Son İletiler

Sayfa: 1 2 3 [4] 5 6 7 8 9 10
31
Nutuk: Mustafa Kemal Atatürk’ün 1927 yılının başlarında Ankara’da başladığı, daha sonra aynı yılın yaz aylarında İstanbul’da bulunduğu esnada yaptığı yoğun bir çalışma sonucunda tamamladığı eseri, yine kendisi tarafında Cumhuriyet Halk Fırkası’nın 15-20 Ekim 1927 tarihleri arasında Ankara’da toplanan ikinci büyük kurultayında 36,5 saat süren ve altı günde okunan tarihi bir hitabeye dayandığı için nutuk adını almıştır.

– Tansu Çiller: İsrail’i ziyaret eden İlk Türk başbakanı.

– II. Dünya Savaşı’nı resmen başlatan olay: Almanya’nın Polonya’yı işgal etmesi

– İnkılap Mahkemeleri Kanunu: 1960 Darbesi’ne karşı gelebilecek muhalefetin önüne geçilmesi için 2 Ağustos 1960 tarihinde “ ” çıkarılmıştır.

– “Çözümsüzlük çözümdür”: KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın Kıbrıs meselesi üzerinde Ak Parti öncesi talep ettiği ilke.

– RP-DYP ( REFAH-YOL) Koalisyon Hükümeti’nin sona ermesine neden olan 28 Şubat 1997 tarihli Milli Güvenlik Kurulu (MGK) kararları sonrası yaşananlar:
1- Üniversitelerle başörtülü öğrencilerin derslere girmesine müsaade edilmemiş bazı üniversiterde daha sonra literatüre “ikna odaları” olarak girecek bir uygulama görülmüştür
2- Kararlarla birlikte “ kamusal alan “ tartışmaları başlamıştır
3- Bu kararlar “postmodern darbe“ olarak tanımlanmıştır.
4- Kararların uygulanıp uygulanmadığını denetlemek amacıyla Batı Çalışma Grubu (BÇG) adında bir yapı oluşturulmuştur.

– 1946 seçimine katılan siyasi partiler
1. Türkiye İşci ve Çiftçi Partisi
2. Demokrat Parti
3. Cumhuriyet Halk partisi
4. Yalnız Vatan için partisi

Özalizm: Olarak da ifade edilen bu eğilim; liberal felsefeye dayalı olarak ifada, vicdan ve fırsat özgürlüklerine Dayanarak sınırlamaların kaldırılması, devletin toplumun bütün alanlardaki ağırlığının kaldırılarak yerel yönetimlere Bırakılması, ekonomik anlamda ithalat ve ihracat serbestliğinin getirilmesi çerçevesinde şekillenmiştir.

– Türkiye’de kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanınması:
1- TBMM’nin 5 Aralık 1934 tarihli oturumunda anayasada yapılan değişiklikle 30 yaşını bitiren kadınlara milletvekili olma ve 22 yaşını bitiren kadınlara da seçme hakkı tanınmıştır.
2- 26 Ekim 1933’te Köy Kanunu’nda yapılan değişiklik ile Türk kadınlarına muhtarlığa ve köy ihtiyar heyetlerine seçme ve seçilme hakkın tanınmıştır.
3- Türk kadını tüm Müslüman ülkelerdeki kadınlardan hatta Fransız İtalyan gibi Batılı kadınlardan da önce erkeklerle aynı siyasal hakları elde etmiştir.

– Yön Dergisi: 21 Aralık 1961 yılında hayatına başlayan bu hareketin önderleri “ kapitalist olmayan kalkınma yolunda” Türkiye’nin siyasi ve iktisadi bakımından yeniden inşasında ordunun desteğine güveniyor, orduya önem veriyordu. Hatta “ zinde kuvvet “ yâda “ilerici güç” olarak gördüğü ordu ile işbirliğini de imkan veriyordu.

– Kuzey Irak’ta konuşlanan Amerikan Çekiç Güç Kuvvetleri’nin faaliyetleri: Dönemin Cumhurbaşkanı Turgut Özal’a hitaben bir mektup yazan Orgeneral Eşref Bitlis’in mektubunda “ Sayın Cumhurbaşkanım, Zat-ı Aliniz bu olaya müdahil olmalı, aksi takdirde bölgede sonu alınmayacak ciddi risk ve tehditlere karşı karşıya kalabiliriz “ ifadelerini kullanmıştır.

– Milli Birlik Komitesi: 27 Mayıs 1960 Askeri Darbesi’nden sonra ülkeyi yönetmek üzere Cemal Gürsel’in liderliğinde oluşturulan yapı.

– Soğuk Savaş: II. Dünya Savaşı sonrasında ABD ile SSCB arasındaki yaşanan ve kendisine askeri eylemlerden çok ekonomik baskı, propaganda ve silahlanma yarışı gösteren , 1946’da başlayan ve 1989’da Berlin Duvar’ının yıkılışı sonrası 1991’de SSCB’nin dağılması ile sonlanan döneme verilen isimdir.

Bülent Ulusu: 1980 Askeri Darbesi’nden sonra ilk hükümeti kuran kişi.

– 1991 seçimleri sonrasında yaşanan gelişmeler:
1- Demirel’in RP ile girebileceği olası ittifakla üçüncü bir Milliyetçi Cephe Hükümeti kurulması fikrine sıcak bakmaması
2- Ortaya çıkan tablo sonrasında iş dünyasının DYP-SHP koalisyonunu desteklemesi
3- Demirel’in SHP Genel Başkanı İnönün ile yapmış olduğu görüşmeler sonrası DYP-SHP koalisyon hükümeti kurulmasına karar vermesi
4- 30 Yıllık bir aradan sonra sağ ve solun iki büyük partisinin aynı hükümette yer alması

– Mustafa Kemal Atatürk’ün “vatan, millet, Türklük” fikirlerinin olgunlaşmasında etkisi Olan kişiler:
1- Mehmet Emin Yurdakul
2- Namık Kemal
3- Ziya Gökalp
4- Kemal Tahir

– Rauf Denktaş: Kıbrıs Barış Harekatı sonrasında 1976 yılında Kıbrıs Türk Federe Devleti kurulmuştur. Sorunun çözümsüzlüğe doğru gitmesi üzerine Kıbrıs Türk Federe Devleti Meclisi Self determinasyon hakkını kullanarak 15 Kasım 1983’te oy birliği ile aldığı kararla, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni ilan etmiştir. KKTC’nin kuruluş bildirgesini de kurucu Cumhurbaşkanı

Kardak Krizi: 30 Ekim 1995 ile 6 mart 1996 tarihleri arasında DYP-CHP koalisyon hükümeti döneminde Türkiye ile Yunanistan’ı savaşın eşiğine getiren olay.

– Adana’da MİT tırlarına yapılan operasyon: FETÖ/PDY Örgütü tarafından 15 Temmuz 2016’da Ak Parti Hükümeti’ne karşı yapılan dış destekli darbe girişimin ilk uluslararası adımı olarak kabul edilen olay.

– AK Parti (Adalet ve Kalkınma Partisi): Türk siyasi hayatında ilk defa tek basına iktidarda iken kendisine yönelik kapatılma davası açılan siyasi parti.

– Ekonomik Kriz:Türk siyasi hayatında koalisyon dönemlerini bitirerek 18 Kasım 2002’de iktidara gelen AK Parti Hükümetinin karşılaştığı ilk gündem maddesi ve iç politikada en fazla tartışma yaratan konu.

– Ulus Okulları: Dönemin Maarif Vekili Mustafa Necati Bey’in öncülüğünde Millet Mekteplerinin kurulmasıyla ilgili 24 Kasım 1928 tarihli bir talimatname yayınlanmıştır. Başöğretmenliğini Mustafa Kemal Paşa’nın yaptığı Millet Mektepleri, 1 Ocak 1929 günü yapılan resmi törenlerle açılmıştır. Millet Mektepleri 1936 yılından sonra da ulus okulları adıyla 1950 yılına kadar halkın eğitimi için faaliyetlerini sürdürmüştür.

– Darbeden önce sağ-sol çalışmasına katıldıkları için elli kişinin idam edilmesi: 12 Eylül 1980 Askeri Darbesi’nin başındaki Kenan Evren’in “her iki taraftan eşit olarak” ifadesiyle kastettiği konu.

– Türk kadınının siyasal hayata girişi: TBMM’de 3 Nisan 1930’da kabul edilen Yeni Belediye Kanunu’nda seçme ve seçilme şartı olarak “Türk olmak” maddesine yer verilmesi ile Türk kadınları siyasal hayat girdi.

– 12 Eylül 1980 Askeri Darbesi öncesinde gerçekleşen olaylar:
1- 1980 yılının temmuz ayında, 12 Mart Dönemi Başbakanı Nihat Erim’in öldürülmesi
2- MHP Genel Başkan Yardımcısı Gün Sazak’ın öldürülmesi
3- Ordu Fatsa’da 1979 yerel seçimlerinden sonra 11 Temmuz 1980 tarihinde sosyalist bir yönetim kurulduğunun ilan edilmesi
4- Devrimci işçi Sendikaları eski Genel Başkanı Kemal Türkler’ in öldürülmesi

– Büyük Taarruz: CHP Genel Başkanı İsmet İnönü’nün DP iktidarına yönelik muhalefet için oluşturulmuş “Güç Birliği Hareketi’ne” halkın desteğini sağlamak için milletvekili, partili ve gazetecilerle çıktığı yurt gezisi.

– Yeni bir dünya kurulur ve Türkiye bu dünyada yerini alır: 4 Nisan 1964’te Makarios’un Zürih Antlaşması’m tek taraflı olarak feshetmesi ve amaçlarının Kıbrıs adasının
Yunanistan’a ilhak’ yani Enosis olduğunu açıklaması üzerine 16 Nisan 1964 tarihinde Times dergisine bir demeç veren Cumhurbaşkanı İsmet Inönü, Kıbrıs konusunda İngiltere ve ABD’nin Rum-Yunan tarafına ılımlı davranışını eleştirerek Batı bloğundan ayrılabileceğini ima eden meşhur sözü.

– İsmet Inönü’nün Cumhurbaşkanlığı döneminde kurulan hükümetler:
1- Recep Peker Hükümeti
2- Celal Bayar Hükümeti
3- Şükrü Saracoğlu Hükümeti
4- Refik Saydam Hükümeti

– 1961 Anayasası ile ilgili:
1- Başlangıç bölümü dışında 157 esas ve 22 geçici madde olarak düzenlenmiştir
2- Anayasa metninde “Genel esaslar, Temel Hak ve Ödevler, Cumhuriyetin Temel Kuruluşu (Yasama, Yurütme, Yargı) Çeşitli hükümler ve Son hükümler” olmak üzere altı kısımdan oluşmuştur
3- İkinci Meclisin yani Cumhuriyet Senatosu’nun oluşturulması ve Anayasa Mahkemesi’nin kurulması gibi düzenlemelere yer verilmiştir
4- Devlet Planlama Teşkilatı kurulmuştur.

– AK Parti’nin üçüncü döneminde (2011-2014) iç politikada yaşanan olaylar:
1- Çözüm süreci
2- 17-25 Aralık 2013 operasyonları
3- Gezi Parkı eylemleri
7- 7 Şubat MİT kumpası

– Nuri Demirağ: Türkiye’de çok partili siyasal hayata geçiş sürecinde 7 Temmuz 1945 tarihinde ilk partiyi kuran kişi.

12 Mart 1971 Muhtırasından 1980 Askeri Darbesi’ne giden süreçte başbakanlık yapan siyasetçiler:
1- Necmettin Erbakan
2- Süleyman Demirel
3- Bülent Ecevit
4- Ferit Melen

– Cumhuriyetin ilk yıllarında “Mesleki ve Teknik Eğitim” alanındaki çalışmalar:
1- Mesleki ve teknik konudaki bilgi ve tecrübesinden yararlanmak üzere yabancı uzmanların Türkiye’ye davet edilmesi
2- Alfred Kühne’nin, demiryolları gibi çeşitli kurumlara bağlı okullarda çıraklık eğitimi verilmesini tavsiye etmesi
3- 1925 yılında Alman Sanayi ve Ticaret Bakan danışmanı Alfred Kühne’nin Türkiye’ye getirilmesi
4- Omar Buyse’nin hazırladığı raporda mesleki ve teknik eğitim veren okulların gelişen sanayini n gerisinde kaldığını
belirtmesi

– Gümrük Birliği Anlaşması: Türkiye ile AB arasında imzalanan, 1 Ocak 1996’dan itibaren yürürlüğe giren ve hükümet tarafından AB’ye tam üyelik adına önemli bir gelişme olarak sunulan anlaşma.

– Sakarya Muharebesi: Mustafa Kemal Atatürk: “Hatt-ı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. O satıh, bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı vatandaşın kanıyla ıslanamadıkça terk olunamaz.” sözünü bu savaşta söylemiştir.

– Kıbrıs: DP döneminde, 1956-58 yıllarında Türk Hükümeti taksim tezini savunmuş, muhalefet lideri İsmet İnönü tarafından da bu tez desteklenmiştir. Türkiye’nin her bir yanında “ya taksim, ya ölüm” mitingleri yapılmıştır. Mitinglerde kullanılan “Ya taksim, ya ölüm” ifadeleri Kıbrıs il ilgilidir.

– 31 Mart 1975’te kurulan I. Milliyetçi Cephe Koalisyon Hükümeti ve 21 Temmuz 1977’de kurulan II. Milliyetçi Cephe Koalisyon Hükümetin’de yer alan partiler:
1- Adalet Partisi
2- Milliyetçi Hareket Partisi
3- Cumhuriyet Halk Partisi
4- Milli Selamet Partisi

– Koalisyon: Çağdaş demokrasilerde iki veya daha fazla siyasi grup veya aktörün ortak amaçlar üzerinde uzlaşmalarına, bu amaçlara ulaşmak için güç birliğine gitmelerine ve ortak amaçlara ulaşma sürecinde aktif bir iletişim ve işbirliği içine girmeleri.

Körfez Savaşı: İlk kez insanlığın canlı olarak CNN televizyonu ekranlarından izlediği savaş.

– Nahçıvan Antlaşması: Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan ve Türkmenistan’ın ilk defa 4 Ekim 2009’de “Türk Konseyi/Türk Keneşinin” kurulmasını kabul ettiklerine dair imzaladıkları antlaşma.

– Yeşil Kart: Birinci DYP-SHP Koalisyon Döneminde hiçbir sosyal güvencesi olmayan vatandaşların sağlık hizmetlerine ilişkin giderlerinin devlet tarafından karşılanması amacıyla faaliyete geçirilen uygulama.

– İstanbul’da 6/7 Eylül 1955’te yaşanan olayların nedeni: Selanik’te Atatürk’ün doğduğu eve ve Türk Konsolosluğuna bomba atıldığı iddiası.

– Bulgaristan: Türkler yüzlerce yıldır yaşadıkları topraklardan göç ettirilmeye çalışılmış, göç edemeyenler ise kimliklerini değiştirmeye zorlanmıştır. 1985 yılında ilgili ülkeye nota veren Türkiye sorununun bir göç anlaşmasıyla çözülmesini istemiştir. Baskılar sonucunda 300 bin Türk can güvenliğini sağlamak için ata topraklarını Bulgarista’ı bırakıp Türkiye ye göç etmiştir.

– Ak parti ikinci döneminde ( 2007-2011 ) Türkiye kamuoyunu meşgul eden ve büyük bir kriz haline gelen cumhurbaşkanı seçimleriyle ilgili:
1- Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin üçüncü turunda Abdullah Gül 339 oy alarak Türkiye Cumhuriyetinin 11. Cumhurbaşkanı olmuştur.
2- 22 Temmuz 2007 de yapılan seçimlerden güçlenerek çıkan. Ak Parti öevcut adayını değiştirmeyeceğini ilan etmiştir.
3- MHP, TBMM ye gireceğini, toplantılara katılacağını ve seçimlerde kendi adayını destekleyeceğini açıklamıştır.
4- CHP, Ak Parti adayı Abdullah Gül’ü istememe konusundaki tutumunu değiştirmemiş, cumhurbaşkanlığı seçimi oturumlarına katılmayacağını açıklamıştır.

– Çanakkale Cephesi: Mustafa Kemal Atatürk, “Ben size taarruz etmeyi değil, ölmeyi emrediyorum. Bu ölünce kadar geçecek zaman içinde, yerimize başka kuvvetler ve kumandanlar geçebilir.” Sözünü bu cephede söylemiştir.

Sakarya muharebesi: Muharebeyi başarıyla yöneten ve Yunan askerlerini geri çekilmeye mecbur eden başkomutan Mustafa Kemal Paşa’ya TBMM tarafından Müşir (mareşal) gazilik unvanı verilmiştir.

– Ak Parti iktidarında Türk-Amerikan ilişkilerinin soğumasına neden olan olaylar:
1- Irak’ın Süleymaniye kentinde 4 temmuz 2003’te 11 asker be Türkmen yardımcı personelin Amerikan askerleri tarafından alı konulması
2- Mayıs 2016 da Suriyede bulunan ABD özel kuvvetlerinin PYD armasını kullanması
3- ABD askerlerinin Irak ın Felluce kentinde yapmış olduğu katliamın Ak Parti millet vekilleri tarafından “soykırım” olarak nitelendirilmesi
4- 2010 yılında Birleşmiş Milletler Genel Konseyinde Türkiye ve Brezilyanın, Abd ye rağmen İran’a uygulanacak yaptırımı desteklemesi

– Emekli inkilap subayları derneği: EMİNSU olarak kullanılan derneğin açılımı.

– Yorgun savaşçı: Kemal Tatarın bir eserinden uyarlanarak yapılan 12 Eylül 1980 askeri darbesinden sonra sakıncalı bulduğu gerekçesiyle yakıldığı söylenen TV filminin Milli İstihbarat Teşkilatı’ndaki tek kopyası birinci DHP-SHP koalisyonu döneminde TV de gösterilmiştir. Kemal Tatar’ın TV filmine uyarlanan eseri.

– Cumhurbaşkanlığı seçim süreci: Türk Silahlı Kuvvetleri adına Genel Kurmay Başkanlığı’nın internet sitesinde Türkiye Cumhuriyeti tarihinin belkide dijital çağın ilk “e-muhtırası’nın” 27 Nisan 2007 saat 21.20 de yayımlanmasına neden olan gelişme.

– Kasım 1960 da Milli Birlik Komitesi’nin (MBK) radikal olarak değerlendirilen 14 üyesi tasfiye edilerek çeşitli görevlerle yurtdışına gönderilmiş ve iki yıl ülkeye dönüşleri engellenmiştir. 14’ler olarak tanımlanan gurubun içinde yer alanlar:
1- Muzaffer Özdağ
2- Numan esin
3- Dündar Taşer
4- Alparslan Türkeş

– Turgut Özal ile ilgili:
1. 1966 yılında Devlet Planlama Teşkilatı’na müsteşar olarak atanmıştır
2. 1977’yolında Milli Selamet Partisinden siyasete atılmışsa da seçilmemiştir
3. 1979 yılında Devlet Planlama Teşkilat ve Başkanlık müsteşarı olarak görev yapmıştır

– 6 Eylül 1987 Referandumu: “Hayırda hayır vardır”, ”Türkiye’ye nefes aldırmak için evet”, ”Yasaksız Türkiye” söylemlerinin kullanıldığı olay.

– Turgut Özal’ın Cumhurbaşkanlığı döneminde meşgul olunan konular:
1- Bölücü terör sorununun Körfez Savaşı işe birlikte uluslararası bi sorun haline gelmesi
2- Dış politikada Türkiye’nin bölgede yaşadığı sorunlar karşısında beklediği yardımı alamadığı ABD be AB’ye karşı alternatif yaratma çabası
3- Yeni bir bölgesel denge siyaseti ve iç politikada Kürt kimliği üzerinden Türkiye tanımının yapılması
4- Dünya dengelerinin değişime uğraması be Türkistan coğrafyasındaki cumhuriyetlerin bağımsızlık sürecine girmesi

Vatan Cephesi’ni kurması: DP’nin, kendisine yönelik muhalefetin “Milli Muhalefet Cephesi” şeklinde örgütlenmesi karşısında yaptığı girişim.

– Biz Tek Millet İki Devletiz: Türkiye-Azerbaycan arasında günümüzde de var olan stratejik ortaklığın dostluğun ve kardeşliğin temeli Azerbaycan Kurucu Devlet Başkanı Haydar Aliyev’in 1994 Ankara ziyareti sırasında söylemiş olduğu bu söz ile atılmıştır.

– Adnan Menderes-Hasan POLATKAN-Fatin Rüştü Zorlu: 27 Mayıs 1960 Darbesinden sonra Milli Birlik Komitesi (MBK) tarafından kurulan Yüksek Adalet divanında yapılan yargılamalardan sonra idam cezası alan ve cezaları infaz edilen kişiler.
32
– Düzeltici-İyileştirici Fonksiyon: Uyumsuzluk ve davranış bozukluğunu önleyici çalışmalara rağmen, bazen problemli ve rahatsızlığı olan kişiler olabilir. Rehberlik, gerek psikoterapi gerekse diğer ihtisas servislerini devreye sokarak insanların sağlıklı bir ruhsal hayata sahip olmasında, düzeltici, tedavi edici ve iyileştirici bir fonksiyon icra eder.

– 1982: Türkiye’de ilk ve orta dereceli okullarda din eğitimine 1982 tarihten buyana zorunlu statüde yer verilmektedir.

– Sinir Dili: Metabolizmanın bütün davranışları beyin tarafından yöneltildiğinden beden dilinin fizyolojik yönü.

– Din Öğretiminde yöntem seçimini etkileyen başlıca faktörler:
1. Öğretmenin Özellikleri
2. Dersin Muhtevası
3. Öğrencilerin Özellikleri
4. Zaman, Maliyet ve Fiziksel İmkânlar

– Samimiyet: İhlas, istikamet ve sadakat kavramları, dini rehberlikte bulunanların sahip olmaları gereken özellik.

– Gözlem Gezisi Yöntemi: Bir dersin özel veya genel amaçlarını gerçekleştirmek üzere, önceden hazırlanan bir plan çerçevesinde belli olayların, nesnelerin ve durumların, gerçek mahallinde izlenmesi, gözlenmesi ve incelenmesine
yönelik öğretim amaçlı faaliyetlerdir.

– Beden Dili: Din dilinin iknaya dayanan özelliği sebebiyle sözlerin yetersiz kaldığı yerde destekleyici ve düzenleyici olarak devreye giren iletişim aracı.
– İnsanın konuştuğu dili, yazının dışında el, yüz, vücut hareketleri ile de dışa
yansıtabilmektedir ki, buna da beden dili denilmektedir.

– Fonksiyonlarına Göre Rehberlik kapsamında yer alanlar:
1. Uyum Sağlayıcı
2. Yöneltici
3. Ayarlayıcı
4. Önleyici
5. Düzeltici-İyileştirici
6. Ferdi Anlama (Teşhis)
7. Ferdi Geliştirici
8. Bilgi Toplama

– Kaynağın iletişim tarzı: Dini iletişimde kaynağın, çevresi ile yoğun ilişkilere ve çok yönlü iletişim sürecine girmeksizin, insanlarda bir izlenim bırakmasını sağlayan özelliklerini ifade eder.

– Habibullah: Hz. Peygamber’in vasıflarından biridir. onun hem Allah’ı en çok seven, hem de Allah tarafından en çok sevilen yönünü ifade eder.

– Hümanizm (İnsanlık dini): Manevi unsurlar ihtiva etmez, ama gelmiş geçmiş dinlerin tecrübelerinden yararlanarak onların ilerisine geçmeyi hedefler. Tanrısı insanlık, peygamberi bilim adamları, mucizeleri ise icatlar ve keşiflerdir. Haliyle bu din, gerçek dinin alanını daraltan bir din olup sekülerdir.

– Yaşantısal İletişim: İnsanların kendi tercihleri olmayan bu özellikler onlara küçük yaşlarda aile büyükleri tarafından kazandırılmıştır. Yetişkinler, hayata gözlerini açtıktan itibaren ellerinde büyüyen ve bir tercih kullanma imkânı olmayan çocuğu tamamen kendi tercihleri ile şekillendirirler. Bunu da genellikle kendi yaşantısal iletişin tarzları ile yaparlar.

– Geribildirim: Doğrusal iletişim modelinden farklı olarak, dairesel iletişim modelinde yer alan iletişim unsuru.

– Delâlet: Yol bilmeyenlere yol göstermek, tarif etmek, kişiye seyahatinde veyaişinde kılavuzluk etmek ve rehberlikte bulunmaktır.

– Hasbîlik: “Bu hizmetime karşılık sizden hiçbir ücret
beklemiyorum. Benim ücretimi verecek olan Âlemlerin Rabbi’dir.” (Hûd
11/29, 51) ifadeleri hasbîliğe örnektir.

– Rehberlik Hizmetleri Profesyonel Bir Yardım Sürecidir:
Rehberlik hizmeti, karmaşık bir ruhsal ve duygusal yapıya sahip bulunan
insana yönelik bir görev olduğu için onu yürütenlerin bilgi ve beceri
bakımından belli yeterlik ve yetkinliklere sahip olmaları gerekir. Bu sebeple bu işi yürüten kişiler de ilgili alanda yeterli eğitim almış olmalıdır.

– Rehberlikte Gönüllülük ve İçtenlik Esastır:
Rehberlik hizmetlerinin yürütülmesi esnasında hiç kimseye, bu hizmetlerden yararlanması için baskı yapılamaz. Aynı şekilde rehberlik hizmetleri ile ilgili görevleri yapması için de hiç kimse zorlanamaz.

– Rehberlik Yaşam Boyu Süren Bir Yardım Sürecidir
İnsan hayatına paralel olarak doğumdan ölüme kadar devam eden bir süreçtir. Bu süreçte, her gelişim döneminin kendine özgü görevlerinin yerine getirilmesinde insan zaman içinde yardıma ihtiyaç duyabilir.

– Rehberlik Sürecinde Değer Yargıları Açısından Rahat Olmak
Esastır:
İnsanlar aldıkları eğitim ve yetiştikleri çevre şartlarına bağlı olarak özgün
fikir, düşünce ve anlayışlara sahiptirler. Ancak bunları açığa vurmak, genellikle kolay olmamaktadır. İnsanların eleştirmeleri, ayıplamaları, suçlamaları, reddetmeleri onları açıklama ve açığa vurma konusunda caydırıcı olur. Herkesin düşünceleri, kanaatleri, değer yargıları kendisi için önemli olduğu için rehberlik ilişkisinde bu konuya özen gösterilmeli, danışan kişi bu konuda kendisini rahat hissetmelidir.

– Beytü’l-Hikme: Abbasiler devrinde Bağdat’ta kurulan Hint, Yunan ve İran dillerinde yazılan eserlerin Arapça’ya tercüme edildiği kurum.

– Sünnetullah: Allah Teâlâ’nın kâinatı belirli bir ölçüye kanuna göre yaratmasının Kur’an diliyle ifadesi.

– Harezmi: İslam dünyasında tıp, astronomi, matematik, ve felsefe alanlarında önemli çalışmalar yapan ünlü bilgin.

– Gençlik: Bireyin kendisinden başlayarak var olan her şeyi sorguladığı, eskibir deyimle “künhüne vâkıf olma” duygusunun güçlü olduğu dönem.

– Dini iletişim sürecinde kaynak konumunda olan kişisel özellikler: kaynağın güvenilirlik, inanılırlık, uzmanlık ve çekicilik özelliklerine sahip olması.

– Atabetü’l-Hakâyık: Edib Ahmed Yüknekî tarafından kaleme alınarak Karahanlı beylerinden Muhammed Dâd Sipehsalar’a hediye edilen ünlü ahlak kitabı.

– Cevâmiu’l-Kelîm: Hz. Peygamber’in özelliklerinden “az sözle çok şey ifade edebilmesi.”

– Son çocukluk: Bireyin özellikle inanç konularıyla yakından ilgilendiği, metafizik alana ilişkin sorular sormaya başladığı, dua, namaz gibi ibadetlere karşı ilgili olduğu ve bu nedenle de ibadet öğretimi için başlangıç anı olarak kabul edilen dönem.

– İnsanlara dini konularda rehberlik yaparken dikkate alınması gereken hususlar:
1. konuyla ve sorunla sınırlı kalmak
2. Muhatabı dinlemek.
3. Özel durumlar ve mahremiyete dikkat etmek.
4. Sorunlara ve tavırlara saygı göstermek.

– Namık Kemal: “Renan Müdafaanamesi” isimli eserinde cevap vermiş; tam aksine, İslâm’ın bilimi teşvik ettiğini ispat etmeye çalışmıştır. Bu arada, Müslümanların medreselerinin ve bilginlerinin ortaya koydukları ilmin, Avrupa medeniyetini de etkilediğine vurgu yapmıştır.

– Akademik iletişim: Bir kimseye veya gruba bilgi vermek bir şeyler öğretmek amacıyla kurulan ve yürütülen düzenli iletişim.

– Akademik iletişimim Özellikleri:
1. Önceden planlanan düzenli bir etkinliktir.
2. Tamamen öğretme ve bilgilendirme amaçlıdır.
3. Kaynak kişi, iletişimin başarısından sorumludur.
4. Öğretici konumundaki kaynak kişi sistemin en temel öğesidir.

– Darü’l-Erkam: Mekke döneminde din eğitiminin yapıldığı önemli bir merkez olan ve Hz. peygamber’in, almış olduğu vahyi, burada toplanan Müslümanlara tebliğ ederek eğitimlerini gerçekleştirdiği mekân.

– iletişim Araçları: İletişim amacını gerçekleştirmek üzere belirlenen iletiyi alıcıya taşıyan semboller.

– Medeniyet: Bir dini ya da fikrin, maddi ve manevi boyutlarda hayata yansıtılması anlamına gelen kavram.

– Diğergamlık: Kur’an-ı Kerim’de “I’sâr” olarak geçen ve “başkalarını da düşünmek, onların haklarını ve menfaatlerini kendinden önce tutmak” anlamına gelen kavram.

– E. Göka: “İlahiyatçılar olmadan ölüm ve matemle ilgili konularda sağlık çalışanlarının tek başlarına başarılı olmaları mümkün olmadığı gibi buna ne güçleri ne bilgileri yeter. (…)
33
Çıkmış Sorular / Yaşayan Dünya Dinleri – Dönem Sonu Notları
« Son İleti Gönderen: Ders Hocası 28 Nisan 2022, 02:07:09  »
– Matta: Bu İncili yazarı Levi diye de bilinir. Hz İsa’nın hayatını, ölümünü ve dirilişini anlatmak için bu kitabı kaleme almıştır.

– Neturei Karta: Aramice ‘şehrin muhafızları’ anlamına gelen ve siyonizmin karşıtı bir ortodoks yahudi cemaati olan harekat.

– Farz: İslam’da aklı başında olup belli bir yaşa gelmiş ve gerekli şartları taşıyan her Müslümanın yapması gereken ibadet.

– Çardaklar Bayramı (Sukot): Tişri ayının 15-21 günlerinde kutlanan bayramdır. Hasat bayramı da denilir.

– Noel: Kök itibariyle Galya dilindeki (keltce) yeni manasına gelen ‘noio’ ile güneş manasına gelen ‘hel’ in birleşmesiyle meydana gelen ve “yeni güneş” sözünü ifade eden Hristiyanlıktaki yıllık ibadet.

– Kami: Şintoizm’de genel olarak tanrısal varlığın her yerde mevcut olan belirtileri.

– Nirvana: Budizmin nihai hedefi olan kurtuluşu ifade etmek için^kullanılan bir kelime olup Sönme sakinleşme anlamına gelir.

– Ermeniler: Hristiyanlık tarihinde toplu olarak Hristiyan oldukları ileri sürülen ilk kavim.

– Oruç: Hristiyanlıkta evlilik, iş değiştirmek, göç etmek, kilisede yeni bir göreve başlamak gibi tanrıya hizmet etmek için yapılan ibadet.

– Pentikost: Hristiyanlıkta Kutsal-Ruh’un havariler üzerine inişinin anısına kutlanan bayram.

– Avesta: Mecusiliğin kutsal metni Avesta’dır.

– Hz. Musa: Yahudilere göre peygamberlerin en büyüğü ve tanrı tarafından peygamber olarak seçilen kendisine Tevrat verilen peygamber.

– Silah Taşımamak: Müslümanların İran’ı fethi üzerine, Mecusiler yöneticilerin bu şartlarını kabul ederek buraya yerleşmişlerdir.

– Puranalar: Hintliler ile ilgili bayramlar, kast yükümlülükleri ve hac yerleri gibi konuları içeren tarihlenen kutsal metinlerdir.

– Nuhilik teolojisinin tanımı: Nuh kanunlarına uyanlarında Yahudiliğe girmeksizin kurtuluşa erecekleri görüşüdür.

– Ruhun yokluğu (anatman): Bûdîst dünya görüşünün ve düşüncesinin temelini oluşturan varlığın üç özelliğinden biri.

– Suriye: Maniheizmin yayıldığı bölgelerden biri.

– Abdulkahir el-Bağdadi: Îslam alimleri tarafından ‘millet ve nihai’ başlığı altında yazılan ilk eser yazarı.

– Havariler: “Beyaz giyinenler”, insanların ruhlarını din ve ilimle arıtanlar’ demektir.

– Konfirmasyon: Daha önce vaftiz edilmiş ve Hıristiyanlığı kabul ettiğini kilisede cemaat huzurunda ilan etmiş olan erginlerin, bu imanlarına devam ettiklerini, engellere ve imtihanlara rağmen imanda sabit olduklarını te’kid etmeleri ve onların imanlarının papaz tarafından onaylanmaları demektir.

– Aşırılıktan uzak sade bir hayat yaşamak: Taoizm de ölümsüzlüğü elde etmek için yapılan yardımcı uygulamardan biri.

– Müslümanların Mekke’den Medîne’ye hicret etmesi: Hîcrî takvimin başlangıç yılı olarak kabul edilir.

– Assomption: Hristiyanlıkta katolîk kilisesi tarafından Hz Meryem’in bedeninin melekler tarafından göğe çıkarıldığı günün anısına 15 ağustosta kutlanan bayram.

– Reenkarnasyon: Ruhun bedenleyken yaptığı işlerin sonucuna uygun olarak yeni bir bedende dünyaya gelmesi.

– Vinaya Pitaka: Budizm de keşişler cemaatinin hayatını düzenleyen kutsal metin.

– Kudüs: Yahudi inancına göre yeryüzünün merkezinde bulunduğu kabul edilen İsrail toprakları, Tanrının kutsallığının ve hükmünün doğrudan tecelli ettiği bölgedir ve bu bölgenin merkezinde Kudüs, onun merkezinde de Siyon dağı ve Mabet bölgesi bulunan yer.

– Panteizm: Tanrıyla doğanın birbiriyle içkinliği görüşünü içerir.

– Pesah: Yahudi bayramları arasında mazisi en eskilere dayanan bahar bayramı, özgürlük bayramı îbranî takvimine göre Nisan 15inde kutlanan bayram.

– 380: Hristiyanlığın romada resmi din olarak kabul edildiği yıl.

– Sakrament: Hıristiyanların kendi kurtuluşları için İsa’nın acı çekişi (passion) bir alamet olarak tarif edilen kavram.

– Konfüçyanizm: Milli bir din olan Taoizm den sonra Çin’în en önemli ikinci yerli dini kabul edilir.

– Paskalya: Hristiyanlığın ilk döneminde Yahudi bayramına (Pesah) denk olan bayram.

– Şintoizm: japonların milli dini.

– Senkretik Dinler: Farklı dinler arasında farklı inanç sistemlerinden inanç ve ibadet unsurları taşıyan melez dinsel gelenekler.

– Yeni Yıl: Tişri ayının ilk günü Yahudilikte Yeni Yıl’dır. Adem’in yaratılması, İbrahim, İshak ve Yakub’un doğumu; Musa’nın, Firavun’un karşısına çıkması.

– İtikadi mezhepler: Çeşitli inanç konularında farklı yorumlarla ortaya çıkan mezhepler.

– Hayat: Allah’ın subuti sıfatlarından biridir.

– Budha sassana: Budizm’in kurucusu

– Pazar ibadeti: Hristiyanlıkta haftalık ibadetlerden biri.
34
Çıkmış Sorular / Kelam’a Giriş -Dönem sonu Notları
« Son İleti Gönderen: Ders Hocası 28 Nisan 2022, 02:05:55  »
– Gayesine göre Kelâm ilmi: Aklî ve naklî delillere dayanarak İslâm inançları ile ilgili ortaya çıkabilecek şüpheleri ortadan kaldırmaya ve anılan inanç ilkelerini açıklamaya ve ispat etmeye çalışan bir ilimdir

Zanni Bilgi: Nakli bilgi çeşididir.

Gazzali: Başta felsefeyi derinliklerine kadar öğrenen ve onların görüşlerini Makasıdü’l-Felasife adlı eserinde toplayan sonrasında felsefecilere karşı Tehafütü’l-Felasife adlı eseri yazarak onların görüşlerini çürüten bir yandan da batınilere karşı Fadihatü’l-Batıniyyeisimli reddiyeyi kaleme alan Eş’ari alim.

– Hz. Ali’ye olan yaklaşım: Mutezile’sini Basra Mutezile’sinden ayıran en temel anlayış.

– Bedihi Bilgi: Aklın Hiçbir çaba sarf etmeksizin elde ettiği herhangi bir şüpheye ve ihtilafa yol açmayacak şekilde son derece açık olan bilgi.

– Karl Marks: 19. Yüzyıl’da İslam dünyasına etki eden materyalizmin öncülerinden olan ve materyalizmi 5 değişim ve dönüşüm aşamasına ayıran filozof.

– Keşf ve İlham: Sufilerin haber dışındaki diğer bilgi kaynakları. Kelam ilmini yönelik eleştirilerinden bir tanesi bilgi kaynaklarına ilişkindir. Onlara göre duyu bilgileri yanıltıcı iken akli bilgiler ise sınırlıdır. Haliyle sufiler kelamcılar ile haberin bilginin kaynaklarından biri olduğu hususunda hem fikir kent aklın ve duyuların bilgi kaynağı olması hususunda fikir ayrılığı içindedirler.

– Kitabü’s-Sünne: Ahmed b. Hanbel’in, hemen hemen tamamı vefatından sonra başkaları tarafından derlenen eserlerinin kelam açısından en önemlisi.

– İlm-i Kelâm-ı Cedid: Yeni kelam hareketinin Hindistan Kıtasındaki asıl teorisyeni olarak bilinen Şibli Nu’mani tarafından yeni bir kelama duyulan ihtiyacı karşılamak üzere kaleme alınan eseri.

– Ebu Mansur el-Maturidi: Eş’ari ile aynı dönemde yaşayan Kitabü’l-Tevhid isimli eserinde sünni Kelamda ilk kez bilgi bahsini teorik olarak ele alan Maveraünnehir
de yaşamış İslam alimi.

– Günümüzde kelam ilmine yöneltilen eleştirilerden biri: kelam ilminin kısır döngü içerisinde kalarak insan merkezli bakış açısından uzaklaşması.

Araz: “Bir zaman diliminde var olan ve ikinci zaman diliminde yok olan”

– Kelam’ın diğer İslami ilimlerin temelini oluşturması: Filozoflara göre bir ilminin diğer ilimlerle arasındaki konumunu konusu belirler. Buradan hareketle kelamın diğer ilimlerden üstün bir konumda olmasını belirleyen en önemli özellik.

– El-Fıkhu’l-Ekber: Ebu Hanife’nin akaide dair yazdığı eser.

Yakini Bilgi: Haber yalan söylemesi imkan ve ihtimal dahilinde olmayan bir topluluk tarafından aktarılmışsa ve anlaşılması noktasında bir kapalılık yoksa.

– Cevher: Gazzali’nin tasnifinde mütehayyiz olmayan hadis varlığın karşılığı.

– İmanuel Kant: Aydınlanma felsefesinin en önemli filozofu olan ve aklın tabiata karşı pasif olmadığını aklın tecrübe ile gelen bilgileri kavramlaştırdığını söyleyen filozof.

– Hilafet meselesi: Kelama konu olan ihtilaflar arasında ilk ortaya çıkan.

– Şia: İmametin Nas ve tayin ne olduğunu iddia eden mezhep.

– Kadim terimini vacip teriminden ayıran en temel özellik: Vacibin kendisinden başka bir varlık bulunmama anlamı taşımaması.

– Kelam ile ilgilenmek müslümanların bazısı için Farz-ı kifayedir: Gazzali Kelam ilminin insanların karşılaştığı itikadi problemleri tek başına çözmeye belki yeterli olamayacağını avamın onunla ilgilenmesinin sakıncaları olacağını Fakat bu ilim ile bir kısım insanların ilgilenmesi gerektiğini söyler.

– Zemmü’l-kelâm ve ehlihî: Hâce Abdullah Herevî’nin eseridir. Selef uleması “Bugün size dininizi tamamladım” (Maide 5/3) ayetinden hareketle dini anlama noktasında nakli nasıl olduğunu söyleyerek Kelam ilminin bidat olduğunu söylemişlerdir. Bu minvalde kelam ilmine yönelik eleştiri mahiyetinde ilk olarak müstakil bir eser yazan Ebû İsmail Hâce Abdullah b. Muhammed el-Herevî’dir.

– Büyük günah sahibi dinden çıkmaz: Maturidi mezhebinin büyük günah sahibi hakkındaki hükmü.

– Kur’an mahluk değildir: Ebu Hanife’nin itikadi görüşlerinden biri.

Kitâbü’t-temhîd: Mütekaddimîn döneminin en önemli eserlerinden olup Ebû Bekr el-Bâkıllân’i yazmıştır.

– Abdüllatif Harpûtî: Klasik kelamın argümanları ile çağın materyalist akımlarının kullandıkları argümanlara karşı koymanın mümkün olmadığını ve bu nedenle de Kelam ilminin zaman ve zemine göre değişebilen vesailinin değişmesi gerektiğini düşünen Osmanlı alimi.

Tekvin: Mu’tezile ve Eş’ariyye, sûbûti ve selbi sıfatların yanında Allah’ın Kudret sıfatının taalluku/ tecellisi ile ortaya çıkan fiillere ayrı bir kategori de düşünmüşler ve bunlara fiil sıfat adını vermişlerdir. Maturidiyye ise fiili sıfatların diğer sıfatlar gibi Kadim olduğunu düşünerek bunları subuti sıfatlardan kabul etmişler ve bu sıfata “Tekvin” sıfatı adını vermişlerdir.

– Kaza-kader meselesi: İlk dönem kelamcılarından Ma’bed el-Cüheni’nin savunduğu görüş.

– Ebu Seleme Es-Semerkandi: Gazzali öncesi dönemde vacip ve mümkin kavramlarını mantıksal hükümler olarak kullanan alim.

– İbn Küllab: Sünni kelamın öncülerinden biri olarak kabul edilmektedir.
35
Çıkmış Sorular / Türk Dili II – Dönem Sonu Notları
« Son İleti Gönderen: Ders Hocası 28 Nisan 2022, 02:03:54  »
– Açık mektup: Bir konuda kamuoyunun da desteğini almak maksadıyla etki artırmak amaçlı yazılan mektup türü.

– Mektup: özel yazışma türlerindendir.

– Telefonla konuşma: Hazırlıksız konuşma türlerinden biri.

– Dram: İnsanı doğal ve toplumsal çevresinden soyutlamadan, yaşamın acıklı yanlarıyla gülünç yanlarını bir arada yansıtan tiyatro türüdür. Asıl çıkışı 19.yy Fransız edebiyatından Victor Hugo ile gerçekleşmiştir. Schiller ve Goethe bu türünün gelişiminde etkili olmuş isimdir. Konusu günlük hayattan ve kahramanları her sınıftan insan olabilir. Üç birlik kuralı ve beş perdeden oluşma zorunluluğu yoktur.

– Dolaylı aktarım: Metinde yer verilecek kaynaktaki bilgiler yazarın kendi anlatımı ile ifade edilir.

– Telefon hattı: Ünsüz türemesi vardır

-19.yy Türk edebiyatındaki batılı hikayeciliğin temsilcileri
1. Halit Ziya Uşaklıgil
2. Ömer Seyfettin
3. Sami Paşazade Sezai
4. Mehmet Rauf

– Karşılaştırma: Kişilerin nesnelerin olayların ve olguların benzer veya ayrı yanlarını incelemek için kıyaslama şeklinde yapılan anlatım biçimi.

– Durak: Özellikle vurgulanan bir yargının, mesajın, yüksek tonlu ifadenin veya bir sorunun ardından gelen kısa süreli sesizliğe verilen ad.

– MLA: Edebiyat sanat yazın dil ve tarih bilimlerindeki bilimsel yazıların hazırlanmasında tercih edilen bir yazım stili.

– Bilgi birikimi: Dinlenme sürecinin etkileyen kaynak temelli faktörlerden biri.

– Dinleyenin kelime dağarcığı: Dinlenme sürecini etkileyen alıcı faktörlerden biri.

– Yaratıcı dinleme: Dinleyicinin dinlediklerine anlam yükledikten sonra zihinde yorumlayıp analiz-sentez yaptığı dinleme türü.

– Gallia savaşı: Julius sezar’ın kendine savunmak düşüncesiyle yazdığı anı türündeki eser.

– Sözlü iletişim ortamında bireyin uyması gereken ortak kurallar:
1. Sorulan sorularda ceya sorulan sorulara verilen cevaplarda içten olunması
2. Baskıcı söz ve davranışlardan kaşınılması
3. Gereğinden fazla konuşulmaması
4. Tepkilerde abartılı olunmaması

– Murat Belge: “Başka kentler, başka denizler” adlı gezi kitabının yazarı.

– Ziyafet Üslubu: Konuşmada eğlenceli, nazik ve orijinal özellikler taşımaya dayalı üsluba verilen ad.

– Pasif dinleme ilgili:
1. Dinleyici sözlü tepkide bulunmaz
2. Konuşmacıya söylediklerinin kabul edildiği duygusunu verir
3. Dinleyicinin konuşanları, anlayıp anlamadığı konusunda net bir bilgi yoktur
4. Konuşmacıyı duygu ve düşüncelerini daha çok dile getirme konusunda cesaretlendirir

– Esneklik: Ses hacminin değişikliğine bağlı olan ses tonunu ya da perde
değişikliğini ifade etmektedir.

– Didaktik Şiir Örneği:
“Güzel dil Türkçe bize
başka dil gece bize
İstanbul konuşması
en saf en ince bize
yeni sözler gerekse
bundan da uy herkese
halkın söz yaratmada
yollarını benimse”
(Ziya Gökalp’e ait)

– Tahmin ederek Okuma: Metne başlamadan önce metnin görsellerinden başlığıdan yola çıkılarak metin hakkında yorumların yapılması şeklinde gerçekleşen okuma türüne verilen ad.

– İlginçlik: Sözlü anlatım sırasında konuyla bağlantılı eğlenceli veya düşündürücü ifadelere yer vermek güzel ve etkili konuşmanın ilkesi.

– Ayraç parantez: Bir metinde olayları yaşandığı eserlerin yazıldığı basıldığı tarih veya yeri gösterirken kullanılan noktalama işareti.

Boccabio: Öykü Avrupa’da 14.yy’ın ilk yarısında Boccabio’nun eserinde ortaya çıkmıştır.

– Epik Şiirin özellikleri:
– Konusunu tarihten alır.
– Olaylar ve duygular kahramanlar olağanüstüdür
– Fazıl Hüsnü Dağlarca’nın ‘’üç şehitler destanı’’ bu türe örnektir.

Tanımlama: Paragrafta bir kavramı niteliklerinin eksiksiz olarak belirtilmesi ve açıklamsı anlamına gelen anlatım biçimi.

– iki nokta (:) işaretinin kullanımı:
1. Cümleyle iligili verilecek örneklerden önce kullanılır.
2. Karşılıklı konuşma bölümlerinde konuşucuyu bildiren kelimenin sonunda kullanılır.
3. Matematikte bölme işlemi işareti olarak kullanılır.
4. Cümleden sonra ilgili yapılacak açıklamadan önce kullanılır.

– Kaynak gösteriminde dikkat edilmesi gereken hususlar:
1. Yazarın görüşlerine atıflardan daha fazla yer verilmesi.
2. Alıntının sıklıkla yapılması
3. Uzun aktarımlar olması
4. Benzer ifadelere yer verilmesi

– Eleştirel Dinleme: Konuşmacının amacının, konuşulanların gücelliği ve geçerliliği konuşmanın sunuluş biçimi sunulan alternatif çözüm önerilerinin bilimselliği ve tutarlılığnı göz önünde bulunduran dinleme türü.

Direktör Ali Bey: Tanzimat’la birlikte edebiyatımıza giren günlüğün ilk örneği olan “seyahat jurnali” (1897) adlı eserin yazarı.

– Dramatik Şiirin Özellikleri:
1. Eski Yunan’daki tragedyalar ile başlayıp günümüzde manzum tiyatrolarla varlığını
sürdürmektedir.
2. Türk edebiyatında güçlü bir geleneği yoktur.
3. Namık Kemal, Ahmet Hamdi Tanpınar, Faruk Nafiz en önemli temsilcilerindendir.

– Seçici dinleme: Bilinçli ve amaç odaklı bir dinleme türü.

Panel: Önceden belirlenen bir konu o konuda uzman bir grup kişi tarafından tartışarak ele amacı süresi ve mekanı bakımından açık oturuma benzer.

– Okuma ve dinleme: Her ikisinde de ortamın özelliği önemsizdir.

– Üç Nokta (…): Konuşma bölümlerinde duraksama veya kekelemeyi göstermek için kullanılan noktalama işareti.

– Satirik şiir Örneği
barışmadı gönlüm merd ile zenle
ne bir iş bilenle ne boş gezenle
hicran köşesinde bozuk düzenle
neyzene her telden çaldıran felek
(Neyzen Tevfik)

CONSORT: istatistik, tıp, biyolojik bilimler, psikoloji ve diğer bilimsel yazılar hazırlanırken istatistiksel sonuçların gösteriminde uyulması gereken kuralları içermektedir.

– Doğallık: Konuşamacının yapmacık sözlük tercihlerine başvurmadan iletmek istediği mesaj karşısındakilere ulaştırlması güzel ve etkili konuşmanın hangi ilkesidir?

– Çenebaz Üslübu: Üslübu belirlemede etkili olan fikirlerin, hazırlığın hatta planın ve daha pek çok şeyin konuşmanın akışına feda edildiği üslüp türü.

– Dipnotlu kaynak gösterme yöntemi: Kitap gibi nitelikli hacimli çalışmalarda daha yaygın kullanılmaktadır.

– Yeniden Yapılandırma: Metinden elde edilen bilgilerle metnin konusuyla ilgili önceden sahip olunan bilgilerin ilişkilendirilip anlamlandırılmasına verilen ad.

– “Başlıyor” kelimesine: ünlü daralması vardır.

– Memduh Şevket Esendal: Türk edebiyatında durum öyküsü türünün öncüsüdür.

– Münazara: Önceden belirlenen bir konuda karşıt iki görüş, izleyiciler önünde tartışılır. Kura sonucu çektikleri görüşü araştırıp sunum yapan iki grubun her birinde 3-5 konuşması yer alır. Sırayla sunumu yapan konuşmacılar aynı zamanda kendilerine yöneltilen sorulara cevap verirler. Daha önce belirlenen jüri üyelerinin değerlendirmeleri sonucunda bir grubun üstünlüğü ile sona erer.

– Ömer’in Çocukluğu: Muallim naci’nin özyaşam öyküsü türünde edebiyatımıza kazandırdığı eser.

– Kurultay: Kurum ve kuruluşların amaçları ve beklentileri çerçevesinde belirtilen temel konuları ele almak üzere seçilen uzman kişilerin ve katılımcıların görüşlerini paylaştıkları konuşma türlerinden biri.

– Satirik Şiir: Bir kimseyi bir düşünceyi bir durumu açık ya da kapalı biçimde iğneli bir dille eleştirme yönü ağır basan şiir.

– Kompozisyonda ‘’başlık’’ konusu:
1. Konu ile başlık arasında bir bağlantı bulunmalıdır
2. Başlıktan başlayarak sonuç cümlesine kadar yazılanlar bir düzen ve bütünlük
göstermelidir
3. Kompozisyonun bölümlerinden biri olan başlık yazıda düzen sağlayan ögelerden biridir.
4. Başlık ana düşünce ile çelişmemelidir.

Tanıtlama: Bir düşüncenin gerçekliğini yadsınamayacak bir kesinlikle göstermek şeklinde tanımlanan anlatım biçimi.

– Dinleyenin kelime dağarcığı: Dinleme sürecini etkileyen alıcı temelli faktörlerden biridir.

MLA: Metin içinde yazar ve sayfa numarası bilgisini önermektedir

Pastoral Şiir: Doğayı, doğa güzelliklerini ve bunları sevdirmeyi amaçlayan, çobanların yaşamını, aşklarını, üzüntülerini anlatan şiir türü.

Sesli okuma: Hem anlayıp hem de anlatmayı kapsamaktadır.

– Eleştirel düşünmenin temel özellikleri:
1. Neden-sonuç ilişkisi önemli bir yeri vardır
2. Nesnel bir bakış açısı gerektirir.
3. Ön yargıdan uzak olmalıdır
4. Zihinsel düşünme süreçleri aktif kullanılır.

– Eleştirel Dinlemenin özellikleri:
1. Dinlenenler çok yönlü bakış açısıyla tarafsız bir şekilde ele alınır
2. Zihinsel süreçler yoğun olarak kullanılır
3. Dinleyici kendi doğrularını bulmaya çalışır
4. Karşılaştırmalar yapılır.
36
Çıkmış Sorular / İslam İnanç Esasları – Dönem Sonu Notları – Arif Hocam
« Son İleti Gönderen: D®agon 04 Ocak 2022, 01:07:00  »
    Müminin imandan sonra İslam’ın daha temel inanç esaslarına yönelmesi ve onlar hakkındaki
    iman ve bilgisini daha üst seviyelere çıkarması gerekir. Bu şekilde iman esaslarına açık ve geniş bir şekilde inanmaya ne ad verilir? Tafsili iman
    Varoluşu kendinden olan zorunlu varlığın sadece Allah olduğu ilkesinden hareketle
    ortaya atılan isbât-ı vâcib delili : İmkân delili
    Peygamberlerin insanlara tebliğ ettiği dinin, Allah katındaki genel adı: İslâm
    Meleklerin görevleri:
    – Müminleri iyi işlere yöneltmek
    – Peygamberlere salat ve selam getirmek
    – Müminlere ahirette şefaat etmek
    – Allah’ı hamd ile yüceltmek
    Vahyin mahiyetinin özellikleri:
    – Allah ile peygamberleri arasında nübüvvetin bir sırrı olması
    – Kur’an’da vahyin lafzıyla olduğu gibi korunmasının önemi ve gerekliliğine vurgu
    yapılması
    – Hz. Peygamber tarafından lafız ve mâna olarak telakki edilip öylece tebliğ edilmesi
    – Lafız ve mânadan ibaret olması ve Cebrâil tarafından Lehv-i Mahfûz’dan bu şekilde
    indirilmesi
    Peygamberlik ile ilgili:
    – Peygamberlik Allah Teâlâ’nın kulları arasından seçtiği şahıslara lutfettiği ve
    insanların kendi istek ve çabalarıyla elde edemeyecekleri bir görevdir.
    – Her ümmete kendi dilleriyle hitap eden peygamber gönderilmiştir.
    – Peygamberlerin kesin sayısı hakkında kesin bir rakam vermek mümkün değildir.
    – Peygamberler Allah’ın kendilerine bildirdikleri dışında gaybı bilmezler.
    – Allah’ın izniyle insanları hidayete ulaştırmaya çalışmışlardır.
    – Allah’ın kendilerini görevlendirdiği ve yardım ettiği birer tebliğci ve uyarıcıdırlar.
    – Kendilerine hiçbir şekilde kullukta bulunulmasını istememişlerdir.
    – Güvenilir, doğru, ileri görüşlü, ihlâslı ve seçkin insanlardır.
    Kur’an’da ahiret aleminin gerekliliğine dair belirtilen konular:
    – Hakikatin ortaya çıkıp herkesçe tasdik edilmesi
    – Varoluşun ve hayatın anlamlı ve amaçlı olabilmesi
    -İnanç ve davranışlara karşılıklarının verilmesi
    – Evrensel ahlâk ilkelerinin hayata geçirilmesi
    Ahiret âlemine imanın tanımı: Evrenin kozmolojik düzeninin yıkılmasını sağlayan kıyametin kopmasının ardından, ölülerin Allah tarafından tekrar diriltilmesiyle başlayacak olan ebedi âlemin gerçekleşeceğine inanmaktır.
    Kur’an’da kıyameti nitelendiren adlar:
    – Tâmme
    – Sahha
    – Sâat
    – Râcife
    Ehl-i sünnet mezhebinin insan fiillerine ilişkin görüşü: İnsanların fiillerini doğrudan doğruya Allah yaratır.
    Allah’ın yaratma sıfatını ifade eden kavramlar:
    – İbda
    – Kevn
    – Îcâd
    – İnşa
    Allah’ın ilim sıfatı ile ilgili: İlim sıfatı Allah’ın, zaman ve mekân sınırı olmaksızın küçük-büyük, gizli-aşikâr, maddî-manevi her var olanı gözlem yapmışçasına hakkıyla bilmesi ve bu niteliğe sahip olmasıdır.
    Kader kavramının terim anlamı: Allah’ın yaratacağı bütün varlık ve olayları ezelde ilim ve iradesiyle belirlemesidir.
    İslam’a göre “iyi davranış”ın anlamı aşağıdakilerden hangisidir?
    Dinin yapılmasını emir ve tavsiye ettiği iyi, doğru, faydalı ve sevap kazanmaya neden olan bütün eylemler ve davranışlardır.
    Büyük günah konusunda ehl-i sünnetin inanç anlayışına uygundur?
    İnandığı halde büyük günah işleyen ve işlediği günahlarda ısrarcı olan kimseye
    fasık denir.
    “Davranış inancın değil, inanç davranışın şartıdır.” görüşüyle inanç-davranış
    ilişkisinde dengeyi kuran mezhep : Ehl-i sünnet
    İnkarın psikolojik nedenleri:
    – Kıskançlık
    – Aşırı dünya sevgisi
    – Büyüklenmek
    – Arzuların peşinden gitmek
    Maddeyi varlığın temeli ve ezeli sayan, madde aleminin ötesinde herhangi bir varlık alanı
    tanımayan ve Allah, ruh ve ahireti inkar eden felsefi akım: Materyalizm
    İslam inanç sisteminde “Ehl-i kıble tekfir edilemez.” ilkesi, sonucu itibariyle nasıl bir
    Müslümanlık anlayışını hedefler? Kapsayıcı ve hoşgörülü bir Müslümanlık anlayışını
    Allah’ın kendi kendine kaim olması ve başkasına ihtiyaç duymaması anlamına gelen
    selbi sıfat: Kıyam bi nefsihi
    Din kavramının temel anlamların:
    – İtaat
    – Ceza
    – Tutulan yol
    – Hüküm
    ——- peygamberlerin dini tebliğlerinde değişmeyen ortak noktadır. Cümlede boş bırakılan yeri doğru şekilde tamamlar? İnanç esasları
    Vahiy şekillerinden biri: Soru sormayla vahyetme
    Melekleri yapı olarak cinlerden ayıran en önemli farklılık aşağıdakilerden hangisidir?
    Nurdan yaratılmaları
    Genel anlamda Allah’ın kendi iradesini seçmiş olduğu peygamberlere çeşitli yollarla
    bildirmesine ne ad verilir? Vahiy
    Ahiret âleminin imkânına işaret eden ve Kur’an’daki bilgilerle örtüşen bilimsel teori: Büyük patlama (big bang) teorisi
    Ahiret âlemine imanın tanımı: Evrenin kozmolojik düzeninin yıkılmasını sağlayan kıyametin kopmasının ardından, ölülerin Allah tarafından tekrar diriltilmesiyle başlayacak olan ebedi âlemin gerçekleşeceğine inanmaktır.
    Peygamberlerin doğrudan Allah’tan veya melek aracılığıyla aldıkları vahiylere
    dayanarak verdikleri haberlerden oluşan mucizelere ne ad verilir? Haberî mucizeler
    Kader inancına dair dini metinleri aşırı bir akılcılıkla yorumlayan mezhep: Mutezile
    İnsanın kendi özgür iradesini itaat yönünde ortaya koyduktan sonra Allah’ın onun fiilini
    yaratmasına ne ad verilir? Tevfîk
    Kader ve kaza inancının irtibatlı olduğu ilâhî sıfatlar aşağıdakilerden hangisinde birlikte
    ve doğru olarak verilmiştir? İlim, irade, kudret ve yaratma
    Bir kimsenin inancını dile dayalı olarak dışa vurmasına karşılık inkârını gizlemesine ne ad verilir? Nifak
    Allah’ı görüyormuş gibi davranışlarında titizlik gösteren kimseye ——- adı verilir. muhsin
    “Davranış inancın değil, inanç davranışın şartıdır.” görüşüyle inanç-davranış
    ilişkisinde dengeyi kuran mezhep : Ehl-i sünnet
    İslam inanç sisteminde “Ehl-i kıble tekfir edilemez.” ilkesi, sonucu itibariyle nasıl bir
    Müslümanlık anlayışını hedefler? Kapsayıcı ve hoşgörülü bir Müslümanlık anlayışını
    Dinî uygulamalardan bir kısmını dine aykırı uygulamalarla değiştirmeye ne ad verilir? Amelî irtidat


Telif © 2021 Arif Arslaner
37
Çıkmış Sorular / İslam İbadet Esasları – Dönem Sonu Notları – Arif Hocam
« Son İleti Gönderen: D®agon 04 Ocak 2022, 01:04:36  »
    İbadeti öncelikle sırf ibadet olduğu için ve Allah’ın emrine olan bağlılığı ve saygıyı ifade etmek için yapmaya ne ad verilir? Taabbüd
    Her bir mükellefin sorumlu ve yükümlü olduğu ibadetlere ne ad verilir: Aynî
    İstisnaî hallerde başvurulan, abdest ve gusül yerine geçen sembolik, manevi ve hükmi temizliğe ne ad verilir? Teyemmüm
    Müekked sünnet ile ilgili: Hz. Peygamber’in mecburi olmadığını göstermek için ara sıra terk ettiği sünnettir.
    Özellik ve tabii durumunu koruyan, içine özelliğini değiştirecek başka maddelerin
    karışmadığı sulara ne ad verilir? Mutlak Su
    Abdestin sünnetleri: Abdeste niyet etmek, besmele ile
    başlamak, önce elleri bileklerle birlikte üç defa yıkamak, ağız ve burnu su ile
    iyice temizlemek (mazmaza ve istinşak), dişleri fırçalamak, sakalın içine su
    girmesini sağlamak, el parmaklarını birbirine sokup ovuşturmak, başın
    tamamını elin ıslaklığıyla meshetmek, boynu meshetmek, abdest uzuvlarını
    yıkarken bu sayılan sıraya uymak, abdeste sağ uzuvlardan başlamak, bu
    uzuvları üçer defa yıkamak ve su ile iyice ovmak, abdest azalarını yıkarken
    araya başka bir şey sokmamak.
    Mesh süresi ne kadardır: Yolcu olmayan (mukîm) kimseler için
    bir gün bir gece (24 saat), yolcular için ise üç gün üç gecedir (72 saat).
    Mâl-i dımâr (telef mal) kapsamına girenler: Denize düşen, devletçe el
    konulan, evde değil açık arazide gömülüp izi kaybolan mallar ile inkâr edilen
    senetsiz alacaklar bu türdendir.

NAMAZ

    Herhangi bir sebeple bozulan bir namazı vakit içerisinde yeniden kılmaya ne ad
    verilir? İâde
    İmama ilk rükûunda yetişen kişiye ne ad verilir: Müdrik
    Cuma namazının farz olmasının şartları:
    – Erkek olmak
    – Sağlıklı olmak
    – Hür olmamak
    – Mukîm olmak
    Fıkıhta, namaz kılan kişinin, Kur’ân’ın ayetlerinden bir miktarını kendisinin
    işitebileceği şekilde okuması olayına ne ad verilir? Kıraat
    Sehiv secdesi gerektiren durumlar:
    – Farzın te’hîri
    – Vacini terki
    – Vacibin
    Kur’ân’da yer alan “Ey Rabbim! Beni ve soyumdan gelecekleri namazlarını devamlı
    kılanlardan eyle” şeklindeki dua hangi peygambere aittir? Hz. İbrahim (a.s.)
    Mâlikî mezhebine göre yolcuların yolculukta namazları kısaltmalarının hükmü: Sünnet-i müekkede
    Hanefi mezhebine göre namazda Fatiha Suresini okumanın hükmü nedir: Vacip
    Kur’ân-ı Kerim’de secde ayetlerinin okunması veya işitilmesi sebebiyle yapılan secdeye ne denir: Tilâvet secdesi

ZEKAT

    Zekât malını mülkiyetten çıkarıp tamamen kendi kullanımlarına göre hareket etmek üzere zekât ödeneceklere vermeye ne ad verilir? Temlik
    Zekat yükümlüsü olmak için nisap miktarı mala sahip olduktan
    sonra, malın üzerinden bir kamerî takvim yılının geçmesine ne denir: Havelân-ı havl
    Tarım ürünlerinin zekât konusu olması için aranan şartlar:
    – Öşür toprağında yetişmesi
    – Nisabı bulması
    – Ürünün tamamen yetişip elde edilmesi
    – Toprağı işleyenin ödemesi
    Zekatla yükümlü olmak için gereken tam mülkiyet şartlarından biridir? Fayda ve menfaatin mâlike ait bulunması
    Altın ve gümüşün zekâtı ile ilgili :
    – Her ne maksatla kullanılırsa kullanılsın zekâta tâbidir.
    – Ayrı ayrı nisabı doldurmazlarsa birbirine eklenebilirler.
    – Zekâtı başka cins mallardan ödenince değerlerine bakılır.
    – Zekât kendilerinden ödenince ağırlıklarına bakılır.
    – Nisab hesabında ayrı işlem görürler.
    Menkul veya gayrimenkul gelir getiren mallar için kullanılan kavram: Müsteĝallat
    Hayvanların zekata tabi olmaları için şart olan vasıf: Sâime hayvan olması ve evcil olmaları da gerekir.

ORUÇ

    Orucun farz olmasının şartlarından biridir? Müslüman olmak
    Orucun sünnetleri:
    – Sadaka vermek
    – İftar yemeği vermek
    – İ’tikafa girmek
    – Sahuru geç, iftarı erken yapmak
    Orucu bozan durumlar:
    – Akşam güneş batmadan önce yanlışlıkla okunan ezan sebebiyle bir şey yemek veya içmek
    – Hata ile bir şey yemek veya içmek
    – İsteyerek ağız dolusu kusmak
    – Dişler arasında kalmış nohut tanesi kadar veya ondan biraz büyükçe bir şeyi yemek
    Orucu bozup kazayı gerektiren durumlardan biri: Hata ile birşey yemek veya içmek (Hata ile unutmanın hükmü farklıdır.)

HAC

    Hac ile ilgili :
    – Hacca ihram ile başlanır.
    – Hz. Peygamber’in bizzat katıldığı hac, hicretin onuncu yılındadır.
    – Hac hicretin dokuzuncu yılında farz kılındı.
    – Haccın Hz. İbrahim’e kadar uzanan bir tarihi geçmişi vardır.
    Haccın sahih (geçerli) olmasının şartları:
    – vakit
    – Akıllı olmak
    – İhram
    – Müslüman olmak
    Haccın farzları:
    – Arafat vakfesi
    – Ziyaret tavafı
    – İhram
    Haccın vacipleri nelerdir: Müzdelife vakfesi, Cemrelere taş atmak (şeytan taşlama), Veda tavafı.
    Umrenin rüknüdür? Tavaf
    Haccın kurallarını ve ihram yasaklarını ihlal keffâreti olarak yapılanlar:
    – Benzeriyle tazmin etmek
    – Sadaka vermek
    – Kurban kesmek
    – Oruç tutmak
    Sa’y esnasında, erkeklerin yeşil renkle belirlenmiş iki direk veya ışıklı işaret arasından hızlanarak hafiften koşar gibi geçmelerine ne ad verilir: Hervele
    Hac farz olduktan sonra Müslümanların yaptığı ilk hacda hac emiri (genel yöneticisi) kimdir: Hz. Ebubekir (r.a.)
    Öğle ve ikindi namazlarının birleştirilerek öğle vaktinde kılınmasına ne ad verilir: Cem-i Takdim (öne alarak birleştirmek)

KURBAN

    Hanefilere göre kurban ibadetiyle yükümlü olmanın şartları:
    – Aklı yerinde buluğa ermiş olmak
    – Müslüman olmak
    – Seferi olmamak
    – Hür olmak
    “Dahıyye” terimini tanımlar: Kurban bayramında kesilen hayvandır
    Kurban ibadetiyle sorumlu olmak için aranan zenginlik şartıyla ilgili: Sahip olunan malın nâmî/artıcı olması şart değildir.
    Ortak kurban kesiminde aranan şartlardan biridir? Hiçbir ortağın hissesi yedide birin altına düşmemelidir.
    Adağın şartları:
    – Adanan şeyin yerine getirilmesinin imkânsız olmaması
    – Adanan şeyin cinsinden farz veya vacip bir ibadetin bulunması
    – Adanan şeyin kişinin ileride yapmakla yükümlü olacağı bir ibadet olmaması
    – Adakta bulunan kimsenin buluğa ermiş olması
    Adak teriminin anlamı: Dinen yükümlü olunmadığı halde, Yüce Allah’a farz
    veya vacip cinsinden bir ibadeti yapma sözü vermektir.
    Bir hayvanın kurban olmasına engel olmayan kusurlar: şaşı, uyuz, deli veya aksak olması, kulaklarının delinmiş veya enine yarılmış olması, boynuzsuz veya boynuzunun biraz kırık olması, iğdiş edilmiş olması, dişlerinin az bir
    kısmının dökülmüş olması engel değildir.

YEMİN

    Bir kimsenin bir işi yapıp yapmaması veya bir olayın doğru olup olmaması konusundaki
    söylediği sözünü Allah’ın adını ve sıfatını zikrederek kuvvetlendirmesini ifade eden
    terim: Yemin
    Zorlama ve tehdit altında yapılan yeminleri geçerli ve bağlayıcı sayan mezhep: Hanefi
    Helal kavramının eş anlamlısı: Mubah
    İşlenen bazı günahlar için hem ibadet hem de bir ceza olarak yerine getirilmesi gereken
    davranışlara ——- adı verilir: Keffaret
    Keffâret ile ilgili:
    – Ergin olmayanlar keffâret ile sorumlu değildir.
    – İşlenen suçun vebalini bütünüyle ortadan kaldırmaz.
    – Sadece Müslümanları ilgilendirir.
    – Ancak naslar tarafından belirlenen ibadet ve şekillerle yerine getirilir.
    Özündeki (aslındaki) veya vasfındaki bir kötülükten dolayı kesin bir delile ve
    açık/bağlayıcı bir ifadeyle yapılmaması istenen fillere ne ad verilir? Haram
    Esasen meşru olduğu halde, haram kılınmasını gerektiren bir durum sebebiyle haram kılınan filleri ifade eden kavram: Haram li-ğayrihi
    Dolaylı Haramla ilgili:
    – Haramlığın sübutu kesin delile dayalı değilse helal sayan kimse tekfir olunmaz, ama fâsık olur.
    – Dolaylı haramda meşru kısım yapılabilir ama haram kısmın terki farzdır.
    – Fiil aslı açısından meşru, vasfı açısından gayri meşrudur.
    – Dinin ana kaynaklarının bir dış unsur dolayısıyla haramlığına hükmettiği fiildir.
    Hanefîlere göre “haram” kavramının unsurları:
    – Yasaklığı kesin bir ifadeyle sabit olması
    – Vasfında bir kötülük veya zarar bulundurması
    – Özünde bir kötülük veya zarar bulunması
    – Sübut yönünden kesin bir delil ile yasaklanması
    Terfih ruhsatı ile ilgili :
    – Azimet veya ruhsata uymak serbesttir.
    – Azimet hükmünün sebebi ortadan kalkmaz.
    – Ruhsat yolunu seçmek genişlik sağlar.
    – Azimetin tercih edilmesi evladır.
    Herhangi bir zaruret olmaksızın özünden haram olan bir fiilin işlenmesi durumunda, müslümanın vasıfları açısından hangisi gerçekleşir: Hem adalet hem de mürüvvet vasıflarını zedeler.
    Sünnet ile sabit olan keffaret türleri: Oruç bozmak, hayızlı kadınla cinsel ilişkide bulunmak

Telif © 2021 Arif Arslaner
38
Çıkmış Sorular / İslam Ahlak Esasları – Dönem Sonu Notları – Arif Hocam
« Son İleti Gönderen: D®agon 04 Ocak 2022, 01:01:53  »
    Erdem-ekonomi ilişkisinde minimum düzeyde en öncelikli erdemler: Hak ve adalet
    İslam çevre ahlakı ilkelerinin en üst düzeyini oluşturan ilke: Kutsiyet ilkesi
    İslam çevre etiğinin en üst düzey kuramı: Bilgelik
    Çevre sorunları denince akla gelen belli başlı sorunlar:
    – Susuzluktan çölleşme
    -Erozyonla toprak kaybı
    – Küresel ısınma
    -Kimyasal atıkların neden olduğu hastalıklar
    İslam ahlakında reziletler:
    – Korkaklık
    – Zulüm
    – Cehalet
    – Öfke
    Hikmet erdeminin aşırılığı durumunda ortaya çıkan rezilet: Kurnazlık
    İslam ahlakında hikmet erdeminin zıttı: Cehalet
    İslam ahlakında adalet erdeminin zıttıdır? Zulüm
    İslam ahlakında ve klasik felsefi ahlakta erdemsizlik sayılan, aşırılıkları ifade
    etmekte kullanılan terimler: İfrat-tefrit
    Saldırganlık ve korkaklık, insan nefsinin hangi gücünün ifrat ve tefritidir? Öfke
    Öfke gücünün eksikliği durumunda hastalıklardan hangisi görülür? Korkaklık
    Korkaklık insani nefsin hangi gücü altındadır? Gazap
    İnsanın kişiliğini, şerefini, dinini, vatanını ve namusunu koruma duygusu nefsin güçlerinden hangisi ile ilgilidir? Öfke gücü
    Temel erdemlerden olan iffet erdeminin aşırılığı durumunda ortaya çıkan rezilet: Günahkarlık
    Bireysel ahlak bakımından çirkin ahlak/ rezilet özelliğini sergileyen yönetici ve bireylerden müteşekkil toplumlara ——- adı verilir. Erdemsiz toplum
    İslam ahlakına göre; reziletlere bulaşmış kişiliğe modern psikolojide ne ad verilir? Yoksun
    İbn Miskeveyh, Tusi ve Kınalızade gibi ünlü ahlakçıların işçilerle ilgili adaletle birlikte en fazla vurguladıkları erdem: Sevgi
    Eğer toplum halinde yaşayan insanlar, birbirlerini seven kişilerse, birbirlerine karşı adaletli davranırlar. Dost dostunu sever ve kendisi için istediğini dostu için de ister. Güven ve yardımlaşma birbirini seven insanlar arasında
    gerçekleşir. İşçi ahlakı ile ilgili İbn Miskeveyh’e ait verilen paragrafta en önemli görülen erdem: Sevgi
    Ahlak literatüründe “kendin için istediğini başkası için de istemek, istemediğini başkası için de istememek” ilkesine ne ad verilir? Altın kural
    Milli park veya yeşil kuşak uygulamasının ilk kez ugulandığı şehirler: Mekke ve Medine
    Milli park veya yeşil kuşak uygulamasının ilk kez ugulandığı şehir: Mekke
    Çevreyi kirletmemek ve hiçbir şeyi israf etmemek ilkelerden hangisiyle ilgilidir: Nimet
    İslam çevre ahlakının dört kuramı:
    – Bilgelik
    – Yararlılık
    – Sorumluluk
    – Erdemlilik
    Batı çevre etiğinin en yaygın iki kuramı: Derin ekoloji ve yüzeysel ekoloji
    Hz. Muhammed’in (s.a.v) aktif olarak çalıştığı iş kolu: Ticaret
    İşverenin işçisine karşı davranışlarında uyması gereken ahlaki özellikler:
    – Mesuliyet
    – Hakkaniyet
    – Kardeşlik
    – Liyakat
    İşverenin karşılaması gereken işçi hakları:
    – Ücretini zamanında ödemek
    – Sağlık sigortası gibi haklarını karşılamak
    – Can güvenliği tedbirlerini almak
    – Hakkaniyetli bir ücret politikası izlemek
    Gazali’ye göre müşteriye zulüm sayılacağı için ticari hayatta
    yapılmaması gereken dört esas:
    – Ölçü ve tartıda hile yapmak
    – Malı, kendisinde bulunmayan bir özellikle övmek
    – Malın piyasa fiyatını gizlemek
    – Malın kusurlarını gizlemek
    İnsan ilişkilerinde her konuda din, ahlak ve hukuk kurallarını gözetmek, hile ve haksızlıktan uzak durmak, yalan söylememek anlamına gelen ahlaki toplumsal ilke: Doğruluk
    Toplumda adeta bir kontrol mekanizması oluşmasını sağlayan ahlak ilkesi: İyiliği tavsiye etmek, kötülükten sakındırmak
    İbadetlerin amacı olarak görülen ve “üst düzeyde Allah bilinci ve duyarlılığı” olarak tanımlanan kavram: Verâ
    Yararlılık kuramının Batı çevre ahlakındaki karşılığı: Koruma etiği
    Kur’an’da çevre ahlakı konularıyla ilgili yaklaşık kaç ayet vardır? 500
    Yardımlaşmanın ibadet niteliği kazanmış en güzel örneği ve uygulaması olan ibadet: Zekât
    İbadet niteliği kazanmış en güzel örneği ve uygulaması olan ibadet: Zekât
    İslam medeniyetinde toplumsal dayanışmanın sembolü olan, hayrın ve
    yardımlaşmanın somut olarak çıktığı yapı: Vakıf
    İslam çevre ahlakında Sorumluluk kuramının temel ilkelerinden biri: Emanet
    Bireylerin aile ahlakı ile ilgili sorumlulukları:
    – Eşlerin birbirine karşı görevleri
    – Anne babanın çocuklarına karşı görevleri
    – Çocukların anne babaya karşı görevleri
    – Kardeşlerin birbirine karşı görevleri
    Anne-babanın çocuklara karşı görevleri:
    – Eşit muamele etmek
    – Manevi ihtiyaçlarını karşılamak
    – Maddî ihtiyaçlarını karşılamak
    – Gerekli eğitimi almasını sağlamak
    Anne-babanın çocukları üzerindeki hakları:
    – Bakıma ve yardıma muhtaç olunca, yardımcı olmak
    – Öldüklerinde üzerine düşen görevleri yerine getirmek
    – İstekleri dine ters bir şey olmadığı sürece, yerine getirmek
    – Onlara saygıda kusur etmemek
    Hz. Peygamber, iyilik yapılması gereken kimseleri belirtirken anne-babadan sonra hangisini zikrediyor? Kız ve erkek kardeşler
    “Hizmetinizde kullandığınız kimseler sizin kardeşlerinizdir. Onlara yediğinizden yedirin, giydiğinizden giydirin.” hadisi, erdem-ekonomi ilişkisinin hangi düzeyine denk düşmektedir? Maksimum
    Bireyleri, yaşlıları ile geçmişe, çocukları ve gençleri ile de geleceğe hazırlayan, bilgi ve tecrübelerin kuşaktan kuşağa aktarıldığı sosyal kurum: Aile
    Anne, baba ve çocuklardan meydana gelen aileye ne ad verilir? Çekirdek Aile
    İslam ahlakında amel ile hangisi arasında derin bir ilişki vardır? Niyet
    İnsanın, toplumda başkalarına karşı uyması gereken ilkeler toplamına ne ad verilir? Toplumsal Ahlak
    Dört ana erdem: İffet – Adalet – Şecaat – Hikmet
    İslam ahlakında temel erdemler: İffet – Adalet – Cesaret – Hikmet
    Müslüman filozofların ahlak anlayışında kendi başına (bizatihi) iyi olan tek şey: Saadet
    Tevazu hangi temel erdemin kapsamına girer: Cesaret
    “Cesaret” insan nefsinin güçlerinden hangisinin orta hali (erdemi)dir? Öfke gücü
    İslam ahlakına göre, adalet kavramını, varlık bilgi ve değer bakımından bir arada bulunduran ilke: Cesaret
    Klasik ahlak kitaplarında bahsedilen insan nefsinin üç gücü: Düşünme, arzu ve öfke
    Akıl arzuların ve öfkelerin önünde tutulabiliyorsa, ahlaki anlamda denge
    yakalanmış demektir. Bunu başarmak, insan nefsinin hangi gücünü doğru kullanmakla ilgilidir? Düşünme
    İbadetlerin amacı olarak görülen ve “üst düzeyde Allah bilinci ve duyarlılığı” olarak tanımlanan kavram : Takvâ
    Evliliğin de, ibadetlerin de amacı olarak görülen “üst düzeyde Allah bilinci ve
    duyarlılığı” için kullanılabilecek en doğru kavram: Takva
    İbadet erdemlerden hangisine aittir? Adalet
    Temyiz gücünün fazla olması durumunda ortaya çıkan ahlaki hastalık: Şaşkınlık
    İslam ahlak literatüründe insanın hangi fiili yapacağına ve neyi tercih edeceğine kendisinin karar verebilmesi imkânına ne ad verilir? İrade hürriyeti
    Ahlakta söz konusu olan “meleke” kavramının yerine hangisi kullanılabilir? Yeti
    Alışkanlıkların belirli ilkelere bağlı olarak ve sistematik bir şekilde kazanılması sonucunda düşünülmeden gerçekleşen davranışlara ne
    ad verilir? Hulk
    Mutezile alimlerine göre ahlak ilmi açısından en önemli ilke: Adalet
    Mutezilenin ahlak anlayışına uygun ifadelerden biridir? İnsan aklının ahlaki değerler hakkındaki bilgisi zorunlu bilgiler grubuna girer.
    İslam ahlakında kaynak olarak “tevatür” ne anlama gelir? Bilme ile var olmanın özdeş olduğu bir bulunuş şekli
    “Ahlaki davranışlar peygamberlerden diğer nesillere tevatüren nakledilmiştir. Bunun için bütün insanlıkta ortak bir ahlak anlayışını bulmak mümkündür.” ifadesinde “tevatüren” kelimesinin anlamı: Ahlaki davranışın bilfiil uygulamak suretiyle gelecek nesillere aktarılması
    Hz. Peygamber’in (s.a.v), bir hadisinde “Allah’a şirk koşmak”tan sonra günahların en büyüğü olarak nitelediği davranış: Anaya-babaya isyan etmek
    Eş seçiminde Hz. Peygamber’in öne çıkarıp tavsiye ettiği en önemli ilke: Ahlâk Güzelliği
    Hz. Peygamber (s.a.v) bir hadisinde kimin hakkını babanın çocukları üzerindeki hakkına benzetmiştir? Büyük kardeşin küçük kardeş üzerindeki hakkını
    “Sizden biriniz bir kötülük gördüğü zaman, onu eliyle düzeltmeye gücü yeterse eliyle, buna gücü yetmezse, diliyle düzeltsin…” hadisinde toplumsal ahlak ilkelerinden hangisine vurgu yapılmaktadır? İyiliği tavsiye kötülükten sakındırma
    Hz. Peygamber’in, bir hadisinde “Allah’a şirk koşmak”tan sonra günahların en büyüğü olarak nitelediği davranış: Anaya-babaya isyan etmek
    Hz. Peygamber; “hastalanırsa ziyaret edersin. Ödünç bir şey isterse verirsin. Darda kalırsa yardım edersin. Başına bir felaket gelirse teselli edersin…” derken kimin haklarını dile getirmiştir? Komşu
    “Hayvanlara yapılan iyiliğin sevabı var mıdır?” sorusuna Peygamberimizin
    cevabı: Her canlıya iyiliğin sevabı vardır.
    Hz. Peygamber’in, içerisinde “emrolunduğun gibi dosdoğru ol” ayeti bulunduğundan dolayı kendisini yaşlandırdığını söylediği sure: Hûd
    Müminlerin kardeş olduğu ilan edilerek, kardeşliğe zarar verecek davranışlardan kaçınmanın emredildiği sure: Hucurât
    Tevrat’ta veya Kur’an’da doğal çevre ve hayvanların insanlara hizmet ettiğini
    vurgulayan teshir ayetlerini, insanın doğayı sömürmesi ve çevre sorunlarına yol açmasının sebepleri olarak göstermeye çalışan eleştirel görüşlerin haksızlığını göstermek için aşağıdaki Kur’an ayetlerinden hangisinden yararlanılabilir? Rahman, 10
    İnsan, alın teriyle helalinden geçimini sağlayabildiği bir işi olduğu sürece, kendisinden daha varlıklı olanları kıskanmamalı, mevcut halinin gerektirdiği ahlaki faziletleri yerine getirmelidir. Bu bağlamda İbrahim Suresi 7. ayette, sahip olunan nimetin Allah tarafından artırılmasına yol açacağı belirtilen erdem: Şükretmek
    Ebu’l-Hasan el-Eş’ari’nin ahlak anlayışı ile ilgili:
    – İnsan, fiillerinin yaratıcısı değildir.
    – Hayır ve şerrin yaratıcısı Allah’tır.
    – İyi ve kötü Allah’ın emir ve yasaklarıyla belirlenir.
    – Ahlaki değerler fiillerin değişmez nitelikleri değildir.
    Peygamberlerin insanlığa öğrettikleri hayat düzenine genel olarak ne ad verilir? Din
    Ahlaki değerlerin birey vicdanında içselleştirilmesi ve toplumsal düzeyde
    yaygınlaşması konusunda en etkin kurum: Din
    Akıl sahiplerini hüsn-i ihtiyarları ile bizzat hayırlara sevk eden ilahi vazdır?: Din
    Dinlerin insanlara sunduğu ahlak esaslarının içeriklerinden biridir? Kötü duygu ve dürtülerden arınma yolunu göstermeleri
    Kur’an-ı Kerim, erdemsizliği kişinin gelişmemesi, olduğu gibi kalması olarak
    görürken bunu nasıl ifade eder? Mühürlü Kalp
    “İnsan Allah’ın yeryüzündeki halifesidir” ifadesiyle ilgili olan: İnsan eşref-i mahlukattır.
    Ahlak ilmi açısından insanı diğer varlıklardan ayıran özellik: Aklı ve hakikatleri idrak gücü
    Nefsin hangi gücü adalet erdemini ortaya çıkarır? idrak
    Davranış düzenleri arasında makul bir tercih yapılamayacağını iddia eden, insanların bütün kararlarının nihai olarak eşdeğer olduğunu savunan tavra ne ad verilir? Ahlaki görecelik
    Ahlaki terim ve kavramlar ile ahlaki önermelerin anlamı ve birbiri ile irtibatını, bunların nasıl temellendirildiğini inceleyen bilim dalı: Ahlâk felsefesi
    Davranış düzenini fertlerin iç dünyasını ve insanların biyolojik gelişimini takip ederek ele alan bilim dalına ne ad verilir? Ahlâk psikolojisi
    İnsandan arzu ve isteklerini makul ve mutedil bir şekilde gerçekleştirmesini isteyen bilim: Ahlak
    Bir “ilişkiler örgüsü” olarak nitelenen, başkalarıyla olan ilişkilerimizin nasıl olması gerektiğini öğreten ve buna ilişkin kurallar koyan bilim dalı: Ahlak
    İyi ve kötü kavramları için kullanılan terimler:
    – Hüsün ve kubuh
    – Helal ve haram
    – Hayır ve şer
    – Birr ve seyyie
    İyi ve kötü hangisinin temel kavramlarıdır? Ahlak
    Diktatörlükler genellikle toplumların hangisinde toplumsal düzenin
    güç esasına dayalı olarak inşa ve muhafaza edilmesi gayretinde esasını bulur? Ahlaki düzenin yok olduğu
    “İslam ahlakının etkin olması” ifadesini tanımlar? Müslümanların İslam’a uygun şekilde yaşamasıdır.
    İslam ahlakının ana kaynaklarından biridir? Akıl ve nakil
    Nakil, anlamlardan hangisini taşır:
    – Kur’an
    – Hadisler
    – Sünnet
    – Ayetler
    İslam tarihinin ilk asırlarında ahlak konuları hangisinin içinde ele
    alınmıştır? Hadis külliyatı
    İslam ahlakına göre bir fiile ahlaki statü kazandıran: Hz. Peygamber’in o fiili gerçekleştirmiş olması
    Hz. Peygamber (s.a.v) kendi hayatında gerçekleştirdiği fiiller ve dile getirdiği ahlaki ilke ve kurallar ile etrafındaki insanlara hangisini sağlamıştır? Yeni bir varoluş imkânını
    Hayrı, iyiyi ve varlığa yakın olanı tercihe yatkınlık anlamına gelir? İhtiyar
    “İnsan Allah’ın isim ve sıfatlarının tecelligâhıdır.” cümlesiyle ilgili:
    – İnsan, bu dünyada düzen kurarak yeryüzünü imar edebilme gücüne sahiptir.
    – İnsan, ahlaki kemale yönelik bir kabiliyete sahiptir.
    – Allah insana ruhundan üflemiştir.
    – İnsan, eşref-i mahlûkattır.
    Kur’an-ı Kerim’in ahlaki konulardaki üslubuyla ilgili:
    – Ahlaki ilke ve kuralları ihtiva eder.
    – Kıssa ve misallerle fert ve toplumlara ahlaki mesaj verir.
    – Hz. Peygamber’in ahlaki olarak insanlar için en güzel örnek olduğunu söyler.
    – Toplumdan topluma değişen bir ahlak tavsiye etmez.
    Ahlak teorileri geliştiren düşünürler tarafından dikkate alınanlar:
    – İyiyi gerçekleştirmek için ne yapılmalıdır?
    – Bir fiili iyi veya kötü yapan özellikler nelerdir?
    – İyi ve kötü fiiller nelerdir?
    – İnsan nedir?
    Başkasını korumayı, onun hakkını gözetmeyi, ona yardım etmeyi ve onu
    iyileştirmeyi ilke edinen bir ahlak anlayışının kurduğu medeniyet,
    en fazla hangisi ile nitelenmeye layıktır? “Hayır” medeniyeti
    Ahlaken çelişik bir ifadedir? Orhan dindar fakat yalancı bir adamdır.
    Farabi’nin nihai anlamda hedeflediği erdemli kitle: Dünya
    Kur’an’a göre yeryüzü kimin için yaratılmıştır?: Canlılar
    Ahlaki emirleri şartlı ve şartsız emir şeklinde ikiye ayıran ve ahlakta şartsız emrin önemli olduğunu vurgulayan filozof: Kant
    “Doğru olman gerektiği için doğru ol.” şeklindeki ahlakî emir, felsefî açıdan
    hangisini ifade eder? Şartsız emir
    Ahlakta ödev kavramını öne çıkarıp onu bir vazifeler ilmi olarak tanımlayan filozof: Kant
    İnsanın doğası gereği toplumsal bir varlık olduğunu ve kavram olarak bazılarının düşündüğü gibi nisyan (unutma) kökünden eğil, üns (başkalarıyla beraber yaşama) kökünden türediğini ifade eden düşünür: Kınalızâde Ali Efendi
    Çocuklarına, doğumlarından önce, doğumlarında ve doğumlarından sonra
    iyilik yaptığını söyleyen ve bunları; “çocuklarına iyi bir anne seçmek, onlara
    güzel isim koymak ve onları iyi yetiştirmek” şeklinde açıklayan ahlakçı: Kınalızâde Ali Efendi
    “Her bir faziletin sonsuz sayıda zıddının olması gerekir” düşüncesini savunan İslam ahlakçısı: Kınalızade
    Aileyi “ahlaki temele dayanan bir beraberlik olarak niteleyip, aralarında kandaşlık bağları bulunan ve karşılıklı hak ve ödevlerle birbirine bağlanan bireylerden meydana gelen topluluk” şeklinde tanımlayan düşünür: Durkheim
    Ahlaken erdemli olmayan bir yargıcın adil olamayacağını söyleyen İslam düşünürü: İbn Rüşd
    “İnsanları bedeni özürlerinden dolayı kınama hakkına sahip değiliz. Ama ahlaki özürlerinden dolayı onları kınarız. Çünkü ahlakını düzeltmek, bir irade ve akıl varlığı olarak insanın elindedir.” sözü filozoflardan hangisine aittir? Aristotales
    “Dostluk konusunun küçük olduğunu zanneden kimsenin kendisi küçüktür.
    Bence dostluğun değeri ve önemi, Karun’un altınlarından, kralların hazinelerinden, insanların elde etmek için yarıştıkları mücevherlerden daha büyüktür” diyerek dostluğun önemini ısrarla vurgulayan ve İbn Miskeveyh’in “dost edinmenin şartları”nı açıklarken kendisine dayandığı filozof: Sokrates


Telif © 2021 Arif Arslaner
39
Çıkmış Sorular / Tefsir – Dönem Sonu Notları – Arif Hocam
« Son İleti Gönderen: D®agon 04 Ocak 2022, 00:03:14  »
    “Muhsin” kelimesinin anlamı: Allah’a kulluk görevini içtenlikle yerine getiren
    ——- kalbin tasdiki, dilin ikrarı ve İslam’ın esası olan davranışları yerine getirmek olarak tanımlanan kavramdır: İman
    Hz. Peygamber, En’âm suresinin 82. ayetindeki “İman eden ve imanlarına zulüm bulaştırmayanlar…” zulüm kavramı hangisiyle açıklanmıştır: Şirk
    Nûh suresinde bahsedilen konular:
    – Nûh (as)’un daveti
    – İnsanın yaratılışı
    – Nûh kavminin helâki
    – Nûh kavminin ilahları
    Nûh suresi 10. ayete göre Nuh(a.s.)’un kavmine yaptığı tavsiyelerden biri: Allah’tan bağışlanma dilemek.
    Kur’an-ı kerim’in inişiyle ilgili olan “müneccemen” ifadesinin anlamı: Parça parça
    Cehennemliklerin cezalandırılması ve cennetliklerin ödüllendirilmesiyle görevli olan meleklere ne ad verilir: Hazene
    Hucurât suresiyle ilgili birçok nüzul sebebinin bulunmasının en önemli nedeni: Surenin Medeni olması ve son dönemde inmesi
    Hucurat Suresinin ana konusu nedir: Temel ahlaki değerler ve davranışlar
    Hucurat suresinin 1. ayetinde görülen sanat: Mecaz
    Hucurat suresinin ilk ayetlerinin nüzulüne sebep olan tartışma, hangi sahabeler arasında yaşanmıştır. Hz. Ebubekir – Hz. Ömer
    Hucurât suresinin ana kavramları:
    – Minnet
    – Zan
    – Nebe’
    – Kıst
    Al-i İmran suresi 110. ayette görülen anlam ilişkisi: Maruf-münker-iman ilişkisi
    Nisa Suresi 114. ayette görülen anlam ilişkisi: Maruf-sadaka-ıslah ilişkisi
    Al-i İmran suresi 31. ayette yer alan “hubb” kelimesinin anlamı: Bir davaya bağlı olmak
    Ahzap Suresi 72. ayette emr-i bil ma’ruf ve nehy an’il-münker ile ilişkili olan kavram: Emanet ve Sorumluluk
    Kalem Sûresi 6. ayette geçen “el-meftûn” kelimesinin ifade ettiği anlam: Delilik
    Mülk Sûresi 8. ayette bahsedilen ve peygamberlerin “uyarıcı” sıfatını ifade eden kavram: Nezir
    Mülk Suresi 13.-14. ayetlere göre hangisi Allah’ın ilim ile ilgili
    sıfatlarından biridir: Latif
    Haşr Sûresinde ehl-i kitaptan olan Nadiroğulları’nın “inkarcılar” olarak nitelendirilmesinin sebebi: Allah ve Resulune karşı cephe almaları
    Haşr suresinde bahsedilen muhacirlerin özelliklerinden biridir: Yurtlarından ve mallarından uzaklaştırılmış olmaları
    Haşr suresindeki bilgilere göre sürgünü hak eden Nadîroğulları yurtlarını hangi yönlerden mahvetmişlerdir? Vatandaşlık hakları-topraklarındaki mülkiyet hakları
    Lokman suresi 22. ayetine göre “içten bir kulluk sergileyerek Allah’a yönelme”
    anlamına gelen kavram: Muhsin
    Lokman suresi 2. ayette Kur’an’ın niteliği olarak zikredilen, aynı zamanda Allah’ın sıfatlarından biri olan kelime: Hakîm
    Zâriyât sûresi 13- 14. ayetlerden geçen fitne kelimesinin anlamı: Azab
    “el-Cebbar” sıfatının anlamı: Sınırsız ve karşı konulamaz bir irade sahibi olan
    Mülk suresinin isimlerinden biri: Münciye
    Salah kavramının zıddı: Fesad
    Bir müfessir ayetlerde geçen bir kelimenin anlamını tespit ederken dikkat ettiği en önemli unsur: İlgili kelimenin ilkel anlamını öne almak.
    İman kavramının anlamları:
    – Nefsin mutmain olması
    – Korkunun giderilmesi
    – Bir şeyi tasdik etmek
    – Kişinin güven içinde olması
    Kur’ân’da inançsızlar, münafıklar ve kâfirlerin hissedecekleri korku olarak zikredilen kavram: Feza’
    Takvâ kavramı:
    – Allah’ın emirlerini harfiyyen yerine getirmektir.
    – Allah’a karşı derin saygı şuuru içinde bulunmaktır.
    – Allah bilincini sürekli zihninde canlı tutmaktır.
    – Haramlardan sakınmaktır.
    “Takvâ” kelimesinin semantik tanımında geçenler:
    – Allâh’a saygı duymak
    – Allâh’a karşı gelmemek
    – Allâh bilincini zihinde canlı tutmak
    – Allâh’ın azâbından korunmak
    “Takvâ”nın Kur’ân’da geçen anlamları:
    – Tevhîd
    – Havf
    – Haşyet
    – İhlâs
    Maruf sözcüğünün kök anlamları:
    – Atın yelesini kırkmak
    – Çok koku sürünmek
    – İşleri düzenlemek
    – Kavmin başkanı olmak
    “Maruf” kelimesinin ayetlerde yer alan anlamları:
    – Peygamberlere tabi olma
    – Tevhid
    – Karz-ı hasen
    – Hayırla dua etme
    İnanç, hüküm, zulmün terki, insaflı olma, emanetin yerine getirilmesi, hak sahiplerine hakkını verme, şahitlikte, ticarette, barışta, sözde, hulasa hangi sınıftan olursa olsun insanlar arasındaki işlem ve ilişkilerde doğruluktan, haktan ayrılmamaktır: Adalet
    Fitne kelimesinin Kur’ân’da en çok kullanıldığı anlamı: Sınama
    Kur’an’da “Fitne” kavramının anlamını karşılayan kelime: İğva, İdlâl
    Kur’ân’da fitne kavramının anlamını karşılayan kelimeler:
    – Belâ
    – İbtilâ
    – Fesat
    – Dalâlet
    Arapçada fitnenin kökü olan f-t-n nin ilk temel anlamı: Yakmak
    Kur’ân siyâkında “sevgi” anlamına gelen: Ğarâm, Şevk
    Kur’an’da geçen sevgi kavramlarından biri: Alâka
    Kur’ân siyâkına göre “hubb” kelimesinin anlamları:
    – Mahabbet
    – Sevgi
    – Tane
    – Tohum
    – Bağlılık
    – Bir davaya bağlılık
    – Tercih etmek
    – Tutkuyla bağlılık
    Kur’an bütünlüğünde “muttaki” anlamına gelen: Zâhid mü’min
    “Hiçbir zulüm ve fitne kalmayıncaya ve Din yalnızca Allah’ın oluncaya kadar onlarla savaşın” ayetindeki fitne‘nin anlamı: Baskı, zulüm
    Kur’an bütünlüğünde dolaylı olarak sevgi kavramıyla ilgili olan kelime: Rahmet
    “Hubb” sözcüğünün semantik tanımları:
    – Bir şeyi gönülde yer etmek
    – Bir şeyi çok istemek
    – Bir şeye bağlı olmak
    – Bir şeyden hiç ayrılmamak
    Allah’ın “Azîz” sıfatının anlamı: Kudret, izzet ve şeref sahibi, mutlak üstün ve yüce olan
    Allah’ın ilim ile ilgili sıfatlarından biridir? Habir


Telif © 2021 Arif Arslaner
40
Çıkmış Sorular / İslam Düşünce Tarihi – Dönem Sonu Notları – Arif Hocam
« Son İleti Gönderen: D®agon 03 Ocak 2022, 23:51:02  »
    Batı İslam dünyasında yetişenilk müslüman filozof olan, Endülüs’ün kuzeyindeki Sarakusta şehrinde muhtemelen 1077 yılında doğan, batıda Avempace ismi ile tanınan filozof: İbn Bâcce
    Düşünme eyleminin temel özellikleri: Düşünülebilir muhteva, Bireysel algı farklılıkları, olup biten, açıklama, yorum, yatay algı, soru sorma/sorgulama, mutlak neden ve tarihsel nedenler.
    islam düşüncesinin islami kaynakları: Kur’an ve Hz. Muhammed(s.a.v.)’in sünnetleri.
    Kitâb fi’l-felsefeti-l-ûlâ hangi filozofun eseri: Kindi
    Kur’an ve hadislerin İslâm düşüncesi için birer kaynak olduğu görüşü, kimilerini Kur’an’ın kendi başına anlaşılabileceği inancına sevk etmiştir. “Hüküm yalnızca Allah’ındır” şeklinde özetlenebilecek yaklaşımlarının sahini grup: Hariciler
    Babnzâde Ahmet Naim ile ilgili: Arapça, Farsça ve Fransızca’yı çok iyi bilirdi. Edebiyat ve musiki dostu bir sanatseverdi. Taklitçi ve kuru bir mütercim olmayıp, tenkit ve tercihler yapan bir düşünürdü. Doğu ve batı kültürünü tam anlamıyla hazmetmiş çok yönlü bir alimdi.
    Osmanlı düşünürlerinden materyalizmi benimseyenlerin temsilcisi: Baba Tevfik
    Gazzali’nin felsefî ve kelâmî düşünceyle tanışması, bu fikirlere ilgi duymasını sağlayan, kelamın Eş’arî ekolünün büyük üstadı: İmamu’l-Harameyn Ebu’l-Meâlî el-Cuveynî

 

    Meşşâî filozoflar insan aklının yetkinleşmesindeki ve bilgi edinmedeki son aşamasını ayrıca kavramsallaştırırlar. Aklın bu son yetkinlik haline verdikleri ad: Müstefad Akıl
    Duraklam döneminden çıkış arayan İbrahim Müteferrika’nın benimsediği düşünce tarzı: Nizam-ı cedit
    Gazâlî’nin “Kalp gözü teorisi” sezgiciliği ve “Bahse Girme” yoluyla Allah’ın ispatı görüşünden etkilenen batılı filozof: Pascal
    Batı’da bahse girme “Pari de Pascal” olarak bilinen teorinin asıl sahibi olan düşünür: Gazâli
    Endülüslü Müslüman filozoflardan İbn Tufeyl hangi felsefi kavram önem vermiştir. Tufeyl, Hayy üzerinden evrenin ortaya çıkışını Fârâbî’nin sudûr teorisiyle açıklar.
    İbn Tufeyl’in günümüze kadar ulaşantek eseri olup Batı’da bilimsel roman gibi bir edebi türün gelişmesini sağlayan eser: Hayy b. Yekzân
    Meşşai filozofların Tanrı hakkında kullandıkları sıfatlar: Zorunlu varlık, İlk Muharrik, En yetkin varlık, akl, âkil ve de makûl.
    Hilmi Ziya Ülken’e ait eser: Aşk Ahlakı
    Anadili Türkçe’nin yanında Arapça, Farsça, Fransızca, İngilizce ve Rusça öğrenmiştir. Mısır’dan sonra İstanbul’a gelmiş. Ayasofya ve Sultan Ahmet camilerinde vaazlar vermiş, kısa süre sonra kendisi Meclis-i Kebir-i Maarif azalığına getirilmiştir. Bahsedilen çağdaş müslüman düşünür: Cemâleddîn Afgânî
    İnsanın iradeli davranışlarında her türlü aşırılktan uzak olarak iyiyi, doğruyu ve güzeli amaç edinmesi Fârâbi’nin fazilet kategorilerinden hangisinin içine girer: Ahlaki faziletler
    Pakistan’ın büyük şair ve filozofu İkbâl, Pencap Eyaleti’nin Sialkot şehrinde dünyaya gelmiş, Lahor’da vefat etmiştir. “İslam’da Dini Düşünce’nin Yeniden Teşekkülü”, adlı eserin yazarı: Muhammed İkbal
    İbn haldun’un tavırlar (aşamalar) nazariyesi kapsamında siyasiistikrarın sağlandığı, vergilerindüzenli olarak toplandığı, yönetimdegörev alanların büyük bağış ve hediyelerle mükafatlandırıldığı, insanların servet edinmeye başladığı dönem: İmar dönemi

 

    İbn Haldun, gelecekteki ihtiyaçlarını karşılama konusunda belli bir noktaya gelmiş olan insanların estetik ve başka kaygılarla geliştirdikleri ihtiyaçlarına ne ad verilir: Kemali ihtiyaçlar
    Batı’da Ortaçağ’da Çifte Hakikat Kuramı hangi müslüman filozofa izafe edilmiştir: İbn Rüşd
    İbn Rüşd’ün eserlerinden biri: el-Keşf an menâhici’l-edille
    Vahdet-i vücud nazariyesi doğrultusunda Varlık, âlem, ruh-beden ilişkisi, ölüm sonrası hayat gibi konulardaki klasik yaklaşımları eleştirmiş ve hemen her hususu Allah’ın varlığının zuhuru açısından açıklamaya çalışan, Felsefe, tasavvuf ve kelam alanlarını kapsayan Vâridat adlı eseri yazan İslam düşünürü: Bedreddin Simavi
    İbn haldun’a göre göçebe yaşamın temel özellikleri: Özgürlük, cesaret, doğal ve dayanıklı olmaları, işlerini kendileri yapmaları, iyiliğe daha meyyal olmaları, güçlü asabiyet.
    Osmanlı döneminde Tahafüt geleneğini sürdüren düşünürlerden biri: Bursalı Hocazâde
    İbn Haldun’a göre göçebe topluluklarda ————- yani insanın kendi akrabalarına karşı duyduğu yakınlık ve bağlılık gücü olup güçlü olup siyasal ve ihtiyaçlarını temin etme bakımından sosyal yapıları bir kıvama geldiğinde doğal olarak “mülk” sahibi olmayı hedeflerler. Asabiyye
    El-Mukaddime adlı eserin yazarı kimdir: İbn Hâldun
    Metafizik olarak felsefe yapmayan ancak Batı düşüncesiyle irtibat halinde islam düşüncesine katkı yapan düşünürlerden biri: Elmamlılı Hamdi Yazır
    Kindi’nin bilgi teorisi: Duyu algıları bize varlığın mahiyeti ve hakikitı hakkında tam bir bilgi veremezler. Bilgilerimizin tam olabilmesi için akıl tarafından da onaylanmaları gerekir. Akıl insanları tümel kavramlara ulaştırır. Akli bilgi duyu bilgisi gibi sübjektif değil objeltiftir. Akıl insanları tümel kavramlara ulaştırır. Duyu algıları bize tikel nesneler ile bilgiler verir.
    Nizamü’l-Mülk tarafından nizâmiye medresesine müderris olarak atanan düşünür: Gazzali
    Osmanlı topraklarında ilk kez matbaa kurmasına izin verilen kişi: İbrahim Müteferrika
    İbn Rüşdcülüğün uzantısı olarak da bilinen Kartezyanizm’in savunucusu batılı filozof: Descartes
    Eser antropolojik bir yaklaşıma sahip olup açık seçik bir yöntemi vardır. Grek dini ve felsefeleri, hıristiyan mezhepleri, Maniheizm ve Hinduizm arasında mukayeseler yapar ve ilmî objektifliğini sürekli korur. Bîrûnî ayrıca bu eserinde Hint medeniyetinin niçin düşüşe geçtiğini tartışır. Bu amaçla Yunan medeniyetiyle karşılaştırmalar yapar. Hakkında bilgi verilen eser: Tahkîk mâ li’l-Hind

 

    İslam düşüncesinin batıya geçiş yollarının en önemlisi: Haçlı savaşları
    İbn Bâcce’nin insan anlayışında ortya koyduğu boyutlar: Tabii boyut, duyusal boyut, aklî boyut
    Öncelikle akli ilimlerin öğrenilmesi ve bu bilgiler ışığında nakli ilimlerin kavranmasının temelinde akli ilimler olduğunu savunan Mizanu’l-Hak ve Keşfu’z-Zunun adlı eserlerin yazarı: Katip Çelebi
    Elmalılı Hamdi Yazır’ın Eserleri: 1- Hak Dini Kur’an Dili. 2. İrşâdü’l-Ahlâf fî Ahkâmi’l-Evkaf. 3. Hz. Muhammed’in Dini İslâm. 4. Metâlib ve Mezâhib 5. İstintâcî ve İstikrâî Mantık.
    Gerek Kur’an tefsirindeki yorumları ve gerekse de başka hususlarda (özellikle hilafetin kutsal olmadığı hakkındaki görüşleri nedeniyle) modern Türkiye’de birçok Müslüman aydını etkilemiş, TBMM kararıyla yazdığı ve Türkiye Diyanet Başkanlığı tarafından yayınlanan “Hak Dini Kur’an Dili” adlı eserin yazarı: Elmalılı Hamdi Yazır
    “eş-Şeyhü’r-Reîs” ünvanıyla tanınan, Batı’da ise “Avicenna” olarak bilinen filozof: İbn Sina
    Batı’da Assipha veya Sufficientia adıyla bilinen eser tek kişi tarafından değil çeşitli kısımları farklı zamanlarda çeşitli kimseler tarafından çevrilen, İbn Sina’ya ait olan eser hangisidir: Kitâbu’ş-Şifa’
    Varlık kavramı karşılığı olarak nûr kavramını kullanan ve herşeyi Nurlar hiyerarşisi olarak açıklayan felsefe: İşrakiyye
    İşrakiyye ekolünün kurucusu: Şehabeddin Sühreverdi
    İnanma eyleminin özellikleri: Metin, itaat, dikey algı, değerler ve somboller, Anlama, itaat, Olması gereken, mutlak neden (Tanrı), sosyal algı (gelenek, emaat).
    Pertevname adlı eserinde, Aristo’nun kategori anlayışını eleştiren filozof: Suhreverdi
    İslam dünyasında gerçek anlamda ilk filozof olarak kabul edilen: Kindi
    Dini telakkinin dışına çıkarak ahlakı bir felsefe problemi olarak tartışan ilk meşşai filozofu: Kindi
    “Hayy B. Yakzan” kimin eseridir: İbn Tufeyl
    Meşşai filozofları Gazzali‘den sonra da tenkid eden filozoflardan biri: Ebu’l -Berakat el-Bağdadi
    Latin dünyasında “commentator” ünvanı ile tanınan Endülüslü filozof: İbn Rüşd
    Özellikle “Fasl’ul-Makâl” adlı eserinde yabancı kültürler sorununa açıkça değinen ve yabancı kültürlere ait hususların tümden reddedilmesinin anlamsızlığına işaret eden filozof: İbn Rüşd
    İslam’ın asli inanç ilkelerine aykırı olmadıkça yabancı kültürlerden felsefi ve ilmi hakikatları almanın meşru olduğunun savunulduğu “Fasl’ul-Makâl” adlı eser kimindir: İbn Rüşd

 

    İslam dünyasında Aristoteles’in pek çok eserini şerh etmiş ve O’nu en iyi anlamış kişi olarak ün yapmış düşünür: İbn Rüşd
    Kur’an ayetleri ve akli verilerle felsefenin gerekliğinin ortay konduğu, din-felsefe ilişkilerinde alan ve sınırları belirlemek ve böylece de din ve felsefenin uzlaşmasını sağlamak üzere bir zemin oluşturulmaya çalışılan “Fasl’ul-Makâl” adlı eserin yazarı: İbn Rüşd
    Gazzali’nin filozoflara yönelttiği eleştirilere karşı ilk ciddi tepkiyi gösteren düşünür: İbn Rüşd
    Asıl adı Hüseyindir. Ebu Ali künyesi ile anıldığı gibi, tıp ve felsefe alanında en büyük otorite demek olan “eş-Şeyhü’r-Reis ünvanıyla tanınır. Batıda ise “Avicenna” olarak bilinen filozof: İbn Sina
    Batı islam dünyasında yetişen ilk müslüman filozof olan, Endülüs’ün kuzeyindeki Sarakusta şehrinde muhtemelen 1077 yılında doğan, batıda “Avempace” ismi ile tanınan filozof: İbn Bâcce
    TBMM kararı ile “Hak Dini Kur’an Dili” eseri yazan düşünür: Elmalılı Hamdi Yazır
    Hemedan yakınlarındaki Esedabad’da doğan, Muhammed Abduh ile birlikte batı sömürgeciliğine karşı müslümanları birleştirmeyi amaçlayan “El-urvet el-vuska” adlı gazeteyi çıkartan, II. Abdulhamid döneminde İstanbul’a gelip dersler veren İslam düşünürü: Cemâleddin Afganî
    Varlığın meydan gelişini Tanrı, ruh, madde, mekan ve zaman olmak üzere beş ezeli ilke ile açıklayan fakat deist bir dünya görüşü savunduğu için İslam dünyasında takipçileri olmayan tabiatçı filozof: Ebû Bekir (Zekeriyya) er-Râzî

 

    İbn Tufeyl’in meşrikihikmet tasavvurunu oluştururken örnek aldığı düşünür: Gazali
    Eflâtunculuğa meyletmiş olan “Risale-i Eflâtûniyye” adlı eserin yazarı kimdir: Muslihiddin b. Sina
    Aslen yahudi, orta veya ileri yaşında müslüman olan en önemli felsefe eseri “Mu’teber fi’l-Hikme” olan felsefeci: Ebu’l -Berakat el-Bağdadi
    Pakistan’ın büyük şairi ve filozofudur. Pencap Eyaleti’nin Siaklkot şehrinde dünyaya gelmiş ve Lahor’da vefat etmiştir. Modernlik ile geleneği birbiri ile uzlaştırmaya çalışan, 1883-1938 yılları arasında yaşamış çağdaş İslam düşünür: Muhammed İkbâl
    Batı ile doğu arasında bir köprü kurmayı deneyen, gelenek ile moderniteyi birbiriyle uzlaştırmaya çalışan, Mevlan ile Niethzsche gibi birbiriyle zıt iki düşünüre eserinde yr veren fikir adamı: Muhammed İkbâl
    İslam düşünce geleneğinde tarih düşüncesinin önemli isimlerinden biri olan, tarih, felsefe, matematik ve tıp alanlarında eserler veren, ahlak felsefesinde öncü olup kendisinden sonraki Müslüman ahlakçıları etkileyen ve “Tecâribü’l-Ümem” adlı eserin sahibi: İbn Miskeveyh
    “Tecaribü’l-Ümem” kimin eseridir: İbn Miskeveyh
    İslam düşünce geleneğinde tarih düşüncesinin önemli ikinci ismi olan, tabiatta olduğu gibi tarihte de tesadüflere yer olmadığını savunan düşünür: İbn Miskeveyh
    İslam filozoflarının eserlerini asıllarından okumak ve İslam dini hakkında doğrudan bilgi edinmek amacıyla Arapça öğrenen modern batılı filozof: Locke
    Batıda orta çağın erken dönemlerinde“Avennasar” adıyla anılan müslüman filozof: Farâbî
    Batı Hıristiyan ve Yahudi düşüncesine en çok etkisi olan Müslüman filozoflardan biri olan, İbn Messere ve İbn Gabriel gibi Yahudi filozoflar aracılığı ile Batı’da tanınmaya başlayan, avennesar, Abunazar, Albunasar gibi ile Batı’da meşhur olan filozof: Farâbi
    Allah’ın varlığı ve varlığının ispatı konularında Farabi‘den çok etkilenen skolastik dönem düşünürü: St. Thomas
    Fârâbî’den ontoloji konusunda etkilenen, Fârâbî’nin Allah’ın sıfatları hakkındaki yorumunu ve Allah’ın varlığının ispatı için ortaya koyduğu delilleri ona benzer şekilde “Summa theologia” adlı eserinde tekrarlayan Hıristiyan filozof: St. Thomas
    Gazzali’nin Kelami ve felsefi düşünceyle tanışmasını, bu fikirlere ilgi duymasını sağlayan, kelamın Eş’ari ekolündeki büyük alimi: İmamu’l-Harameyn Ebu’l-Meaâlî el Cuveynî
    Gazzali’nin “Bahse girme” yoluyla Allah’ın ispatı görüşünden etkilenen batılı filozof: Pascal
    Meşşai okul geleneğine karşı çıkan ve İşraki okulun kurucusu olan filozof: Şehâbeddin es-Sühreverdî
    “İslamda Dava-yı Kavmiyye” adlı eserinde ırkçılığı tenkid ederek “Türkçülüğün Esasları” adlı esere tenkidler getiren, “İslamiyet’in esasları, mazisi ve hali” adlı makalesinde ise İslam dininin daima akılla barışık gittiğini kanıtlaya çalışan, Darülfünundaki dersleri sırasında Fransızca felsefe terimlerinin Osmanlıca’ya nasıl aktarılacağına dair önemli çalışmalar yapan çağdaş islam düşünürü: Babanzâde Ahmed Naim
    İbn Sina’nın ruhun bedenden ayrı olarak var olduğunu ispat etmek için kullandığı “Uçan Adam” örneğini aynen tekrarlayan batılı filozof: Descartes
    Toplumları bir arada tutan ve tarihteki toplumların yükselişini “asabiyye” terimi ile açıklayan düşünür: İbn Haldun

 

    Zamanı varlığın sayımı, yani varlığın bekasının müddeti olarak gören Ebu’l-Berakat el-Bagdadi Osmanlı düsünürlerinden hangisinin üzerinde etkisi olmuştur: Davud el-Kayserî
    Eğitimini hem nakli hemde felsefe, mantık, astronomi ve matematik gibi ilimlerle tamamlayan, Osmanlı Devleti’nin ilk Şeyhülislamı olan Şerh-i İsagoci eserinin de yazarı olan ünlü düşünür: Molla Fenari
    Türkiye’de sağlam bir felsefe geleneğinin oluşmasında önemli katkıları olan ve “Türkiye’de Çağdaş Düşünce Tarihi”, “Bilgi ve Değer”, “Aşk Ahlakı” adlı eserleri yazan düşünür: Hilmi Ziya Ülken
    “Varidat” adlı eser hangi düşünüre aittir: Bedreddin Simavi
    Dini konuları akıl ve mantık verileri doğrultusunda açıklamaya özen gösteren, gerektiğinde aklı nakle üstün tutan, İslam Ansiklopedisi’ne birçok madde yazmış “meram” adlı dergide birçok makalesi yayınlanmış 1869-1946 tarihleri arasında yaşamış ünlü çağdaş islam düşünürü: İsmail Hakkı İzmirli
    “Risale fi tahkiki Vücudi’l-vacib” adlı eserinde İbn Sina’nın görüşlerini özetleyen ve bu bağlamda eski ve yeni kelamcıların filozofları yanlış anladığını ileri süren ve dolaylı da olsa Tehfüt geleneğine katkı sağlamış olan düşünür: Molla Lütfi
    “Mizanu’l-Hak” ve “Keşfu’z-Zunûn” adlı eserlerin yazarı, öncelikle akli ilimlerin öğrenilmesi ve bu bilgiler ışığında nakli ilimlerin kavranması gerektiğini, oysa kendi döneminde tam tersinin yapıldığını savunan düşünür: Kâtip Çelebi
    İbn Tufeyl’in “Hayy bin Yakzan” adlı felsefi ve bilimsel romanını Fransızcaya çeviren filozof: Gauthier


Sayfa: 1 2 3 [4] 5 6 7 8 9 10