Konu: Yağmur

[Black_house]

[b] -Elif -Be -Te -Se -Cim Cüzümü elime alıp,babamın yanına gittiğimde yağmur yağardı. Babam boğazını zorlardı.Şimşek gibi çakardı mahreçleri ellerime. Kız kardeşim öte giderdi.Yağmura doğru ertelerdi dersini. Ben kalırdım babamla. Pencereye ulaşamazdım. “Baba” derdim. “Bak, yağmur”. “Baba” derdim. “bak yağmur”.Önüme bakardım sonra. Esre ve üstün açardı şemsiyesini. Saçlarımı arkaya atma bahanesiyle yağmura bakardım.Yağmura uzun süre bakan kardeşim olurdu hep. Yağmur dersimden önce biterdi. Sonuna yetişirdim sokakların. Sonuna yetişirdim şansı yağmur kadar beyaz arap kızlarının. -Elif -Be -Te -Se -Cim Yağmurun harekesi üstün. -Elif -Be -Te -Se -Cim Yağmur bir cezim gibi tutardı beni pencerede. Sanki önceden daha çok yağardı yağmur. “Bereket versin” derdi babam.Bereketini görürdük rahmet ıslaklığının. Büyüdükçe yağmur azaldı. Bulutlar elleri boş döndükçe evlerine biz üzüldük. Annem,yağınca yağmur,kese kağıtları gibi toplardı çamaşırları. Şimdi telaşsız annem. Babam şemsiyesini ararken sinirlenirdi…Biz,babamdan yağmurdan kaçar gibi kaçardık. Şimdi sadece evi taşırken görüyoruz şemsiyeleri… Anneannem soruyor telefonda “Orda yağmur var mı? Hep bir ağızdan söylüyoruz koroyla. “Burda yağmur yok!” Anneannem “İhlas’ı öğrendi mi çocuklar” diye soruyor telefonda. Biz İhlas’ı yağmur yağsın diye öğrendik Ve üfledik bulutlara… Rabbim hepimiz göğe bakıyoruz… Üç kişi bir şemsiyenin altına girip gülmeyi özledik. Rabbim hepimiz göğe bakıyoruz. Islanmış kuşların bahçemizde silkelenişini özledik… Rabbim bize yağmur ver… Rabbim bize yağmur ver… [/b]