyin, koyun (göğüs), göğüs, burun, alın, oğul, ağız, bağır gibi sözcüklere
ünlüyle başlayan ek geldiğinde ikinci hecedeki dar ünlüler (yani /ı/, /i/, /u/, /ü/) düşer: gönül+ü+m > gönlüm, koyun+u+n+a >
koynuna, burun+u > burnu vb. Dilimizde çevir- ve devir- fiillerinin edilgen biçimlerinde de aynı olay görülür: devir- / devril-, çevir- / çevril-. Ancak bu durum, avuç, büyük, küçük, yanıt, çözüm, kömür, düğüm, geyik, buçuk, açık, soluk vb. birçok
sözcükte görülmez: geyik+e > geyiğe, kanıt+a > kanıta, düğüm+ü > düğümü, soluk+u+m > soluğum
Yazım Kuralları
28. Türkçenin yazım kurallarının oluşması süreci ne zaman başlamıştır?
Cevap: Türkçenin yazım kurallarının oluşması süreci, Türk Yazı Devrimi ile başlamıştır
29. Türkçedeki sözcüklerin yeni Türk harfleriyle nasıl yazılacağını gösteren ilk eser adı ve basıldığı tarih nedir?
Cevap: Adı İmla Lügatı'dır ve 12 Aralık 1928 yılında basılmıştır.
30. Türkçe'de büyük harf kullanımını nerelerde olduğunu anlatınız?
Cevap: 1. Bütün özel isimler -kişi adları ve soyadları, ülke, millet, dil, din, mezhep, gezegen, yer, bölge, yerleşim birimleri, kurum, kuruluş, eser, gazete, dergi, kanun, tüzük, dönem, mevsim, (belirli bir tarih bildiren) ay vegün, bayram, toplantı vb.
isimleri - büyük harfle başlatılır. 2. Birtakım kısaltmaların tamamı veya ilk harfleri büyük harfle yazılır. 3. Bütün cümleler ile
şiirlerde dizeler büyük harfle başlar. 4. İki noktadan sonra veya tırnak içinde verilen cümlelerin ilk kelimesi büyük harfle
başlar ve sonuna ilgili noktalama işareti konur. 5. Unvanlar ve lakap gibi kullanılan akrabalık sözleri büyük harfle yazılır. 6. Hitap sonrası kullanılan unvanlar büyük harfle yazılır. 7. Kitap, dergi, bildiri vb. gibi çalışmalarda, yazı başlıkları ve çizelge, şema vb. ile ilgili açıklamaların ilk harfleri büyük yazılır.8. Tabela, levha gibi yazılarda sözcüklerin ilk harfi büyük yazılır.9. Özel adlardan türetilen bütün sözcüklerin ilk harfleri büyük yazılır.
31. Yabancı özel isimlerin yazımı nasıl yapılmaktadır?
Cevap: 1. Türkçeye eskiden yerleşen yabancı isimler söylendiği gibi yazılır. 2. Latin alfabesi kullanan ülke ve toplumlara ait
özel isimler aynen yazılır. 3. Latin alfabesi kullanılmayan ülke ve toplumlara ait özel isimler söylendiği gibi yazılır.
32. Dilimizde sözcük sonunda bulunabilecek ünsüz çiftlerine üç tane örnek veriniz?
Cevap: Türk, kürk, bark
33. Bitişik yazılan sözcüklerin kurallarını açıklayınız?
Cevap: 1. İki sözcük birlikte kullanıldığında ses düşmesi, türemesi veya değişmesi oluyorsa bitişik yazılır. 2. Birleşik
sözcüğü oluşturan sözcüklerin biri ya da ikisi de artık asıl anlamlarını yitirmiş, yeni bir anlam kazanmışlarsa bitişik yazılır. 3. Gerçek anlamı dışında, yardımcı fiil olarak kullanılan, vermek, durmak, yazmak, kalmak, bilmek ve gelmek fiilleri, kendisinden önceki fiile -A, -U, -I zarf-fiil ekleri yardımıyla bağlandığında bitişik yazılır. 4. Fiil çekim eklerinin ve fiilimsilerin
kalıplaşmasıyla ortaya çıkan ve yeni anlam taşıyan sözcükler bitişik yazılır. 5. Birleşik yapıdaki kişi ad ve soyadları, yer
adları, kurum adları bitişik yazılır. 6. Ara yönleri bildiren sözcükler ile artık somut yer bildirmeyen alt, üst, üzeri sözcükleriyle
kurulan birleşik sözcükler bitişik yazılır. 7. Dilimize Arapça ve Farsçadan geçen, tek sözcük gibi düşünülen tamlamalar bitişik
yazılır.
34. Türkçe'de ayrı yazılan sözcüklerle ilgili bilgi veriniz?
Cevap: 1. İsim + fiil tarzında kurulan yapılarda eğer ses düşmesi veya değişmesi yoksa bu tip birleşik sözcükler ayrı yazılır. 2. Hayvan veya bitki, eşya veya alet, durum, yer, bilim ve bilgi, yiyecek, gök cisimleri, organ, zaman, renk, yön, yol ve ulaşım
vb. bildiren sözcüklerden birisi ile oluşan ve bunlardan birisinin anlamını koruduğu birleşik sözcükler ayrı yazılır. 3. İç, dış, alt, üst, ön, art, büyük, küçük, orta, karşı, sağ, sol, bir, iki, tek, çift, sıra, gibi sözcüklerin başta olduğu birleşik sözcükler ayrı
yazılır.
35. Türkçe'de ikilemelerin yazımı nasıl olmaktadır?
Cevap: Bütün ikilemeler ayrı ve araya herhangi bir noktalama işareti konulmadan yazılır.
36. Türkçe'de pekiştirme sıfatlarının yazımı hakkında bilgi veriniz?
Cevap: Pekiştirme sıfatları, sözcüğün ilk hecesinin ünlüyle biten kısmı alınarak bunlara p, r, s, m seslerinin getirilmesiyle
türetilir ve bunlar birleşik yazılır. Bu yapıların daha da pekiştirildiği veya bu yapılarda ünlü türemelerinin ortaya çıktığı görülür.
37. Türkçede tek heceli olumlu fiil köklerine, geniş zaman eki ne şekilde gelir?
Cevap: Türkçede tek heceli olumlu fiil köklerine, geniş zaman ekinin ne şekilde geleceği sorunludur. Hangi fiilde ekin -Ar, hangisinde -(X)r geleceği konusunda kesin bir kural yoktur.
38. Türkçe'de sayıların yazımı nasıl olmaktadır?
Cevap: 1. Ondan itibaren birleşik rakamlar yazıyla verildiğinde bunlar ayrı ayrıyazılır. 2. Büyük sayılar yazılırken okumayı
kolaylaştırmak amacıyla farklı yöntemler kullanılır. • Sondan başlayarak her üç basamakta bir nokta konur • Üçlü
basamakların arası yazıyla yazılır 3. Eğer sayılar rakamla yazılıyor ve sonrasında ek geliyorsa bu eklerin yazımında ünlü ve
ünsüz uyumlarına uyulur ve bunlar kesme işareti kullanılarak yazılır. 4. Romen rakamları; yüzyıllarda, hükümdar adlarında,
tarihlerde, ayların yazımında, kitap ve dergi ciltlerinde, kitapların ön bölümlerindeki sayfaların numaralandırılmasında ayrı
yazılır.
39. +DA hâl eki ile dA bağlacının yazımının doğru şekli nasıl olmaktadır?
Cevap: Türkçede bağlaç olarak kullanılan dA ile bulunma hâli (+DA) eki zaman zamankarışmaktadır. Bunları ayırmanın en
kolay yolu, cümleden çıkardığımızda anlambozuluyorsa bu ektir ve birleşik yazılmalıdır; anlam bozulmuyorsa bağlaçtır, ayrıyazılmalıdır
40. +ki aitlik eki, ki bağlacı ile ki pekiştirme ve şüphe edatının yazımı nasıl gerçekleşir?
Cevap: Türkçede sesteş olan üç ayrı ki vardır:Aitlik bildiren +ki ekinin yazımı: Bir ek olduğu için sözcüğe bitişik
yazılır.Elimizdeki imkânları kullanmamakta neden direniyoruz? (Haldun Taner, Koyma Akıl, Oyma Akıl)Bağlama işlevindeki
ki sözcüğünün yazımı: İki cümleyi bağlayan yani bağlaçolan ki ayrı yazılır.Bizim de işimiz bu! Onlar unutacak, biz
söyleyeceğiz ki cümle âlem duysun.(Feyza Hepçilingirler, Türkçe “OFF”)Pekiştirme veya şüphe görevinde kullanılan ki
sözcüğünün yazımı: Pekiştirme görevindeki ki sözü yüklemlerden sonra kullanılır ve ayrı yazılır.Sen zaten evde çalışıyorsun, senden önce gelebilmem mümkün değil ki! (AyşeKulin, Türkan)Türkçede özellikle ilk iki maddedekilerin karıştırıldığı, çok
defa ayrı yazılacakken bitişik yazıldığı görülmektedir. Bunu ayırt etmenin iki basit çözümü vardır:• Üzerine hâl eki getirmek
mümkünse bitişik, değilse ayrı yazılmalıdır: Evdekine, yoldakinden, seninkini vb. • ki cümleden çıkarıldığında anlam
bozuluyorsa bitişik; bozulmuyorsa ayrıyazılır.Derler ki binlerce işçi çalışmış bu köşkü yapmak için; şimdi hiçbirinin adı
bilinmez. (Murathan Mungan, Lal Masallar)
41. ile bağlacının / edatının yazımı nasıl gerçekleşir?
Cevap: Hem bağlaç hem de edat olarak kullanılan ile, bağımsız veya ekleştirilerek kullanılır.Fıkraları, romanları, öyküleri ile
tanıdığımız Oktay Akbal’ın özgün yanlarındanbiri de denemeciliğidir. (Doğan Hızlan, Düzyazı Ayracı)İle, ekleştiğinde, ünsüzle biten sözcüklere gelince baştaki /i/ sesi düşer; sonuünlüyle biten sözcüklerde ise /i/ > /y/ olur.Karısı, üç çocuğuyla
her akşam umutla açıyordu kapıyı.
42. Türkçe'de soru ekinin yazımı nasıl gerçekleşir?
Cevap: Soru eki, diğer eklerden farklı olarak daima ayrı yazılır ve sonuna “?” işareti konur. Kimi durumlarda soru ekinin
üzerine kişi ekleri de getirilebilir, ancak budurum ayrı yazılma kuralını değiştirmez.Hey Allah’ım, bu suali okumaktan
bıkmadın mı hâlâ? (Ayşe Kulin, Türkan)Güneş batıyor... Yarın, yine doğar. Ben, şu topraklarda yatan güneşin - bir günolsun
- doğduğunu görmeyecek miyim? (Namık Kemal, Gülnihal)Soru eki şu durumlarda soru anlamı taşımaz: 1) -DI mI zarf-fiil
yapısında 2)İyisi mi gibi kalıp ifadelerde 3) İkilemelerde pekiştirme amacıyla kullanıldığındasoru işareti kullanılmaz.1. Hayat
pahalılaştı mı dostluklar ucuzlar. (Haldun Taner, Koyma Akıl OymaAkıl)2. İyisi mi, yarından tezi yok, keşişin izini tutup
gidelim; kader, kısmetse bir günolur arkalarından yetişiriz. (Eflâtun Cem Güney, Kerem İle Aslı)3. Öyle ki, Yorgi bir gün: - Yahu çocuklar, demişti, ay ışığında futbol oynamakkıyak mı kıyak olacak! (Orhan Kemal, Baba Evi)
43. Düzeltme işareti, yazı dilimizde nasıl kullanılır?
Cevap: Düzeltme işareti, yazı dilimizde iki nedenle kullanılır.1. Türkçede k, g, l, gibi ünsüzlerin art damak mı yoksa ön
damak mı olduğu esas olarak birlikte kullanıldığı ünlüye bağlıdır: kara, garip, alın,koku, gurbet, kol vb. sözcüklerde bu sesler
art damak; kürek, gülücük,el, yelek gibi sözcüklerde ise ön damak ünsüzüdür. Ancak yazı dilindekimi alıntı sözcüklerde, bu
sesi gösteren harflerden önce veya sonra artdamak ünlüleri - a ve u - geldiği halde, söz konusu ünsüzler ön damakünsüzü
olarak söylenir. Bu durumu yazıda belirtmek için, bu ünlülerinüzerine düzeltme işareti konur: â ve û.kâr, kâğıt, kâfir, bekâr, Hakkâri, Kâmil, dükkân, mezkûr, sükûn, mahkûm;karargâh, dergâh, rüzgâr; lâle, lâzım, İslâm, hilâl, Halûk vb.Biliyorsun ki, bizim Beşinci Ordu’nun karargâhı Saroz’dadır. (Tarık Buğra, Çanakkale Mahşeri)2. Bazı alıntı sözcüklerde, uzun ünlünün
gösterilmediği durumlarda anlamkarışıklığını gidermek için uzun ünlünün üzerine “^” işaretini konur.3. Arapçadan dilimize
geçen +î nispet ekinin belirtme (+i) hâl eki ve 3.tekil şahıs iyelik ekiyle karışmasını önlemek için düzeltme işareti kullanılır.
44. Türkçe'de eğer tek sözcük kısaltılacaksa küçük harf ve büyük harf kuralı nedir?
Cevap: Eğer tek sözcük kısaltılacaksa bu durumda bazen büyük harf, bazen de küçük harf kullanılabilmektedir: N (Azot), Ü
(üniversite), M (milâdî); m (metre), g(gram), l (litre) vb. Örneklerde (M ve m) görüldüğü gibi kısaltmanın büyük veyaküçük
harfle yapılması anlamı değiştirmektedir.Tek sözcüklük kısaltmalarda bazen sözcüğün ilk hecesi veya üç harfi; bazen de
ilkiki veya üç ünsüzü kullanılır ve sonuna nokta konur: Prof. (profesör), Bul. (bulvar),Sok. (sokak), haz. (hazırlayan), nö. (nöbetçi), Dr. (doktor), kr. (kuruş), Hz. (hazret) vb.
45. Birden çok sözcükten oluşan ülke, devlet, eser, kurum, varlık, kişi, hastalık vb. adların kısaltmasında kural nedir?
Cevap: Birden çok sözcükten oluşan ülke, devlet, eser, kurum, varlık, kişi, hastalık vb.adların kısaltması, bu sözcüklerin ilk
harflerin bir araya getirilmesiyle oluşturulabilir. Noktalama işaretleri ünitesinde de belirtildiği gibi, bu şekilde tamamı
büyükharflerden oluşan kısaltmalarda esasen nokta kullanılmaz. TBMM, AGİK, BM,OTDÜ, ASELSAN, DDY, THY, TDK vb. Ancak nadir de olsa T.C., T. gibi kısaltmalarda nokta işareti bulunmaktadır.
46. Türkçe'de ses uyumları ve yazım kuralları hakkında bilgi veriniz?
Cevap: Türkçede seslerin dizilişi, özellikle eklerin kullanılışı belli bir düzen içerisindegerçekleşir. Bu da ünlü ve ünsüz
uyumlarının doğmasına yol açmıştır. Türkçedeiki ünlü uyumu (büyük ve küçük ünlü uyumları), bir de ünsüz uyumu
vardır.Türkçede asıl olan büyük ünlü uyumudur. Bilinen ilk metinlerde günümüze kadar bir iki istisna dışında hemen bütün
Türk dil ve lehçelerinde büyük ünlü uyumugörülür. Bu uyum, ekler geldiği zaman da değişmez, yani ekler de bu kurala
uyar.el+ler+i+n+de+ki+ler+den > ellerindekilerdenoku-t-tur-u-l-acak-sın > okutturulacaksın. Küçük ünlü uyumunun tarihi
geçmişine baktığımızda, Türkçede büyük ünlü uyumu kadar yaygın olmadığı görülür. Ancak bugün Türkçede eklerin ünlüsü, sözcüğünün son hecesinin ünlüsü dikkate alınarak ve küçük ünlü uyumuna göre getirilir.el+ler+i+n+de+ki+ler+den >
ellerindekilerden; oku-t-tur-u-l-acak-sın > okutturulacaksın. Bilindiği gibi Türkçede bir de ünsüz uyumu bulunmaktadır. Ünsüzler ötümlüve ötümsüz diye ikiye ayrılırlar. Bu ünsüzlerin bir kısmı, ünsüz uyumu dediğimizkural gereği birbiriyle
nöbetleşen çiftleri teşkil ederler: c ~ ç, d ~ t, k ~ g.Bu durum, yazımda aşağıdaki uygulamalara yol açar:• Sözcük ötümsüz
ünsüzle bitiyorsa ötümsüz ünsüzle başlayan ek gelir:Türk+çe > Türkçe, kayık+çık > kayıkçık, saç+tan > saçtan, iş+te > işte;
bit-kin >bitkin, at-kı > atkı, kaç-tı > kaçtı, bak-tık+ça > baktıkça, iç+tik+i > içtiği vb.• Sözcüğün sonu ötümlü ünsüz veya ünlü
ile bitiyorsa ekin ötümlü ünsüzlebaşlayan biçimi getirilir:yol+cu > yolcu, güzel+ce > güzelce, yavru+cak > yavrucak, yol+da >
yolda,yer+den > yerden, yor-gun > yorgun, dal-gıç > dalgıç, del-gi > delgi, sol-du > soldu,al-dık+ça > aldıkça, bekle-dik+i+m
> beklediğim, yüz-dük+ü > yüzdüğü vb.
47. Sözcük sonunda ç / c, t /d, p / b ve k / g nöbetleşmesi kuralı nasıl gerçekleşir?
Cevap: Dilimizde sonu /ç/, /t/, /p/ veya /k/ ile biten birtakım sözcükler, ünlüyle başlayanek aldığında veya ünlüyle başlayan
sözcüklerle kullanıldığında, bu seslerin geçiciolarak, sırasıyla /c/, /d/, /b/ ve /g/ olduğu görülür.

 

Voiser