İlahiyat 2. Sınıf - Tefsir - Ünite 10 - Konu Anlatımı

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Ders Hocası

  • Hocanın Biri
  • *******
  • Join Date: Eki 2016
  • Yer: Hatay
  • 63863
  • +526/-0
  • Cinsiyet: Bay
    • Arif Arslaner
[b]Kur’ân’da Sevgi[/b]

Sevgi Nedir?
Kur’an’ın önemli kavramlarından birisi olan “sevgi” insanın doğasında bulunan bireylerin sevdikleri objelere göre pozitif ya da negatif yönlerde değişebilen bir duygudur.
Sevgi pasif bir duygu değil bir etkinliktir ve bu kavramın temelinde “almak” değil “vermek” vardır. Sevgi sevgi üreten bir güçtür; güçsüzlük sevgi üretememektir. Sevginin tutku haline gelerek kalbi sarmasına “aşk” denir. Dolayısıyla “sevgi” ile “aşk” kavramlarını birbirlerinin yerine kullanmak doğru değildir.
“Sevgi” kavramının Kur’an’daki adı “Hubb”’tur.
KUR’AN’DA “HUBB” KELİMESİNİN SEMANTİK ANALİZİ
Kur’an’da geçen alaka ğaram hanan heva hullet sababe şeğaf vudd gibi “sevgi” anlamına gelen bütün bu kelimeleri “sevgi” semantik/kavram alanında toplayan ve Ha-Be-Be kökünün de bir türevi olan hubb kelimesini esas alarak alarak bu kelimenin semantik analizini ve neticede semantik tanımını yapacağız. Çünkü hubb kelimesi Kur’an’da “sevgi” kavramının anahtar kelimesidir.
“HUBB” KELİMESİNİN SEMANTİK TANIMI
Hubb: Bir şeyim çok istenmek suretiyle ona bağlanıldığı ve bu bağlılığın kalbde/gönülde yer ederek her türlü şart altında devamlı olarak kaldığı hiçbir şekilde gönülden çıkmadığı bir duygudur.
“Hubb” öyle bir duygudur ki tıpkı mecalsiz yorun bir devenin çöktüğü yerden bir yere gidemeyip orada kalması gibi sevenin kalbinden hiç ayrılmaz. Sevenin sevgiliye olan sevgisi tıpkı kulağa bağlı küpe ve küp içinde duran su gibi devamlı olarak “kalb” de durur. Sevene canlılık ve hayat bahşeder. “Hubb” seveni sevgiliye bağlayan güçlü ve soyut bir bağdır.
KUR’AN SİYAKINDA “HUBB”
Kur’an’da “Ha-Be-Be” kökünün Türevleri
1. Tane Tohum (Bakara 2/261; En’am 6/59 95)
2. Sevgi Muhabbet (Taha 20/39)
3. Yeğlemek Tercih etmek (Tevbe 9/23; Nahl 16/107; Fussilet 41/17; Sad 38/32)
4. Sevgi Tutku Bir Şeye Olan Bağlılık (Bakara 2/165 177; Al-i İmran 3/14; Yusuf 12/30; Sad 38/32; İnsan 76/8; Fecr 89/20; Adiyat 100/8)
5. Sevmek Bağlanmak Bağlılık (Bakara 2/165 177; Al-i İmran 3/14 148; Enfal 8/58; Kasas 28/76; Maide 5/64)
Kur’an’da Allah’ın Sevdiği Fiiller ve Bu Fiilleri İşleyenler
Kur’an’da “hubb” kelimesi Allah’ın sevdiği ve sevmediği fillerin beyan edildiği ayetlerde sıkça geçmektedir. Şimdi bu fiillerden Allah’ın sevdiklerini görelim:
- İyilik yapanlar (Bakara 2/95); Muttakiler/Allah’a karşı gelmekten sakınanlar (Al-i İmran 3/76)
- Adil olanlar/muksitun (Maide 5/42; Hucurat 49/9)
- Allah’ı/O’nu sevenler (Al-i İmran 3/31 Maide 5/54)
- Temizlenenler (Bakara 2/222; Tevbe 9/108)
- Tövbe edenler (Bakara 2/222)
- Sabredenler (Al-i İmran 3/146)
- Allah’a/O’na güvenenler (Al-i İmran 3/159)
- Allah’ın yolunda savaşanlardır. (Saff 61/4)
Kur’an’da Allah’ın Sevmediği Fiiller ve Bu Fiilleri İşleyenler
- Nankör olan günahkarlar kafirler / İnkarcılar (Bakara 2/276; Al-i İmran 3/32; Hacc 22/38)
- Haddi aşanlar (Bakara 2/190; Maide 5/87; Araf 7/55)
- Bozgunculuk ve bozguncular (Bakara 2/205; Maide 5/64; Kasas 28/27)
- Zalimler (Al-i İmran 3/57 140; Şura 42/40)
- Günahkarlar (Bakara 2/276; Nisa 4/107)
- Hainler (Nisa 4/107; Enfal 8/58; Hacc 22/38)
- Kendini beğenerek gösteriş yapanlari övünenler böbürlenenler (Nisa 4/36; Kasas 28/76; Lokman 31/18; Hadid 57/23)
- Büyüklük taslayanlar (mağrurlar) (Nahl 16/23)
- İsraf edenler (En’am 6/141; Araf 7/31)
- Şımaranlar (Kasas 28/76)
- Kötü sözü açıkça söyleyenlerdir. (Nisa 4/148)
“HUBB” KELİMESİNİN SEMANTİK TANIMI IŞIĞINDA AYETLERE YAKLAŞIM
“Ha-Be-Be” kökünde bulunan “bağlılık” anlamı Kur’an’da üç ana başlık altında toplanabilir.
1. “Bir davaya bağlı olmak” anlamında “Hubb” (örnek olarak; Al-i İmran 3/31; Maide 5/54)
2. “Bir şeyden hoşlanmak suretiyle ona tutku derecesinde bağlanmak” anlamında “Hubb” (örnek olarak; Al-i İmran 3/14)
3. “Tercih edilen beğenileni benimsenen bir şeye bağlılık” anlamında “Hubb” (örnek olarak; Tevbe 9/23)
Kur’an gözle görülmeyen ama insanın gönlünde hissettiği manevi bağlanmaya “hubb” adını vermiştir. Bu bağlılık ya da “gönül bağı” pozitif olabileceği gibi negatif de olabilir. Kur’an’a göre pozitif olarak bağlanılması/sevilmesi gerekenler şunlardır; Allah Hz. Peygamber ededi hayat ve Allah yolunda cihaddır. Kur’an’da negatif anlamda bağlılık gösterilen şeylere gereğinden fazla itibar edilmemesinin de altı çizilmektedir. Ayrıca dünya mal çocuk kadın binek ev gibi geçici ve fani sonlu şeylere bağlanılmaması da sürekli olarak hatırlatılmaktadır.

KUR’AN’DA “SEVGİ”’NİN DEİĞER KAVRAMLARLA İLİŞKİSİ

Kur’an’da doğrudan “sevgi sevmek sevilmek” gibi anlamlar taşımasa da verdiği mesajlar açısından “rahmet” “velayet” “rıza” gibi kelimelerin “sevgi” kavramıyla dolaylı irtibatları vardır. Esasen Kur’ab’daki “rahmet” kavramı; ahlaki sevginin en ideal şeklidir. İlahi muhabbet rahmetin aynısıdır. Rahmet ve merhamet aslında sevginin fiili tezahürlerindendir. Zira bir yerde sevgi varsa orada rahmet ve merhamet vardır. Kur’an’da sevginin meydana gelebilmesi için başlangıç aşaması velayete/dostluğa da önemli bir yer verilmektedir. Dostluk ve sevgi birbirleriyle içli dışlı iki kavramdır. Sevginin bulunduğu yerde dostluklar da vardır.
“Sevgi” kavramını Kur’an bütünlüğünde incelediğimiz zaman Allah’ın razı ve hoşnut olduğu; sevdiği ve sevmediği fiiller; Allah ile insan arasında Rabb-Abd ilişkisi de diyebileceğimiz ve genellikle ahlaki ve psikolojik açılardan değerlendirilebilecek hususlara öncelik verilmesi şeklindedir.
Kur’an’da Allah ve kul arasındaki karşılıklı razı olma hali(=hoşnutluk) sevginin göstergelerinden birisidir. Zira rıza bütün arzu ve isteklerin sonu ve zevklerin en sonudur.
Sevgi ve korkunun birlikte düşünülmesi iki zıddın bir arada düşünülmesi demek değildir. Kur’an-ı Kerim’de hem “sevgi” hem de “korku”nun ifrat derecesi onaylanmamaktır.Her iki duyguyu da dengeli bir şekilde algılamak gerekir.
Netice itibarıyla diyebiliriz ki “sevgi” Kur’an’ın önemli anahtar ve soyut kavramlarından biridir. İnsanın ağzından bir anda çıkan “sevgi ve sevmek gibi” kelimelerle ifade edilmek istenen şey; sevilen objelere gerçek anlamda samimi sürekli kalıcı ve gönülden bağlılıktır. Bu sürekli ve manevi soyut bağlılığın Kur’an’daki ifadesi ise “hubb”dur.