Ünite 10: Tövbe, Dine Dönüş ve Din Değiştirme - Sorularla Öğrenelim

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Ders Hocası

  • Hocanın Biri
  • *******
  • Join Date: Eki 2016
  • Yer: Hatay
  • 63863
  • +526/-0
  • Cinsiyet: Bay
    • Arif Arslaner
1. Dini inanç nasıl edinilir?
Cevap: Dine inanmaya hazırlıklı olarak dünyaya gelen
çocuk, anne babasından ya da çevresindeki kişilerden
edindiği modellerden, arkadaşlarından, kitle iletişim
araçlarından, öğretmenlerinden, edindiği bilgilerden vs.
etkilenerek bir dinî inanca sahip olur.

2. Dini inançtaki değişimi tetikleyen etkenler nelerdir?
Cevap: Çocukluk döneminden itibaren hayat süreci
içerisinde yaşadığı tecrübeler, zihinsel gelişimi, ergenlik
döneminin çalkantıları, çeşitli sosyokültürel etkenler onun
inancında değişmelere neden olur. Bazen dinî inancıyla
çelişen davranışlar yapar, sonra pişmanlık duyar, tövbe
eder, bazen de dinden tamamen uzaklaşır, bulunduğu dini
terk eder.

3. Din psikolojisi konuları arasında din değişimi neden
önemli bir yere sahiptir?
Cevap: Din değiştirme davranışları insanlık tarihinin her
döneminde görülse de diğer dinî davranışlara göre az,
fakat oldukça önemli, karar verilmesi çok zor olan bir
değişim sürecidir. Bu nedenle Din Psikolojisi konuları
arasında ilk dönemlerden itibaren yer almakta, dinî
değişim geçiren kişileri bu davranışa yönelten güdüler ve
dinî değişim süreci çeşitli araştırmalarla açıklanmaya
çalışılmaktadır.

TÖVBE, DİNE DÖNÜŞ VE DİN DEĞİŞTİRME
KAVRAMLARI

4. Din değişimi nedir?
Cevap: Psikolojik anlamda “dinî inanç ve davranışlarla
ilgili yön değişimi” olarak tanımlanır. Dolayısıyla dinî
değişim, zihinsel, duygusal ve davranışsal, dinle ilgili her
türlü değişimi ifade eder. Tabii ki din değiştirmeyi de
içine alan geniş bir anlama sahiptir. Dinî değişim
olaylarının en yaygın olanı İslam’da “tövbe” olarak
adlandırılır.

5. Tövbe nedir?
Cevap: Kelime olarak dönmek, vazgeçmek anlamına
gelmektedir. Dindeki anlamı ise, bireyin dince uygun
görülmeyen bir davranıştan geri dönmesi, vazgeçmesi ve
bir daha o davranışı yapmayacağına dair söz vermesi
demektir.

6. Günah nedir?
Cevap: Terim olarak kişinin dinî değerlerine aykırı olan
davranışlarına günah denir. Dinî bir emrin ihlali, dinî
kurallara muhalefet günah olarak nitelendirilmektedir.
Günah olan davranışlar, dinen suç kabul edilen
davranışlardır.

7. Tövbenin temel dayanağı nedir?
Cevap: Tövbenin temelinde, yapılan davranışın ilahi
emirlere aykırı bir suç ve günah olduğunun farkına varma
ve Allah’la ilişkilerini yeniden onarıp düzeltme niyeti
yatar. Tövbeyi dinî bir davranış yapan en önemli nokta,
Allah’ın istemediği bir hareketi yapmış olması nedeniyle
kişinin, Allah’la arasının açıldığı şuuruna varması ve
Allah’ın rızasını kazanmak için bu hareketten
vazgeçmesidir.

8. Gazali’ye göre tövbenin boyutları nelerdir?
Cevap: Gazali’ye göre tövbe üç boyutlu bir süreçtir:
Birincisi bilme, ikincisi pişmanlık, üçüncüsü gereğini
yerine getirmedir. Tövbede önce zihinsel bir değişim
yaşanır. Bu değişim duygu ve davranış değişimine yol
açar. Eğer davranış değişimi yoksa tövbe eksiktir,
bütünüyle oluşmamış demektir. “Ben artık kul hakkı
yemeyeceğim” diyen ve tövbe eden bir insan, uygulamada
bu davranışını sürdürüyorsa, bu samimi, benimsenerek
yapılan bir tövbe değil, içselleştirilmeden sadece
kelimelere dökülmüş bir sözdür.

9. Din değiştirme nedir?
Cevap: Din değiştirme bir dinden başka bir dine dönmek
demektir. Bireyin bir dine olan inanç ve bağlılığının başka
bir dine geçiş yapması anlamına gelmektedir.

10. İslam geleneğinde din değişimi için kullanılan
kavramlar nelerdir?
Cevap: İslam geleneğinde başka bir dinden İslam Dini’ne
girme ihtida ve İslam Dini’ni terk ederek, bir başka dine
geçiş yapma olayı için de irtidat kavramları kullanılır.

DİNİ DEĞİŞİMİN GÜDÜLERİ

11. Dini değişimin güdüleri konusu nelerdir?
Cevap: Bir kimsenin sahip olduğu dinî inancının
değişmesinde, din dışı, dine ilgisiz ya da inançsız bir hayat
yaşarken dine yönelmesinde ya da bulunduğu dinden
uzaklaşmasında ve yeni dini seçmesinde hangi faktörlerin
etkili olduğu konusu dinî değişimin güdülerini oluşturur.

12. Dini değişimin güdüleri nasıl gruplandırılmaktadır?
Cevap: Araştırmalara göre dinî değişimin gerek bireyin
içinden gelen zihinsel ve duygusal, gerekse dışardan gelen
toplumsal birçok nedeni olabilmektedir. Bunları farklı
şekillerde sınıflandıranlar olmakla beraber zihinsel
(entelektüel), duygusal ve sosyo-kültürel güdüler başlığı
altında üç grupta toplamak mümkündür. Dinî değişim
gösteren bireylerde bu güdülerin farklı oranlarda etkili
olduğu bilinmektedir. Bazılarında zihinsel, bazılarında
duygusal, bazılarında da sosyo-kültürel güdüler daha etkin
halde bulunur.

13. Dini değişimde zihinsel güdüler nedir?
Cevap: Bunlar zihinsel dinamiklerin oluşturduğu
etkilerdir. Dinle, dinî esas ve uygulamalarla ilgili şüphe,
tereddüt ve tatminsizliklerin bireyde oluşturduğu dinî
yönelişlerdir.

14. Din değiştirmede zihinsel tatmin arama süreci nasıl
etkili olur?
Cevap: Din değiştiren birçok kişideki en temel psikolojik
elemanın gerginlik olduğu söylenebilir. Dinî değişime
yönelmiş bir kişide gerginlik bir noktaya gelinceye kadar
bilincinde olmadan, daha sonra kısmen bilinçli olarak
büyür ve gelişir. Kişinin dinî esaslarla ilgili şüphesi devam
ettiği sürece gerginliği artar ve ruhen tatmin olamadığı
için bunalmaya başlar. Birey bu gerginlikten kurtulmak
için çeşitli arayışlar içine girer, kitaplar okur, konuyu
bilenlere sorar ve başka dinlere de yönelebilir.

15. Hristiyanlıktan Müslümanlığa geçenler hangi
konularda zihinsel tatminsizlik yaşamaktadırlar?
Cevap: Hristiyanlığı terk ederek Müslüman olan birçok
mühtedinin, eski bağlı oldukları dinin Teslis, Hz. İsa’nın
ulûhiyeti, ruhban sınıfının otoritesi, aslî günah doktrini
gibi konulardaki zihinsel tatminsizliklerinin onları yeni bir
dinî arayışa sevk ettiğini göstermektedir.

16. İnsan varoluşsal boşluktan nasıl kurtulur?
Cevap: Viktor Frankl 20. yüzyılda yaygınlaşan varoluşsal
boşluk’tan söz etmekte ve bunun özellikle “kendini
değersiz ve anlamsız bulma” duygusuyla oluştuğunu
belirtmektedir. Frankl, insanların bu varoluşsal boşluğa
düşmekten ancak hayatta belli hedefler ve amaçlar (sevgi,
yüce bir dava, bir eser üretme vb.) elde ederek ya da dinin
açıkladığı, hayata yüklediği anlamı, ahlâk ve değer
yargılarını benimsemekle kurtulabileceğini vurgular.

17. İnsanları kendi inançlarını sorgulamaya iten nedenler
nelerdir?
Cevap: Hayat süreci içinde yaşadığı bazı olaylar ve
tecrübeler bireyi kendi inançlarını yeniden gözden
geçirmeye itebilmektedir. Bulunduğu dinin esaslarını
kritik ederek onlardan uzaklaşabilmekte, başka bir dine
yönelebilmektedir. Ancak böyle bir entelektüel tutum
önemli bir zihinsel çabayı gerektirir. Birey şu etkilerle bu
duruma gelebilmektedir;
 Başka inanca sahip kişilerle dinî konularda
tartışmak
 Diğer dinleri araştırmak

18. Din değiştirmede etkili olan duygusal dürtüler nasıl
gruplandırılmaktadır?
Cevap: Yoğun duygusal yaşantılar bireyin zihin
dünyasında, hayata bakışında ve din anlayışında önemli
değişmeler meydana getirebilmektedir. Bu tür tecrübeler,
bireyi dinî değişime yöneltici bir etkiye her zaman
sahiptir. Bunları iki gruba ayırabiliriz:
 Travmatik, Gerilimli Olaylar Yaşama
 Suçluluk ve Günahkârlık Duygusu

19. Din değişiminden önce bireyin yaşadığı en önemli
problemler hangileridir?
Cevap: Bazı yazarlar dinî değişimden önce bireyin
yaşadığı en önemli beş problemi şöyle belirtmişlerdir:
 Ruhsal problemler: Anlamsızlık, hedefsizlik,
güçsüzlük ya da kendini küçük görme.
 İletişim problemleri: Evlilik, aile içi ilişkiler ve
çocuk yetiştirmedeki sıkıntılar.

 Kişilik ve karaktere bağlı problemler: Alkol ve
uyuşturucu kullanımı. Benmerkezci tutumlar.
 Ekonomik problemler: İşsizlik, işinden memnun
olmama ve eğitim sorunları.
 Fiziksel problemler: Sinirlilik, kronik hastalıklar.

20. Din değişiminde suçluluk duygusu nasıl etkili
olmaktadır?
Cevap: Suçluluk ve günahkârlık duygusu bireyi dinî
değişime götüren önemli güdülerden biridir. Özellikle
dince büyük günah sayılan tutum ve davranışlarda bulunan
bazı kişiler günahkârlık ve suçluluk duygusu
duyabilmektedir. Bu duygu bireyin inancına ve kişilik
yapısına göre oluşmakta ve onda rahatsızlık meydana
getirmektedir. Bu rahatsızlık onu kamçılamakta ve
çoğunlukla tövbe ederek dine dönüşe yöneltmektedir.
Ancak bazen dinden tamamen uzaklaşmaya ve isyana da
götürebilmektedir.

21. Bireyi din değiştirmeye kadar götüren sosyo-kültürel
güdülerin önemlileri hangileridir?
Cevap: Bireyi din değiştirmeye kadar götüren sosyokültürel güdülerin önemlileri şunlardır:
 Başka Dine Bağlı Kişilerin Olumlu Davranışları
 Başka Dine Bağlı Bir Kimse İle Evlenme
 İçinde Bulunduğu Başka Dine Bağlı Kişilerden
Oluşan Bir Gruptan Etkilenme
 Ekonomik Mahrumiyet

22. Din değiştirmede başka dine bağlı kişilerin etkisi nasıl
oluyor?
Cevap: Bireye yeni dine karşı duyduğu ilgi ve eğilimler
sırasında yapılan iyi davranış ve muameleler, onun din
değiştirme kararını vermesine yardım eden ve bu kararı
çabuklaştıran önemli bir güdüdür.

23. Başka dinden biri ile evlenmek din değişikliğini nasıl
etkiliyor?
Cevap: Başka dine bağlı bir kimse ile evlenme sonucu din
değiştiren birey, ya evlenirken ya da evlendikten sonra din
değiştirmektedir. Bu şekildeki din değiştirmelerde şu
güdüler etkili olmaktadır:
 Evlenilen kişiye karşı duyulan sevginin, inanılan
dinî değerlerden daha üstün gelmesi
 Din değiştirdiği takdirde, kendini yeni
akrabalarına daha çok sevdirebileceği düşüncesi
 Eşi ile dinî konularda tartışma sonucu onun dinini
daha uygun bulma

24. Farklı bir kültür içinde büyümenin din değişimine
hangi noktalarda etkisi oluyor?
Cevap: Birey küçük yaştan itibaren başka dine bağlı
kişilerin oluşturduğu bir toplumda yetişmiş, büyümüş ve
arkadaşları, çevresindeki kişiler farklı dine mensupsa
psikolojik olarak onlardan, onların inancından, tutum ve
davranışlarından etkilenebilmektedir. Bu etkinin şu
noktalarda olduğu görülmektedir:

 Toplumun kültürünü, gelenek ve göreneklerini
benimseme
 Çevresindeki kişilerce saygı görme, takdir edilme
arzusu

25. Ekonomik nedenler din değişimini nasıl
etkilemektedir?
Cevap: Ekonomik ya da başka mahrumiyet ve çaresizlik
içinde bulunanlardan bazıları bu mahrumiyetlerini telafi
etmek amacıyla yeni bir gruba ya da yeni bir dine
girebilmektedir. Burada ekonomik, psikolojik, sosyal
destek de söz konusu olabilmektedir. Bunlar kendilerini
güven içinde hissedebilecekleri bir yer ararlar.

26. Türkiye’de İslam’dan Hristiyanlığa geçenlerde daha
çok hangi faktörler etkili olmaktadır?
Cevap: Türkiye’deki İslam’dan Hristiyanlığa dönenler
üzerinde yapılan araştırmalar ekonomik ve duygusal
faktörlerin daha çok etkili olduğunu göstermektedir.
Maddi çıkar sağlama önemli bir etken olarak
belirmektedir. Misyonerler tarafından özellikle genç
sempatizanları etkilemek amacıyla sevgi, dostluk, ilgi,
kabul görme, günah-kurtuluş, mükâfat-ceza gibi duygu
ağırlıklı söylemler, ekonomik yardım ve destekler önemli
oranda kullanılmaktadır.

DİN DEĞİŞTİRME SÜRECİ

27. Din değiştirme süreci nasıl gelişir?
Cevap: Dine dönüş ve din değiştirme davranışı kısa
sürede oluşmaz. O, ağır ağır hareket eden bir tirenin
hızlanarak birden ateşlenmesi, sessizce büyüyüp gelişen
bir tomurcuğun patlaması gibidir. Kişiye, yaşadığı süre
içinde etki eden birçok faktör onu bulunduğu dinden
uzaklaştırarak din değiştirmeye kadar götürebilmektedir.
Bunun yanında her kültürde ve toplumda bireyin yapısına
ve yetişme tarzına göre farklı süreçler yaşanabilmektedir.
Ancak bütün bunlardaki psikolojik değişim ve gelişimi
dikkate alarak genel bir model oluşturmak da mümkündür.

28. Bir din değiştirme sürecinin aşamaları nelerdir?
Cevap: Bir din değiştirme süreç modeli geliştiren bazı
araştırmacılara göre din değiştirmede şu yedi süreç söz
konusudur:
 Gerginlik hissetme: İnsanın hiçbir davranışı
gerilimlerden, engellemelerden ve gelgitlerden
tam anlamıyla bağımsız değildir. Bu nedenle din
değiştirmede (hepsinde olmasa da) ilk aşama
gerilim hissetme aşamasıdır.
 Dinî bir problemi çözme bakış açısına sahip
olma: İnsanın dünyadaki varlığını, hayatın
anlamını ve çeşitli toplumsal olayları
sorgulayarak başlayan bu süreçte birey
problemine çözüm yolları ortaya koyar.
 Arayış içinde olma: Birey kendi dininde yaşadığı
problemlere çözüm bulamadığı takdirde farklı
dinler bazında yeni bir arayış içine girdikten
sonra üçüncü evre ortaya çıkmakta ve bu tip
kişiler kendilerini “dinî arayış içerisinde olan”
şeklinde tanımlamaktadır.
 Kritik eşik: İlk üç evrede yaşanan olayların,
kişinin hayatındaki önemli dönüm noktaları ile
kesiştiği anlarda (iş değişikliği, okul değişikliği,
evlilik, yer değişikliği vb.), hayatının bir
dönemeç noktasında gireceği dine rastlar.
 Etkin bağ oluşturma: Bireyin kendi dinine
yabancılaşma sürecinde, gireceği dine bağlı olan
kişilerle aralarında etkin, duygusal bağ oluşur.
 Yeni dinî grup dışındaki kişilerle iletişimi
azaltma: Bireyin yeni bir grup aidiyeti psikolojisi
ile eski arkadaş grubuyla olan iletişiminin
kesilmesini veya azalmasını ifade etmektedir. Bu
dönemde kişinin din değiştirmesi sonucu eski
sosyal çevresi ile bağlarının zayıflayacağı
düşünülmektedir.
 Yeni dinî grup üyeleri ile yoğun iletişime geçme:
Bu aşamada din değiştiren bireyin yeni girdiği
dinin üyeleri ile yoğun bir biçimde iletişim
halinde olması, dini faaliyetlere katılmasıdır.

29. Din değiştirme süreci herkeste aynı şekilde mi gelişir?
Cevap: Belirtilen modelin bütün aşamalarının her din
değiştiren kişide görülmesi gerektiği söylenilemez. Fakat
bu model daha sonraki araştırıcılar tarafından her dinî
gruba uyup uymadığı tartışılsa da her din değiştiren kişi
için geçerli genel bir süreç modeli olarak kabul edilmiştir.
Ancak bu modele uymayan birçok bireysel sürecin
olabileceğini unutmamak gerekir. Yaptığı araştırma
sonunda Ali Köse’nin de vardığı sonuç, “tüm din
değiştirme hadiseleri için belirlenmiş bir süreç modelinin
olamayacağı” yönündedir. “Her din değiştirme hadisesinin
kendine mahsus boyutları olabilir. Hadiseye sadece kişi
veya grup açısından yaklaşarak tek bir bakış açısına takılıp
kalmak olayın anlaşılmasını zorlaştırır” demektedir.

30. Genel bir din değiştirme sürecinin aşamaları nelerdir?
Cevap: Farklı bireysel süreçleri bir tarafa koyarak, bizim
kendi araştırmamız sonunda belirlediğimiz, genel bir din
değiştirme sürecinin şu dört aşamadan geçtiği
görülmektedir:
 Bireyin bulunduğu dine olan inanç ve bağlılığı,
bir takım uzaklaştırıcı etkiler nedeniyle zayıflar
ve bu soğutucu etkiler bilinçaltına itilir.
 Bulunduğu dinden uzaklaşmasına neden olan
konuların, başka bir dinde, kendisini tatmin
edecek içerikte var olduğunun öğrenilmesiyle bu
dine karşı ilgi duyulur.
 Bilinçaltına yerleşen uzaklaştırıcı etkiler, bilinç
alanına çıkarak yeni dine karşı duyulan ilgi ve
eğilimler ile birleşir ve din değiştirmeye karşı
olan direnişlerle çatışma başlar. Bu devre
huzursuzluğun en çok görüldüğü devredir.
 Çatışmanın yeni din lehine sonuçlanmasıyla
gerginlikten kurtulunur ve din değiştirme kararı
verilir.

DİN DEĞİŞTİRME TİPLERİ

31. Din değiştirme tipleri nelerdir?
Cevap: Din değiştirme sürecinde olduğu gibi din
değiştirenlerin yapılarına ve din değiştirmelerinde etkili
olan güdülere göre din değiştirme tiplerinden söz etmek
mümkündür. Lofland ve Skonovd din değiştirme ve
dindarlaşma üzerine yapılan araştırmaları değerlendirerek
altı tip belirlemişlerdir. Bunlar; Entelektüel, mistik,
deneysel, duygusal, yeniden uyanış ve cebrî (zorlama)
tiplerdir.

32. Din değiştirme tiplerinden entelektüel tip nasıldır?
Cevap: Entelektüel tip, kendi dinini ve diğer dinleri
araştırarak, ilahi kitabı ve dinle ilgili diğer kitapları
okuyarak din değiştirir. Bu tiplerde kritik etme, sorgulama
ve değerlendirme özelliği hâkimdir.

33. Din değiştirme tiplerinden mistik tip nasıldır?
Cevap: Mistik tip, kendini derinden etkileyen mistik bir
tecrübe sonucunda din değiştirir. Bu tiplerde tasavvufi,
mistik hareketlerden etkilenme daha çok görülür.

34. Din değiştirme tiplerinden deneysel tip nasıldır?
Cevap: Deneysel (experimental) tip, “bir görelim,
bakalım nasıl olacak?” yaklaşımıyla yeni dini denemeyi
tercih eder. İbadetlere katılır. Din değiştirme kararını daha
sonra verir.

35. Din değiştirme tiplerinden duygusal tip nasıldır?
Cevap: Duygusal tipte, tercih edeceği dinin mensuplarına
karşı duyulan özel sevgi ve hoşnutluk söz konusudur.
Bulunduğu dine ve yeni girdiği dine mensup kişilerin
davranışlarının, sıcaklığının etkisi ön plana geçer.

36. Din değiştirme tiplerinden yeniden uyanış tipi
nasıldır?
Cevap: Yeniden uyanış tipi, daha çok din değiştirmeden
önce herhangi bir etki ile (başından geçen dramatik bir
olay, izlediği dini bir toplantı, konuşma vb.) dini duyguları
harekete geçerek dindarlaşmaya karar verir. Bu karar
dinden uzak bir hayat yaşayan kişilerde, etkilenme
durumuna göre kendi dini değerlerine bağlılık şeklinde
olabileceği gibi başka bir dine girme şeklinde de olabilir.

37. Din değiştirme tiplerinden cebri tip nasıldır?
Cevap: Cebrî (zorlama) tarzda din değiştirmeler,
doğrudan doğruya beyin yıkama yöntemiyle çok ender
olarak görülebileceği gibi, dolaylı olarak sosyal baskı ve
zorlamalarla da olabilir.

DİNİ DEĞİŞİMİN SONUÇLARI

38. Din değişiminin sonuçları daha çok neye bağlıdır?
Cevap: Dinî değişim yaşayan kişinin inançlarında,
değerlerinde, hedeflerinde, tutum ve davranışlarında,
kimlik ve kişiliğinde önemli değişiklikler olmaktadır.
Kişinin önceki durumuyla sonraki durumu çok yönden
farklılaşmaktadır. Ancak bu konuda şu sorunun cevabı çok
önemlidir: Kişi yeni girdiği dine hangi oranda bağlılık
göstermektedir? Sadece ismen mi yoksa bütünüyle dinin
esaslarını benimseyerek mi din değiştirmiştir? Eğer dinin
esaslarından etkilenerek değil de başka amaçlarla (maddi
çıkar elde etmek, evlenebilmek gibi.) sadece ismen din
değiştirmiş ise, ondaki kişilik değişiminin kapsamı çok
sınırlı kalır.

39. Din değişimi sonucunda bireylerin hayata
bakışlarında nasıl bir değişim görülmektedir?
Cevap: Din değiştirme eski kimliğini değiştirerek bireye
yeni bir kimlik kazandırmaktadır. Bireyin hayata bakışı,
hayata yüklediği anlam değişmektedir. Kendisini,
dünyayı, olayları farklı biçimde algılamaya başlamaktadır.
Kuşkusuz din değiştirme kararını vermesinde de bu
farklılaşmanın etkisi olmuştur. Yeni bir inanç, yeni bir
yapılanma ile birey hayata daha güvenle, daha umutla
bakmakta, içindeki sıkıntılardan, olumsuz duygulardan
kurtulmakta, ruhsal yönden tatmine ulaşmaktadır. Hayatla
baş edecek gücü kendinde görmekte ve rahatlamaktadır.

40. Din değişimi sonucunda bireylerin inanç, ibadet ve
davranışlarında nasıl değişimler görülmektedir?
Cevap: İnanç, ibadet ve diğer davranışlar birbiriyle ilişkili
olduğundan, din değiştirenlerin bir kısmı henüz din
değiştirmeden önce, yeni girdikleri dinin ibadetlerini
kısmen uyguladıklarını belirtmişlerdir. Müslüman
olanların önemli bir kısmı, “daha Müslüman olmadan
önce bazen namaz kılıyor, oruç tutuyordum” şeklinde
açıklamada bulunmuşlardır. Ancak Müslüman olarak din
değiştiren bazı kişilerin namaz konusunda işyerlerinde
kılamadıklarını, sadece evde olduklarında kıldıklarını,
bazıları da düzenli olarak namaz kılamadıklarını
belirttikleri görülmektedir. Dinin yasaklarına ve diğer
emirlerine karşı tutumlarında da benzer durumlar söz
konusudur. Müslüman olan Hıristiyanların hepsi de domuz
eti yemediklerini ifade etmişlerdir. Daha önce uyuşturucu
kullananların da tamamen uyuşturucudan vazgeçtikleri,
ancak az bir kısmının çok az olmak üzere bazen alkol
aldıkları belirlenmiştir.

41. Din değişimi sonucunda aile bireylerinin tepkisi genel
olarak nasıldır?
Cevap: Din değiştirdikten sonra aile bireyleriyle olan
ilişkilerinde, onların tutumuna bağlı olarak olumsuzluklar
yaşanabilmektedir. Bazı anne babalar çocuklarının din
değiştirmesine tepki gösterirken, bazıları sessiz kalmakta,
bazıları da normal, olumlu karşılamaktadır. Kuşkusuz
koyu dindar olan ailelerin tepkisi fazla olmaktadır. Hatta
bazı aileler bunu bir utanç vesilesi olarak kabul
etmektedir.

42. Din değişimine ailelerin tepkisi, bireyler tarafından
nasıl karşılanmaktadır?
Cevap: Ailelerinin gösterdiği tepki, din değiştirenlerin
açıklamalarına göre, onları pişmanlığa değil, yeni
kimliklerini güçlendirmeye götürmektedir. Bazı din
değiştirenlerin ise, ailelerini üzmemek için ya da
aileleriyle aralarının açılmaması için din değiştirdiklerini
ailelerine söylememeyi tercih ettikleri görülmektedir.
Bazıları da tepkiyi normal karşılamakta, anne babalarının
zamanla yumuşayacaklarını düşünmektedir. Hatta din
değiştirdikten sonra anne babalarına karşı öncekine göre
daha iyi davranmaları, bazı anne babalarda mutluluk da
oluşturmaktadır.