Ünite 2: Hadislerin Korunması ve Kayıt Altına Alınması - Sorularla Öğrenelim

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Ders Hocası

  • Hocanın Biri
  • *******
  • Join Date: Eki 2016
  • Yer: Hatay
  • 63863
  • +526/-0
  • Cinsiyet: Bay
    • Arif Arslaner
[b]TESBÎT DÖNEMİ[/b]

1. Tesbît dönemi nedir?

Cevap: Hadislerin sözlü ve yazılı olarak öğretilmesi,
öğrenilmesi, halk arasında yayılması, böylece hafızalarda
ve değişik yazı malzemeleri üzerine kaydedilip koruma
altına alındığı dönemdir.

2. Hz. Peygamber’in savaş sırasında açıkladığı bazı
mühim hükümler nelerdir?

Cevap: Hayber Savaşı’nda mut‘a nikâhı ile bazı hayvan
etlerinin haramlığı, Mekke’nin fethinde cahiliye
imtiyazlarının geçersizliği ve Mekke’nin harem oluşu gibi
hükümler halka duyurulmuştu.

3. Hz. Peygamber’in Vedâ Haccı’nda tekrar duyurduğu
konular hangileridir?

Cevap: Hz. Peygamber Mekke’nin fethi esnasında kısa bir
müddet müsaade ettikten sonra ikinci defa ve ebediyen
yasaklamış olduğu mut‘a nikâhının haramlığı ile daha
önce yasaklamış olduğu faizin haramlığını.

4. Hz. Peygamber’in özellikle kendi hadislerinin öğrenilip
öğretilmesini de emir ve tavsiye ettiğini gösteren meşhur
hadisi hangisidir?

Cevap: “Allah, benden bir söz işitip de onu başkasına
ulaştırıncaya kadar muhafaza eden kimsenin yüzünü
ağartsın! Zira (sözümün) ulaştırıldığı birçok kimse belki
onu işitenden daha iyi koruyup yararlanabilir” (Tirmizî,
“İlim”, 7).

5. Sahabe’nin Hadis rivayetini azaltma sebepleri nedir?

Cevap: Bazı sahâbîler, Hz. Peygamber’in buyurduğu gibi
rivayet edememe, başka bir ifadeyle rivayette hata yapma
endişesiyle hadis rivayetinden kaçınmışlar, mümkün
olduğu kadar az hadis rivayet etmeye çalışmışlardı.

6. Bazı sahâbîler hadis rivayet eden kimseden, o hadisi
Hz. Peygamber’den işitmiş olan başka birini şahid
getirmelerini isterlerdi , buna örneklerden biri hangisidir?

Cevap: Hz. Ebû Bekir’e bir nine gelerek torununun
mirasından kendisine pay verilmesini istemişti. Hz. Ebû
Bekir önce; “Ben senin için Allah’ın Kitabı’nda hiçbir şey
bulamıyorum. Resûlullah’ın da -sallellahu aleyhi ve
sellem- senin için bir şey söylediğini bilmiyorum” demiş,
sonra halka sormuş, el-Muğîre de kalkıp şöyle demişti:
“Ben Resûlullah’ı -sallellahu aleyhi ve sellem- ona altıda
bir pay verirken görmüştüm”. O zaman Hz. Ebû Bekir
ona; “Seninle beraber (buna şahitlik edecek) biri var mı?”
diye sormuştu. Muhammed b. Mesleme aynı şeye şahitlik
etmiş, Hz. Ebû Bekir de nineye bu hükmü uygulamıştı
(Zehebî, Tezkiratü’l-huffâz, I, 2).

7. Özellikle sahâbîler meselenin şuurunda olarak hadis
rivayetinde gereken titizliği göstermeye gayret etmişler ,
bunun için başlıca hangi çarelere başvurmuşlardır?

Cevap:
• Hadis Rivayetini Azaltma.
• Hadis Rivâyet Edenden Şâhid İsteme.
• Hadis Rivayet Edene Yemin Ettirme.
• Hadisi Kur’ân ve Önceden Bildikleri Hadislerle Karşılaştırma.
• Hadisi İlk Duyan Kimseden Almaya Çalışma.
• Hadisin Râvîlerini İnceleme.

8. Hadislerin rivâyet şekilleri nelerdir?

Cevap: Hadislerin Hz. Peygamber’den duyuldukları gibi
aynen alınıp nakledilmeleri en güzel şekildir ve mümkün
olduğu sürece böyle yapılmalıdır. Diğer taraftan aynen
rivayet etme imkânı olmadığında hadislerin, mânâ
bozulmamak şartıyla, Hz. Peygamber’in kullandığı
lafızların yerine benzerleri kullanılarak rivayet
edildiklerini gösteren haberler vardır.

9. Hadislerin yazılması ile ilgili hüküm nedir?

Cevap: Hadislerin yazılmasının caiz olup olmadığı ilk
yılların tartışılan konularındandı. Bu konuda farklı
haberler bulunmaktadır. Bunların bir kısmında hadislerin
yazılması yasaklanmakta veya hoş karşılanmamakta, bir
kısmında ise hadis yazımına izin verildiği görülmektedir.

10. Hadislerin yazılıp yazılamayacağı konusunda
birbirleriyle çelişen haberler bulunmaktadır. Hadis
usûlünde bu duruma ne denir?

Cevap: İhtilâfü’l-hadîs, ilgili hadislere de Muhtelifü’lhadîs
(veya Muhtelefü’l-hadîs) denir.

11. Hz. Peygamber’in Hadislerin yazımını yasaklayan
haberleri ve Hadis yazımına izin verildiğine dair
haberlerinin olması ne anlama gelir?

Cevap: Hz. Peygamber’in bu konudaki açıklamalarının
farklı zamanlarda yapıldığı ve hadislerinin yazılmasını
önce yasakladığı, sonra bu yasağı kaldırdığı
anlaşılmaktadır.

12. Hz. Peygamber’in hadislerin yazılması önceleri
yasaklamış olmasının başlıca sebepleriin neler olduğu
düşünülmektedi?

Cevap: Bu sebepler arasında yazının gelişmemişliği,
ashabın yazıyı az bildiği, hadislerin Kur’ân-ı Kerîm’le
karışma endişesi gibi hususlar zikredilmektedir.

13. Hz. Peygamber hayattayken yazılan Medine
Sözleşmesi’nin içeriği nedir?

Cevap: Medine’de Müslümanlarla gayr-i müslimler
arasındaki karşılıklı hakları tespit eden anayasa
mahiyetindeki yazılı vesika şu cümleyle başlar: “Bu,
Kureyş’li ve Yesrib’li (Medîne’nin önceki ismi) mümin ve
Müslümanlarla onlara tabi olan, onlara katılan ve onlarla
birlikte cihad eden kimseler arasında Peygamber
Muhammed tarafından yazdırılan (belgedir)”. “Bu yazılı
(belge)” kaydı bu vesikanın yazılı olduğuna işaret eder.
Ayrıca bu belgenin metninde “Bu sahifenin tarafları”
ifadesi beş defa geçmekte, son maddede de; “Bu yazılı
(belge) zâlim ile günâhkâra koruyucu perde olmaz!”
denmektedir ki bunlar da anılan vesikanın yazılmış
olduğunu gösterir.

14. Hz. Peygamber hayattayken yazılan nüfus sayımı
tutanağı’nın içeriği nedir?

Cevap: Hz. Peygamber -sallellahu aleyhi ve
sellemMedîne-i Münevvere’ye hicret ettikten sonra bir
nüfus sayımı yaptırmıştı. Buhârî’nin bu konudaki haberi
şöyledir: Huzeyfe’nin -Allah ondan razı olsun!- rivayetine
göre Hz. Peygamber -sallellahu aleyhi ve sellem-; “Bana
Müslüman olan insanları yazıverin” buyurmuş, sahâbe de
ona bin beşyüz kişinin ismini yazmıştı (Buhârî, “Cihâd”,
181). Bu sayıya kadın, erkek, genç, ihtiyar herkes dâhil
olmalıdır.

15. Hz. Peygamber hayattayken yazılan imtiyâz
belgeleri’nin içeriği nedir?

Cevap: Hz. Peygamber’in -sallellahu aleyhi ve sellem-,
hicretten önceden başlayarak bazı şahıslara
imtiyâznâmeler verdiğini gösteren haberler vardır. Bu
cümleden olarak Temîm ed-Dârî’ye, Surâka b. Mâlik’e ve
Dûmetu’l-Cendel reisi olan Ukeydir’e imtiyâz belgelerinin
verildiği nakledilir.

16. Hz. Peygamber hayattayken yazılan dîne çağrı
mektupları’nın içeriği nedir?

Cevap: Hz. Peygamber -sallellahu aleyhi ve
sellemmuhtelif devlet başkanı ve yöneticilerine mektuplar
göndererek onları Müslüman olmaya davet etmişti. Bu
mektuplardan Mısır hükümdarı elMukavkıs’a, Bahreyn
emîri el-Munzir b. Sâva’ya, Habeşistan hükümdarı
enNecâşî’ye, Bizans imparatoru Hirekl’e (Herakliyus),
İran hükümdarı Kisra Pervîz’e ve Umân emirleri Ceyfer
ve Abd’a gönderilenler aslî şekilleriyle günümüze kadar
gelmişlerdir.

17. Hz. Peygamber hayattayken yazılanlar neleridir?
Cevap:
• Medine Sözleşmesi.
• Nüfus Sayımı Tutanağı.
• İmtiyâz Belgeleri.
• Yahûdîlerle Yapılan Yazışmalar.
• Dîne Çağrı Mektupları.
• Görevlilere Verilen/Gönderilen Tâlimatnâmeler.
• Hz. Peygamber’in Mekke’nin fethinde okuyup da
Yemen’li Ebû Şâh’ın isteği üzerine yazılıp bu
sahâbîye verilen hutbe.
• Abdullah b. Amr b. el-Âs’ın yazdıkları.
• Enes b. Mâlik’in yazdıkları.
• Hafızasının zayıflığından şikâyet eden bir
sahâbînin yazdıkları .
• Ebû Râfi’in yazdıkları.

18. Hz. Peygamber’in vefatından sora sahâbe döneminde
yazılan Hadisler meşhurları nelerdir?

Cevap:
• Hz. Ebû Bekir’in beşyüz kadar hadisi yazdığı
fakat sonra bunları imha ettiği nakledilmektedir.
• Hz. Ömer’in de hadisleri yazma teşebbüsü
olmuştu. Ancak o, bir ay süreyle yaptığı istişare
ve istiharelerden sonra, önceki ümmetlerin,
Allah’ın Kitabı yanında başka kitaplar edinerek
saptıklarını söyleyerek süneni yazmaktan
vazgeçmişti. Bununla beraber bazı memur ve
akrabalarına gönderdiği mektuplarında bir kısım
hadisleri yazdığı da vakidir. Meselâ Utbe b.
Ferkad’a bazı hadisleri yazıp gönderdiği
nakledilmektedir (İbn Hanbel, elMüsned, I, 261).
• Hz. Ali’nin, içinde bazı hadislerin yazılı olduğu
bir sahîfesi vardı ve bunu, kılıcına takılı olarak
yanında taşırdı.
• Ebû Hüreyre’nin de hadis sahîfeleri vardı. En çok
hadis rivayet etmiş sahâbî olan Ebû Hüreyre’nin
pek çok yazılı hadis malzemesine sahip olduğu
nakledilmektedir.
• Abdullah b. Abbâs eline yazı malzemeleri alarak
sahâbîleri kapı kapı dolaşmış ve onlardan
duyduğu hadisleri yazmıştı.
• Semüre b. Cündeb’in de, içinde “pek çok ilim”
bulunan bir sahîfesi vardı. O bu kitapçığını,
Resûlullah’dan -sallellahu aleyhi ve sellembizzat
duymuş olduğu hadisler ile sahâbîlerden
öğrenmiş olduğu hadislerden meydana getirmişti.
• Câbir b. Abdullah, Mescid-i Nebî’de ders halkası
olan ve hadiste yetkili bir âlim sayılan bir sahâbî
idi. Onun da hacla ilgili bir kitabının olduğu
nakledilmektedir.
• Abdullah b. Ömer’in de hadis sahîfelerinin
olduğu ve evinden dışarı çıkmadan önce onlara
göz attığı nakledilmektedir.
• Cahiliye döneminde yazı bilenlerden olan Sa‘d b.
Ubâde’nin bizzat hadis yazıp yazmadığı
bilinmemektedir. Ancak bazı haberler onun da
yazılı hadislere sahip olduğunu göstermektedir.

[b]TEDVÎN DÖNEMİ[/b]

20. Hâricîler, Kur’ân’da hüküm koyma yetkisinin sadece
Allah’a ait olduğunu belirten bazı âyetlere bakarak
Kur’ân’da yer almayan hükümler taşıyan hadisleri kabul
etmemeye kalkışmarının problemleri nelerdir?

Cevap: Kur’ân-ı Kerîm’i getiren de Hz. Peygamber’di ve
onu herkesten daha iyi anlayabilecek olan da ancak o
olabilirdi. Bu durumda Hz. Peygamber’den gelen bir
hadisin ona ait olduğu kabul edildikten sonra söylenecek
hiçbir şey olamaz. Binaenaleyh söz konusu görüşte olan
Hâricîler, herhalde, bu muhtevada olan hadislerin Hz.
Peygamber’e ait olamayacakları kanaatiyle, öyle
düşünmekteydiler. Böyle de olsa bu, Kur’ân’ı bir bütün
olarak ele almamaktan kaynaklanan yanlış bir düşüncedir.
Çünkü bizzat Kur’ân-ı Kerîm Hz. Peygamber’e hüküm
koyma yetkisi vermiştir. Dolayısıyla Hz. Peygamber’in
hüküm koyma işi de Kur’ân-ı Kerîm’in bir hükmüdür.

21. Tedvin dönemi hangi dönemi kapsar?

Cevap: Bu dönem, daha önce değişik yazı malzemelerine
kaydedilerek veya ezberlenerek koruma altına alınmış
olan hadislerin kitaplar (dîvânlar) içinde toplandığı
dönemdir ve hicrî 1. asrın sonlarından 2. asrın 1. veya 2.
çeyreğine kadar süren bir zaman dilimini içine alır.

22. Tedvîn nedir?

Cevap: Hadislerin daha geniş kapsamlı ve bir
“kitap/dîvân” içinde toplanmalarıdır.