KPSS çalışma taktikleri

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Şeyma©

  • *****
  • Join Date: Kas 2009
  • Yer: İzmir
  • 3454
  • +402/-0
  • Cinsiyet: Bayan
    • Uyanan Gençlik
KPSS çalışma taktikleri
« : 15 Şubat 2010, 16:02:43 »
Merhaba arkadaşlar öncelikle baştan belirteyim yazacaklarım tamamen kendi düşüncelerim, gözlemlerim, yaşadıklarım, arkadaşlarımdan duyduklarımdır; ancak sizlere özellikle Kpss'ye hiç girmemişlere yardımcı olacağını düşünüyorum.

Öncelikle sakın bu sınavdan korkmayın, bakmayın siz bir ton açıkta kalan eğitim fakültesi öğrencisi olduğuna. Çünkü onlar büyük ihtimalle ya hiç çalışmadı, ya bu sınavdan gerçekten çok korktu, ya sınav esnasından stres yaptı ve bildiklerini karıştırdı, ya da devlet az kontejyan verdi ve aldığı puan atanmasına yetmedi. Bu saydıklarımdan sonuncuya biz bir şey yapamayız şuanda ancak ilk dediklerimin üstesinden gelebiliriz.

Tekrar vurguluyorum bu sınav hiç korkulacak bir sınav değil hatta çokta kolay bir sınav,
özelliklede Eğitim Bilimleri kısmı. Çünkü eğitim bilimlerindeki sorular her zaman tekrar ediyor ve etmek zorunda. Öyle bir kısır döngüsü var ki yazılacak yeni sorular eski soruların kelimeleri değiştirilerek yapılıyor, yaklaşık %80r'i böyle. Geriye kalan %20 ise düzenli bir çalışma ile çözülebilecek sorular. Genel yetenek ve genel kültür ise gerçekten itina isteyen bir bölüm. Zaten tabiri caizse dananın kuyruğu burada kopuyor. O yüzden bu bölüme çok çalışmak, çok çalışmaktan öte bu bölümle ilgili çokça soru çözmek gereklidir.

Bu kısa bilgilerden sonra soruların cevaplarını yazmaya çalışayım :
Kpss'ye ne kadar çalışmalıyım, nasıl çalışmalıyım, hangi kaynakları kullanmalıyım?
Kpss'ye çalışmaya bence 4. sınıfta başlarsanız yeterli olacaktır,
elbette bu sizin kişisel, zihinsel özelliklerinize göre değişir.
Ben normal bir psikolojide insana göre düşüncelerimi yazacağım.
Normal bir insandan kastım panik atağı olmayan, aşırı strese girmeyen, okuduğunu-yazdığını vb. çok geç anlamayan gibi özelliklerden arınık bir insandır. 4. sınıfta kpss'ye hazırlanmaya başlayınız ve günde 3-4 saat düzenli bir çalışma gerçekleştiriniz.

İlk önce eğitim bilimlerini bitiriniz, tabi bu arada yavaştan yavaştan genel yetenek-genel kültür çalışmaya da başlayınız. Kaynaklarınızı seçmeniz çok önemlidir.

Benim tavsiyelerim şöyledir :
Eğitim Bilimleri : Yargı yayınları, Deneyim Yayınları.
Genel yetenek - genel kültür : Data yayıncılık, Güvender ve Deneyim Yayınları.
Yargı gerçekten eğitim bilimleri soruları ile çok yakın bir kaynak, ek olarak Deneyim Yayınlarını kullanmanızı öneririm.

Ben gygk'ye Data, Güvender ve Deneyim'den çalıştım. Eminim hepiniz Data ve Güvenderi duymuşsunuzdur, ne bu Deneyim diyorsunuz. Bende duymamıştım; ancak dershaneden bana tanıtım amaçlı yolladılar. Gerçekten içeriği çok düzenli.

Ben Tarihten örnek vereceğim. Tarih çalışmaya başladığınızda anlayacaksınız ki tarih sorularını çözebilmeniz için önemli olan kronolojik sırayı bilmenizdir.
Ben Data'dan çalışırken gerçekten çok bilgi aldım ancak konuların anlatımının sırasını hep karıştırdım. Belli bir kronolojik sıra yok ve zaman zaman kafanız karışıyor ve eski sayfalara dönüp sırayı kafanıza kazımaya çalışıyorsunuz. Bilgiler mükemmel iftira atamam; ancak daha düzenli olsa daha iyi olur.
İşte ben bunu Deneyim'de gördüm, konu anlatımları Data kadar kaliteli ve kronolojik sırası mükemmel, gerçekten olaylar sırasıyla kafanıza kazınıyor.
Üstelik ip uçları, dipnotlar çok etkili. Bunlar tamamen benim düşüncelerimdir.

Zaten kpss'ye çalışmaya başladığınız zaman sizde işin kolay olduğunun ancak çok fazla soru çözmek ve kaynak taramak olduğunun farkına varacaksınız.
Ağırlık olarak Tarih, Coğrafya ve Vatandaşlığa çalışın çünkü bu dersler sıralamayı çok etkiliyor. Coğrafya bu üçü arasında daha kolay; ancak Vatandaşlık bazen sınırları zorluyor.
Konu ağı çok geniş, güncel olayları takip etmemiz gerekiyor. Deli gibi soru çözmemiz gerekiyor.
Ama elbette ki hiç anlayamayacağımız formüller değil bunlar.
Sakın kendinizi hayattan soyutlamayın kpss çalışırken, aksine daha çok sosyalleşin arkadaşlarınızla kpss üzerine konuşun, konuları tartışın işte o zaman anlayacaksınız ki konular daha iyi oturuyor kafanıza. Ben bir çok konuyu arkadaşlarımdan dinleyerek öğrendim. Dershane konusu var birde. Ben dershaneye gittim. Sırf oturup ders çalışmayacağımı bildiğim için dershaneye gittim; ancak yine ders çalışmadım. Ama dershanenin büyük katkısını gördüm. Ben dershane dışında hiç Türkçe ve matematik sorusu çözmedim. Türkçeden 2 yanlış yaptım, matematikten 23'te 23 yaptım.
Oturup matematik hocamın vurguladığı şeyleri, anlattıklarını tekrar etseydim eminim 28 net yapardım matematikten. Benim şansım dershane hocalarımın çok iyi olmaları idi. Ben oturup son 3 hafta yarım yamalak ders çalıştım ve 78küsür aldım. Eğitim Bilimlerinden 97 net, GYGK'dan 85 net yaptım. Sizce dershanenin katkısı olmasa 3 haftalık çalışma ile böyle netler yapabilir miydim?

Keşke dershanede öğrendiklerimi oturup tekrar etseydim, eminim ozaman 100e 100den aşağı yapmazdım. Elbette seçeceğiniz dershane çok önemli. Bu arada sizi dershaneye ittiğimi düşünmeyin sadece fikirlerim böyle... İş sizde bitiyor arkadaşlar, tamamen sizde bunu unutmayın. Kendinize güvenin ve düzenli bir çalışma gerçekleştirin ve asla abartmayın, psikolojinizi bozmayın. Benim ev arkadaşım 4. sınıfa geldiğinde Eğitim Bilimlerini neredeyse bitirmişti ve bütün sene çok güzel çalıştı; ancak her zaman endişe etti sınavdan (benim gözlemimce) ve 80küsür aldı.
Bence o çalışmaya en az 90 almalıydı; ancak demek ki sınav anı stres yaşadı ve bilgilerini karıştırdı. Belki de başka sebepler... Yani kendinize güvenin bu sınavdan hiç korkmayın, sınav anında rahat olun... İnsanların karamsar düşüncelerini önemsemeyin ve hep umutla bakın geleceğe...

Bol bol soru çözün arkadaşlar, arkadaşlarınızla konularla ilgili muhabbetler edin, işi geyiğe vurun, konularla ilgili iğrenç espriler yapın. Göreceksiniz ki bir çok şeyi konuşarak öğrenmişsiniz. Hepinize şimdiden başarılar dilerim...

Doğan AYDIN  www.egitimfakultesi.net